Pusula TV Genel Yayın Yönetmeni Atilla Öksüz’ün sunduğu “Artı-Eksi” programı, “termik santral cehennemi” olarak anılan Zonguldak’ın Kilimli ilçesine bağlı Çatalağzı beldesinden canlı yayın yaptı. Programın konukları; Çatalağzı Belediye Başkanı Adnan Akgün, Yaşanabilir Zonguldak Platformu Sözcüsü Kadir Orhan, TEMA İl Temsilcisi Berran Aydan ve çok sayıda Çatalağzılı vatandaş oldu.

Çatalağzı Belediye Başkanı Başkan Akgün, Çatalağzı’nda Elsan tarafından kurulması düşünülen 650 megawatlık santralle sert tepki gösterdi.

Çatalağzı halkının aptal yerine konulmaya çalışıldığını ifade eden Akgün, “Ben burada olduğum müddetçe burada 1 megawat santralin yapılmasına izin vermeyeceğim” dedi. Belediye Başkanı olduktan sonra çevre konusunda değiştiği yönündeki eleştirilere de cevap veren Akgün, “Benim için ‘Adnan öyleydi, böyleydi’ demesin kimse, Adnan dün ne diyorsa, bugün de aynısını diyor” dedi.

“MEVCUT SANTRALLER ÖNCE KENDİLERİNİ DÜZELTSİN”

Konuşmasına Belediye Başkanı olduktan sonra çevre konusunda değiştiği yönündeki eleştirileri yanıtlayarak başlayan Başkan Akgün, “Önce eleştirilerden başlayayım, ben ÇAÇEV’liydim, belediye başkanı seçildim. ‘Adnan döndü’ dediler. Hiç dönmedim, bugün Sinop’ta, Bartın’da termik santral yapılmamışsa ÇAÇEV’in sayesindedir. Bizim çalışmalarımızla o insanları buraya getirdik, buranın gerçeğini gösterdik. Oralarda büyük bir katkımız vardır, burası bir laboratuvar, buradaki pisliği, rezilliği onlara biz gösterdik. ‘Adnan öyleydi, böyleydi’ demesin kimse, Adnan dün ne diyorsa, bugün de aynısını diyor. Çatalağzı’nda bundan sonra Eren olsun, Elsan olsun kesinlikle 1 megawat bile santral kuramaz. Gücümüz neye yeter, neye yetmez, bilemiyorum. Ben burada halkın seçtiği Başkanım, Çatalağzı benim. Ben burada olduğum müddetçe burada 1 megawat santralin yapılmasına izin vermeyeceğim. Ankara’daki adam benim buradaki halkımın yaşamını bilmeden, benim gıyabımda adama 350 milyon Dolar’a satmış da bana sormuş mu? Türkiye’de bir hukuk faşizanlığı var, böyle bir faşizan olmaz. Burada halk var, bu insanlar koyun değil, vergi ödüyorlar, devletin birinci sınıf insanları bunlar, askerini törenle uğurlar, öbür tarafta insanlara vurdu kırdı Güneydoğu’da meclise girdiler. Biz burada kanunlara saygılı, hukuk bilir olduğumuz için aptal yerine mi konuluyoruz? Biz aptal değiliz kardeşim, haklarımızı da hukukumuzu da biliriz. Çatalağzı burada santral istemiyor, buraya para verenler, para peşinde koşanlar bize gelip sordular mı? İnsanlar ne için yaşar, insanlar sağlık için yaşar olmuş, benim elimden gelse hepsini kaldırırım buradan, böyle bir gücüm yok. Mevcutlar burada kendilerini düzeltsinler, mevcutlarla nasıl yaşarız onun hesabını yapıyoruz. Çok eksikleri var, özellikle Elsan’dan resmen toprak, kül yağıyor. Adam Denizli’de oturmuş, buraya hiç gelmemiş, paranın peşinde. Burada ki insanlar hayvan mı?” dedi.

Sivil toplum örgütlerinin temsilcilerine seslenen Akgün, özellikle üniversitenin sessiz kalmaması gerektiğini ifade ederek, şöyle konuştu:

“ÜNİVERSİTE, ÜNİVERSİTE GİBİ OLACAK, ONLAR DA SUSMAYACAK”

“Bize hakaret yapılıyor, ben Çatalağzı’na halkına hakaret yaptırtmam. Bu insanlar bu ülkenin birinci sınıf vatandaşlarıdır. Biz burada ‘yeter artık’ diyoruz. Ne gerekiyorsa yapacağız, ne kadar başarabilirsek, bu bağlamda Zonguldak’ta ki tüm sivil toplum örgütleri, özellikle üniversite, burada Tıp Fakültesi var, Çevre Sağlığı Bilimleri var, gelsinler. Bilim özerktir, üniversite, üniversite gibi olacak. Gelecek Çatalağzı ile ilgili yorumu şu dağın başında yapacak, halka bildirecek. Onlar da orada susmayacak, gelecekler halka anlatacaklar. Belediye Başkanı olarak ben her gün 300-500 küfür yemeye mahkum muyum ‘elalem kazanacak’ diye’ Yok öyle bir şey, ekonomiydi falan filan, ne ekonomisi? Çatalağzı’nda her gün 3 tane dükkan kapanıyor, Çatalağzı’nda göç var, yüzde 10 işsizlik var. Ne katkı sağlamış? Hiçbir katkı sağlamadı. Mevcut altyapı üzerine bir sürü kamyon çalışıyor. Bana ‘Karayolunu kesemezsin, yasadışı’ diyorsun. Peki, sen orayı programlarken, ‘bu altyapı bu trafiği kaldırır mı?’ diye onun hesabını yaptın mı? Burası bir yerleşim alanı, niye hep farklı taraflardan bakıyorsun, çok boyutlu bakmıyorsun? Bu ülkeyi yönetenler, idarede bulunanlar, Zonguldak’takiler, her makamda bulunanlar hadlerini bilsinler. Çatalağzı ‘yeter artık’ diyor, sağlıklı yaşamak istiyor. Herkes üzerine düşen görevi yapsın. Ben burada sadece Çatalağzı gıyabında konuşmuyorum, burada Muslu, Göbü, Kilimli, hatta Zonguldak var. 30 kilometre çapı etkiliyor. Elsan, mevcut santrali düzeltsin, standartlara uygun mu, hani Çevre Bakanlığı niye bir şey demiyor? ‘İnsanlar burada nasıl olsa ekonomik mağdur, sesleri çıkmaz’ diyorlar. Bizim sesimiz çıkıyor, biz istemiyoruz.”

Santrallerin üstüne üstlük ithal kömürle çalışmasına üzüldüklerini belirten Akgün, şunları söyledi:

“İNSANLARIMIZ İŞSİZ GEZİYOR, KARADON’DA, GELİK’TE KÖMÜRLER YERİN ALTINDA DURUYOR”

“Yerelden ziyade genel stratejiye bakmak lazım. Genel seçimde Ankara’ya gönderdiklerimize bakmak lazım. Onlardan bir hareket olunca yerelden destek gelir. Enerji konusunda stratejiyi çizenler kömüre, termik santrale doğru dizayn etmişlerse burada yerelin hakimiyeti azdır. Sorunun Ankara’dan çözülmesi gerekiyor, yerel o yüzden yalnız kalıyor. Çatalağzı’na yüzlerce kişi gelebilir, ama toplumu öyle bir hale getirmişler ki… İnsanlar ‘işten atılırım’ korkusu yaşıyor. Ben seçimle geldim, seçimle giderim. Bu santraller varken burada ben belediye başkanı değildim. Ama şimdi elimizde bir güç var. Onu toplum yararına kullanacağız. İnsanlara bugün gerçekleri anlatmamız gerekir. Bu bizim vicdanı vazifemiz, ileride gelecek nesil bizi sorgular. Santraller burada, insanlar burada işsiz, çözdü mü olayı, çözmedi. ‘İşsizliği çözeceğiz’ diyerek o damardan giriyorlar. Şu yatırımların olduğu yerde 800 işsiz var. Eski santral yerli kömüre göre dizayn edildi. Şimdi ithal kömür de kullanıyor, bunda kükürt var, bunun teknolojisi buna uyuyor mu? Teknik ayrıntılar düzgün mü, değil. Bunun ülke ekonomisine de katkısı yok, paralarımız dışarı gidiyor. Bizim insanlarımız işsiz geziyor, Karadon, Gelik’te de kömürler yerin altında duruyor. Bu ortamda ithal kömürle çalışacak santral yapmak niye? Çatalağzı halkı iyi niyetli, bu santralleri başka yerlerde yapsalar ya… Bu masum halkın, iyi niyetli halkın, yasaya hukuka saygılı halkın iyi niyetini suiistimal etmesinler. Aptal yerine koymasınlar, gerekirse barbarlık yaparız, çatışma yaparız. Yatırımcı ihale masasında artırım yaparken bana mı sormuş, Çatalağzı’na mı sormuş? Altyapısı sağlam olmayan yere ağır kamyonları sokuyorsun. Her şey halkın aleyhine gelişiyor. Biz halka doğruları söylemezsek, halk bize küfür eder. Ana strateji Zonguldak üzerine oynanıyor, Zonguldak’ta üretim vardı, taşkömürü çıkıyordu. Zaten ülkeyi yönetenler üretim zihniyetine sahip değil, ticari zihniyeti olan insanlar. Biz de bu ana strateji olmasın, ithal kömür gelmesin. Zonguldak’ta maden var, madenleri ayaklandıralım, ne yapacaksak bizim madenimizle yapalım. Herkes kurnaz, Zonguldak’tan da tepki gelmiyor ya, Zonguldak’ta bana bir bürokrat, ‘Zonguldak’ta hiç olay çıkmıyor, onun için buraya hep pasif adamları gönderiyorlar’ dedi. Düzgün, olmak, dürüst olmak, vatanını sevmek kerizlik mi? Biz aptal değiliz, bu bir isyandır. Çatalağzı’na gelsin, 3 gün yaşasın, elini vicdanına koysun. Eğer insansa zaten yapmaz.”

Editör: Pusula Gazetesi