Zonguldak'ta çeşitli kurumların taşeron kadrosunda çalışan ve Kanun Hükmünde Kararname ile taşerona verilen kadrodan yararlanamayan yaklaşık 400 taşeron işçi, ortak basın açıklaması düzenleyerek Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Başbakan Binali Yıldırım ve ilgili bakanlığa seslenerek kadro istedi. Türkiye Taşkömürü Kurumu'na bağlı Lavuar, güvenlik ve nakliyat servislerinde çalışan taşeron işçiler, Kamu Hastaneler Birliği'ne bağlı hastanelerin ameliyathane, yemekhane, temizlik ve çeşitli bölümlerinde çalışan ve kadro alamayan taşeron işçiler, ÇATES'in misafirhanesinde çalışan taşeron işçiler, kadroya geçmek istediklerini, ihale mağduru olduklarını ve hükümetin kendilerine yardımcı olmalarını söyledi. İşçilere GMİS Genel Başkanı Ahmet Demirci de destek verdi. Düzenlenen basın açıklamasına, GMİS Genel Başkanı Ahmet Demirci'de katılarak kadro isteyen çalışanlara destek vererek, "Cumhurbaşkanı, Başbakan, Bakanların vermiş olduğu sözleri de acilen yerine getirmelerini istiyoruz. Bu yolda arkadaşlarımıza genel Maden işleri Sendikası olarak her konuda yanlarında olduğunu belirtmek istiyorum. Bu yolda kendilerine başarılar diliyorum" dedi. Kamu hastanelerinin radyoloji çalışanlarından taşeron işçi Derya Ünal, "Bizler hizmet alımı kapsamında çalışmakta olup ihale dökümanlarında işçi sayısı belirlenen, mesaisinin tamamını kurumda geçiren ve Sağlık Bakanlığı işçi sayısı havuzunda bulunan taşeron, radyoloji çalışanlarıyız. Sırf iyi hali yönteminin farklı olması nedeniyle kurum içerisinde yıllardır birlikte görev yaptığımız çalışma arkadaşlarımızdan ayrılıp kadro dışı bırakılmamız, bütün radyoloji çalışanlarının üzmüş ve çalışma şevkimizi kırmıştır. Bugün kamu hastanelerinde çalışan arkadaşlarımız sadece devlet hastanesinin hastalarına 24 saat vardiyalı olarak hizmet vermekte olup, görüntüleme hizmetini tamamını yerine getirmektedir. Görüntüleme hizmetleri sağlık hizmetlerinde asıl iş değil midir? Yıllardır hastanelerde ve sağlık kurumlarında birlikte ürettiğimiz sağlık hizmetidir ve bir bütündür. Sağlık hizmetinin bölünüp parçalanması ve çalışanlar arasında ayrım yapılması sağlık hizmetinin doğasına aykırıdır. Sağlık hizmetlerinde süreklilik, bütünlük ve istikrar esastır. Güvenceli çalışma tüm sağlık çalışanları gibi radyoloji çalışanlarının da hakkıdır. Sağlık alanında çalışan, mesaisinin tamamını kurumda geçiren, ihale dökümanında işçi sayısı belirtilen ve sağlık bakanlığı işçi havuzunda bulunan bütün taşların işçilerinin, ayrım yapılmadan güvencesiz biçimde istihdam edilmesinin önüne geçilmeli ve tüm sağlık çalışanları kadrolu statüde güvencesiz çalıştırmalıdır" diye konuştu. Ereğli Devlet Hastanesi'nde mutfak yemekhane bölümünde çalışan Fikret Yıldız'da, amaçlarının eylem yapmak ya da olay çıkarmak olmadığını belirterek "Türkiye zor bir durumdan geçiyor. 4 Aralık 2017'de Sayın cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, kamuda çalışan herkese kadro sözü verdiginde çok sevinmiştik. Bu eksikliğin düzeltilmesini istiyoruz. Hastanelerin içerisinde çalışıyoruz.8 saatimizi hastanenin içinde geçiriyoruz. Yemek işi çok zor bir iştir. Herkes bu işi yapamaz. Ama biz şikayetçi değiliz işimizi severek yapıyoruz. Ancak kadro geçemiyoruz. Cumhurbaşkanından ve Başbakan'dan bu yanlışı düzeltmelerini bizleri kadro vermelerini istiyoruz" ifadelerini kullandı. Türkiye Taşkömürü Kurumu bünyesinde lauvar ve güvenlik görevlisi olarak çalışan işçiler de mağdurumda olduklarını belirterek, "TTK'nın bünyesindeki lauvarlatda asıl işi yaparak çalışan taşeron işçiler olarak TTK'nın kapsam dışında tutulması nedeniyle KHK ile çıkan daimi işçi kadrosundan faydalanamamaktayız. KHK'nın birinci maddesinde merkezi bütçe ile çalışan kurumlarda taşeron olarak çalışan işçilerin kadroya alınmasına karar verilmesine rağmen TTK'nın kapsamı dışında tutulması bizlerin mağduriyetine neden olmuştur. Gerekçe olarak TTK'nın Özelleştirme kapsamına alınma sürecidir. Oysa ki Türkiye Taşkömürü Kurumu özelleştirme kapsamından çıkartılmıştır. Daha önce kamu kurumlarına ait işveren de çalışan tüm taşeron işçilerin kadroya alınacağı söz verilmişti. Ancak bu sözlerin tutulmadığını üzüntüyle görüyoruz. Taşeron işçilik sorununu kökten çözümü ifadesiyle hazırlandı belirtilen KHK' da ki düzenlemeler binlerce yeni mağdur yaratmıştır. Bizler taşeron de sekiz yıllık, on yıllık, 13 yıllık işçilerken birkaç aylık taşeron işçilerin kadroya geçtiğini görmekteyiz. Anayasanın eşitlik ilkesine aykırı bu durumun yeni bir düzenlemeyle düzeltilmesini talep ediyoruz. Bizler ayrımsız şartsız bir kadro istiyoruz" dedi.