Zonguldak Belediye Meclis Üyesi Turan Demirtaş, ikinci kez ihracı istenince CHP'den istifa etti.
Demirtaş, bir süre önce ihraç istemiyle İl Disiplin Kurulu'na sevk edilmiş, CHP Genel Merkezi ihraca gerek görmemişti. Bu karara rağmen CHP Belediye Meclis Grup toplantılarına davet edilmeyen Demirtaş, Meclis çalışmalarına katılıyordu.Yeniden ihraç istemiyle Disiplin Kurulu'na sevk edilen Demirtaş CHP Genel Merkezine istifasını yolladı.
Demirtaş, istifasıyla ilgili yaptığı açıklamada şunlar ısöyledi:
"13 Şubat'ta İl Yönetim Kurulu ve (ilginçtir) hemen aynı anda yapılmış Disiplin Kurulu toplantısı kararıyla savunmam istendi. Ne olduğu belli olmayan ciddiyetsiz, mesnetsiz şikayetlerden anlıyorum ki; Yüksek Disiplin Kurulu (YDK) tarafından iptal edilen haksız ihraç kararı; belediyeden nemalanmaya çalışanları, yakınlarını işe koyan ve koyma peşindeki yöneticileri perişan etmiş, üzmüş, sevinçlerini yarım bırakmış. Alelacele yeniden ihraç kararı alma derdine düşmüşler.
Halk için çalışan, halktan yana belediye; demokrat, katılımcı, paylaşan, disiplinli, planlı- programlı çalışan, üreten, kaynak yaratan, şeffaf, hesap veren belediyedir. Belediye Başkanı ise; liderlik vasfı olan, topluma öncülük eden, yürekli, vizyon sahibi, ilham veren, planlı programlı çalışan, kaynak yaratan, üreten, belediyeyi yönetmekte sorumluluk alan kişi olmalıdır.
Ben, bunları savunuyor, onun için çalışıyorum. Çalışmalarım suç kabul ediliyor.
Bana, hem de yasa maddelerini de göstererek açık açık anlattığım doğrulara değil de, 'imardan anlamam' deyip de İmar Komisyonu Başkanı olan, CHP'yi basında ve Zonguldak'ta alay konusu yaparak rezil eden şikayetçiye inananlar; ihraç kararı aldılar.
Sonuç ne oldu; CHP YDK ihraç kararını iptal etti, hem de bu kişinin ısrarıyla alınan meclisin kararı, yargı tarafından oybirliği ile iptal edildi.
CHP'ye bu rezaletleri yaşatan, devamlı itibar kaybettiren kişi, utanıp CHP'lilerden ve Zonguldak halkından özür dileyip görevlerinden ayrılacağına; asılsız şikayetle suçunu örtmeye, 'yavuz hırsız' misali üste çıkmaya, rezaleti unutturmaya çalışıyor. Şikayet dilekçesinde; küçük düşürücü beyanat verdiğimi söylemiş. Küçük düşürücü beyanat vermedim. Mahkemenin iptal kararı seviyesini gösteriyor. Atalarımız demiş ya; 'anlayana sivri sinek sazdır, anlamayana ne desen azdır.'
Haksız, hukuksuz ihraç kararının, hiç beklemedikleri şekilde, YDK tarafından iptal edilmesinin hemen ardından hiç vakit geçirilmeden yapılan şikayet ve bana hiçbir şey sorulmadan disipline havale edilme, planlıdır, art niyetlidir.
Anlıyorum ki; ne desem, açık açık doğruları söylesem, hatta doğruları söylediğim mahkeme kararıyla ispatlanmış bile olsa, ipin ucu bunlarda oldukça, değişen bir şey olmayacak.
Bana karşı, aynı şartlanmalar, haksızlıklar, hukuksuzluklar, iğrenç komplolar devam edecek.
Rahmetli İsmet İnönü, 'eşkıyanın gece ne yapacağı belli olmaz' diyerek uyarmıştı.
Ülkemin ve Zonguldak'ın şu kritik günlerinde bu kişilere zamanımı ayırmaya değmez.
Art niyetlileri sevindirmemek, iğrenç komploları ile baş başa bırakmak için CHP'den istifa ettim.
Belediye Meclisi üyesi olarak bu güne kadar yapmaya çalıştığım gibi; yine yılmadan doğruları söylemeye, yanlışlara karşı çıkmaya, halkın parasını, yetimin hakkını yedirmemeye, Zonguldak'ta yaşayanları, yarınlarda yaşayacak olanları sağlıklı ve mutlu yaşayacakları çağdaş bir kente kavuşturmaya çalışacağım."
