HSYK kanun teklifinin görüşüldüğü TBMM Genel Kurulu´nda söz
alarak kürsüye çıkan CHP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan, yolsuzluklar
üzerinden hükümeti eleştirdi. Süresi dolmasına rağmen kürsüden inmeyen Tezcan´a
Meclis Başkanvekili Sadık Yakut uyarıda bulundu. Uyarılara rağmen kürsüden
inmeyen ve işgal eden Bülent Tezcan´a Ak Parti Milletvekilleri tepki gösterdi.
Buna rağmen Tezcan, kürsü işgalini sürdürünce, TBMM Başkanvekili Sadık Yakut,
birleşime ara verdi.
BEŞİR ATALAY ARADA KALDI
Bu sırada TBMM Katip Üyesi Ak Parti Burdur Milletvekili
Bayram Özçelik, kürsüdeki Tezcan´ın yanına gitti. Yaşanan sözlü tartışmanın
ardından Özçelik, Tezcan´a yumruk attı. Bu yumruğun ardından Meclis
karıştı. Ak Parti ve CHP´li vekiller birbirine girdi. Yumruk darbelerine
maruz kalan Tezcan´ı, Genel Kurul´da bulunan Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay,
tutarak kurtarmaya çalıştı. Meclis´teki kavga yaklaşık 5 dakika sürdü. Yüzünü
aldığı darbe sonucu burnu kanayan CHP Zonguldak Milletvekili Ali İhsan Köktürk,
hastaneye kaldırıldı.
KADIN MİLLETVEKİLLERİ DE SÖZLÜ TARTIŞTI
Genel Kurul´da Ak Partili ve CHP´li milletvekilleri arasında
da sözlü tartışma yaşandı. Yaşanan kavga nedeniyle Genel Kurul´da birleşime ara
verildi.
CHP´Lİ KÖKTÜRKÜN BURNU KIRILDI
HSYK kanun teklifinin görüşüldüğü TBMM Genel Kurulu´nda
çıkan kavgada burnuna darbe alan ve Başkent Üniversitesi Hastanesi´ne götürülen
CHP Zonguldak Milletvekili Ali İhsan Köktürk´ün burnunun kırıldığı ve müşahide
altına alındığı bildirildi.
Meclis Genel Kurulu bir saatlik aranın ardından 27´nci
maddeyle görüşmelere devam etti. İlk olarak TBMM Başkanvekili Sadık Yakut, Grup
başkanvekillerine söz verdi. TBMM´de milletvekillerinin fiili bir noktaya
gelmesinin kabul edilemeyeceğini belirten MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural,
"Ben iki siyasi partiye de sakin olmalarını tavsiye ediyorum. Meydan
muhaberesiyle olmaz bu işler. Bu konuda şiddetten karşılıklı olarak yumruk
sallamaktan vazgeçmek için azami ihtimam gösterilmesi gerek. Meclisimizde kan
görünüyor artık. Bu nereye varacak. Kimse sorumlusu bulunsun cezası verilsin.
TBMM´nin tamamını böylesine bir kavganın içinde göstermek olmaz, ayıbı kim
yapmışsa ayıp ona aittir" dedi.
"AYIPTIR YAHU EŞKIYA MISINIZ SİZ "
CHP Grup Başkanvekili Engin Altay ise şöyle konuştu: "3
milletvekilimiz meclise yakın hastanelerde. Parlamentoda maalesef kan akmıştır.
Bir kere bu gelişme ile ilgili bir işlem yapmadan, hiçbir yaşanmamış gibi 523
sıra sayılı kanuna devam etme ısrarınızı anlamış değilim. Bu gergin ortamda
buna bu şekilde devam etmek yeni olaylara yol açmaya imkan verebilir. O kürsü
Adalet ve Kalkınma Partisi´nin kürsüsü
değil, o kürsü Cumhuriyet Halk Partisi´nin, Milliyetçi Hareket Partisi´nin,
BDP´nin değil, o kürsü milletin kürsüsüdür. Kürsüde fazla kalmak bir pasif
direniş diye algılanmalıdır. Meclis´te idari amirler vardır. Buna bir daha
tevessül etmeyeceğinizi umuyorum. Bu idare amirlerinin işidir. Buna bir daha
tevessül ederseniz daha farklı şeyler olabilir. Ayıptır yahu eşkıya mısınız
siz. Bundan dolayı tetkik yapmanız lazım. Sayın Başkan sizi sağduyuya davet ediyorum, tarafsızlığa
davet ediyorum. Bir milletvekilinde kan var bu size dokunmuyor mu?
Milletvekilimizin burnu kırılmış. Gümrükten mal mı kaçırıyoruz sayın başkan, bu
kadar aceleydi de geçen hafta bu kanunu niye geri çektiniz. Bakanları, iktidar
partisini ve Sayın Başkan´ı sağduyuya davet ediyorum."
Ak Parti Grup Başkanvekili Mustafa Elitaş da yaptığı
konuşmasında şunları söyledi: "Tasarıyı geri çekme gibi bir durum söz
konusu değil. CHP Genel Başkanının sayın Cumhurbaşkanı´nı ziyaretinden sonra
Anayasa değişikliği ile ilgili yaptığı çağrı üzerine Ak Parti grubu ile sayın
bakan birlikte diğer parti gruplarını ziyaret etmişler ve sonuç alamamışlardır.
Sonuç alınamaması üzerine biz bu kanunu çıkartacağımızı diğer gruplara
söyledik. TBMM çalışmalarına karar aldığı süre içinde hiç kimse talimatla,
emirle, zorla burada tutmuyor. Bana laf atan arkadaşlara diyorum ki, grup
başkanvekilleriniz sizi burada tutmuyor, isteyen evine gidebilir. Nitekim 130
kişilik grupta 25-30 kişi ile burada devam ediyorsunuz. Kürsüye çıkan her
konuşmacı eleştiri yapabilir, bütün Ak Parti grubunu, hükümetimizi hırsızlıkla
suçladığı takdirde, henüz ortada net olarak ortaya çıkmış bir şey yokken sadece
tapelerle ortaya çıkan meseleyi, yargı arasında olan bir şeyi suçlayarak bir
yere gidemezsiniz. Parlamentoda demokrasilerde mutlaka direniş vardır. Dün
milletvekili arkadaşımızın birisi ağzına bant bağlayarak pasif direnişi
göstermiştir. Önerge sırası varken, sıra bana gelmişken benim görüşmemi
engellemek adını orada kürsüyü işgal ederek durması pasif direniş değil, Ak
Parti´nin veya başka bir siyasi partinin hakkından çalmaktır. Biz bu yasayı
çıkartmak için gayret gösteriyoruz, acelemiz de yok. Sakin sakin dinliyoruz.
Hem hükümetimizi, grubumuzu, bize oy veren insanları töhmet altında bırakan
iftiralarla karşı karşıya kaldığımızda milletvekili arkadaşlarımız ´sakin ol,
bağırmadan konuş´ diyerek uyarma gayreti içindeler. Görüntüleri izledik,
buradan laf atan arkadaşlarımızın hiç birisinde hakaret yok. Ama konuşmacının
´hırsızsınız´ diye ifade ettiği takdirde buda vicdanları yaralıyor. Grup
Başkanvekilleri olarak bize önemli görevler düşmektedir, orada kürsüyü zamanında
fazla kullanan arkadaşımızı uyarmak grup başkanvekillerinin ve o grubunun idari
amirlerinindir."