'EŞİYLE ÇALIŞACAK İLK REKTÖR DEĞİLİM' DEMİŞTİ

Hürriyet'in telefonla ulaştığı Prof. Dr. Bağ ise iddialar hakkında konuşmak istemediğini belirterek, "Şu anda bu konuda herhangi bir şey söylemek istemiyorum. Bir açıklama yapmıyorum" dedi.

Benzer bir tartışma 2017'de de yaşanmıştı. Pamukkale Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Hüseyin Bağ'ın, öğretmen olan eşi Derya Bağ'ı, Milli Eğitim Bakanlığı'ndan naklederek İslami İlimler Enstitüsü'ne 'enstitü sekreteri' olarak ataması tartışmalara neden olmuştu. Rektör Bağ, o dönemde yaptığı açıklamada "Eşiyle birlikte ilk görev yapacak rektör ben değilim. Benden önce, kuruluşundan beri görev yapan tüm rektörlerin eşleri Pamukkale Üniversitesi'nde çalışıyordu. O zaman normaldi de şimdi mi anormalleşti? O zaman etik sorun yoktu da şimdi mi problem oldu?" ifadelerini kullanmıştı. Ancak YÖK'ün uyarısıyla üniversite tarafından yapılan işlem geri çekilmişti.

İLANDA NELER İSTENDİ?

Pamukkale Üniversitesi ilanındaki kriterler arasında, "Arap Dili ve Edebiyatı, Arapça Öğretmenliği ya da Fars Dili ve Edebiyatı bölümleri lisans mezunu olmak. Dil alanında tezli yüksek lisans yapmış olmak. Lisans mezuniyeti sonrasında en az 10 yıl eğitim ve öğretim alanında deneyim sahibi olmak. Yabancılara Türkçe öğretimi sertifikasına sahip olmak. Belgelendirmek kaydıyla branş dili yanı sıra en az orta düzeyde ikinci bir yabancı dil bilmek ya da ikinci yabancı dil alanında hazırlık sınıfını başarıyla tamamlamış olmak. Arapça öğretmenliği haricindeki bölümlerden mezun olanlar için pedagojik formasyon sertifikasına sahip olmak" yer aldı.

EŞİNİN EĞİTİMİ

Arapça öğretmenliği mezunu olan Derya Bağ'ın Pamukkale Üniversitesi, Dil Bilimi ve Kültür Araştırmaları alanında yüksek lisans yaptığı, Türkçe'nin yabancı dil olarak öğretimi ve ilköğretim sınıf öğretmenliği sertifikasının bulunduğu iddia edildi.

AK PARTİ GRUP BAŞKANVEKİLİ 'ARSIZLIK' DEDİ

AK Parti Grup Başkanvekili Bülent Turan, Yükseköğretim Kurulu (YÖK) tarafından hakkında soruşturma açılan Pamukkale Üniversitesi Rektörü Hüseyin Bağ ile ilgili Twitter'dan açıklama yaptı. Turan, "Kamuda zaman zaman yaşadığımız bu arsızlıkların, sorumsuzlukların en büyük bedelini, maalesef, siyaset kurumu ödüyor. Yazık oluyor. İlgililerin kayıtsız kalmaması, en büyük tesellimiz. Ümit ederim, çok daha köklü bir kamu karakter değişikliğini hep beraber inşa ederiz" dedi.