Zonguldak’ın yıllardır kronikleşen sorunları, seçim dönemi yaklaştıkça daha net bir şekilde gündeme geliyor. Zonguldak Belediyesi başkan aday adayları, hayallerden bahsederek, onları gerçekleştirme konusunda iddialı çıkışlar yapıyor. Öncelikle hayal kurmak gerektiğini söyleyen isimlerden biri de, Şehir Plancıları Odası İl Temsilcisi ve Zonguldak Kent Konseyi Başkanı olarak görev yapan Yesari Sezgin.

Şehir ve bölge plancısı yüksek lisansını, yerel yönetimler bölümü üzerine tamamlayan Sezgin, kentsel sorunlara yaklaşımlarını da bu kimliği üzerinden yapıyor.

Özellikle Zonguldak Kent Konseyi Başkanlığı’na seçildikten sonra ulaşımdan toplumsal yaşama, yerleşim ve trafik sorunlarından planlı yerleşime, kültürel dokulardan çevreye pek çok konuda yol gösterici çalışmalar yapılmasına öncülük eden Sezgin’in ve Kent Konseyi’nin bu önerileri, Zonguldak Belediyesi’nin hantal yapısı nedeniyle yeterince kabul görmemiş, destekler sembolik kalmıştı.

Göreve geldiği günden beri kentin sorunlarına duyarlı davranan isimlerden biri olan Sezgin’in, artık “öneren değil, uygulayan isim olmak” için AK Parti’den aday aday olması bekleniyor.

Zonguldak-Kozlu arasında raylı ulaşım hattı önerisi kabul gören Sezgin’in gündeme getirdiği hayaller ve projeler arasında; ulaşımdan sosyal yaşamın iyileştirilmesine, üniversiteden planlı yerleşime, turizmden kentsel kalkınmaya, kurumsal disiplinden vatandaş memnuniyetine kadar pek çok konu var.

İşte Sezgin’in yaklaşık bir yıl önce paylaştığı o hayaller ve konuşma:

“Planlama; bir bilim değil, uygulamalı bilim sanatıdır. Arasındaki fark ise, bilimin sorulara cevap vermeye, uygulamalı bilimin ise, sorun çözmeye dönük olmasıdır. Başka bir deyişle şehir planlama, kentle ilgili sorulara yanıt aramak değil, kentsel sorunlara çözüm getirmek, müdahale etmekle ilgilidir. Yani amaç; bir bilgi üretmek değil, mevcut bilgiler çerçevesinde sorunlara en uygun çözümleri aramaktır. Bir fark da, bilimin olmuş veya olmakta olanla ilgilendiği; planlamanın ise, henüz olmamışla, yani gelecekle ilgili olmasıdır. Gelecek, yani henüz yaşanmamış olan bilinmez, sadece tahmin edilebilir. Plancı; geleceği düşünmek, geleceğe bakmak durumundadır. Yani bir metafizik tarafı da vardır planlamanın. Bilmek, anlamaktan öte tahmin etmek, hayal kurmak ve ikna etmek plancının yapması gerekendir. Bizim hepimizin bu kentle ilgili hayalleri var. Benim hayalimdeki Zonguldak;

• Ankara’dan Zonguldak’a gelirken, Yeniçağa’dan Zonguldak’a kadar tamamlanmış asfaltı bitmiş duble yollardan gelmek,

• Zonguldak girişinde Sapça ve Üzülmez Tünelleri tamamlanmış,

• Asma’ya hiç uğramadan tünelle geçiyoruz ve demir ambarlarının olduğu alandan tünelden çıkarak şehre giriyoruz.

• Tünelden çıktığımız andan itibaren yanımızda tertemiz akan bir dere var ve derenin iki tarafında da insanların oturup dinlenebildikleri yeşil alanlar düzenlenmiş.

• Yolun karşısında 69 Ambarları olarak bilinen alan tamamen depolardan temizlenmiş, boşaltılmış, etrafı kirletecek kömür tesisleri de yok. Bu alanda rekreasyon alanı olarak düzenlenmiş, içerisinde insanların rahatça gezip dinlenebileceği, spor yapabileceği, bisiklete binebileceği şekilde küçük ticari birimlerle birlikte düzenlenmiş.

• Hemen bu alanın başında Ağız ve Diş Sağlığı Merkezimiz tamamlanmış, hastalar rahat bir şekilde bu merkeze gelip tedavilerini yaptırabiliyorlar.

• Tam tahlisiye olarak bildiğimiz alana geldiğimizde önümüze kocaman modern bir kavşak çıkıyor. Farklı düzlemde çözülmüş bir kavşak.

• Kavşağın bir tarafında Mithatpaşa Tüneli var, tünel tamamlanmış, kent merkezimizin Kilimli bağlantısı buradan sağlanıyor. Tam karşısında ise, yani Karaelmas Mahallesi’nin altında başka bir tünel daha var. Bu tünelle de Kozlu bağlantısı sağlanmış durumda.

• Kozlu ve Kilimli’ye geçecek araçlar, kent merkezine hiç uğramadan bu iki tünel ile bağlantı sağlıyor. Mithatpaşa Tüneli, Bağlık’tan çıkıyor ve sahil yolundan Kilimli’ye kadar devam ediyor, en fazla 10 dakikalık bir sürede Kilimli’ye ulaşılabiliyor. Kozlu Tüneli ise, Polisevi’ne yakın bir yerden sahil yoluna bağlanıyor.

• Kavşaktan geçip yanımızdan devam eden tertemiz dere ile birlikte kent merkezimize yaklaşıyoruz. Tam girişte şimdiki Kızılay Kan Merkezi, TTK Sağlık Müdürlüğü ve Tekel binasının bulunduğu alan tamamen boşaltılmış durumda. Bu alan, meydan olarak düzenlenmiş, geniş bir alan.

• Kent merkezine buradan giriyoruz, Fevkani Köprüsü kalkmış, dere yine tertemiz vaziyette, hatta üzerinde sandallarla gezenler var. Limanda kömür yükleme kısmı kaldırılmış, bu alanla birlikte birleştirilmiş, lavuar alanı için içerisinde kültürel yapıların ve bir kent meydanının olduğu, zeminin altının otopark olarak kullanıldığı bir proje gerçekleştirilmiş, şehirde halkın nefes alabileceği bir alan yaratılmış.

• Minibüs durakları zeminin altına alınmış, dereden başlayarak rekreasyon alanları düzenlenmiş.

• Kanalizasyon Arıtma Projesi ve doğalgaz hattı çalışmaları tamamlanmış, caddelerin tamamı asfaltlanmış durumda.

• Zonguldak-Kozlu arasında sahilden birazda nostaljik bir tren raylı sistemle ulaşımı sağlıyor. Önemli kesişme noktalarında battı-çıktı ve kavşak projeleri ile trafik aksamadan ve yayalar için güvenli bir şekilde ulaşım sağlanmış durumda.

• Sahilde yolun deniz tarafına rekreasyon amacı dışında artık yeni binalar yapılmıyor.

• Arıtma tesisi faaliyete başladı, artık etkilerini göstermeye başlamış ve denizlerimiz gönül rahatlığıyla girilebilecek şekilde tertemiz.

• Liman içerisinde dolgu planına uygun olarak kazanılan alanlar, insanlarımız için rekreasyon amaçlı düzenlenmiş, halkın deniz ile buluştuğu sahil kesimi büyümüş.

• Üniversitemiz daha da büyümüş, bölüm sayısı, öğrenci sayısı artmış, kent ile bütünleşmiş.

• Turizmle ilgili çalışmalarımız tamamlanmış, turizm amaçlı gelenler çoğalmış, seminerler ve kongreler için altyapımız güçlenmiş, Zonguldak da tur programları kapsamına alınmış.

• Doğalgaz kullanılmaya başlanmış, bunun yanında termik santrallerin sıcak suyundan faydalanılıyor, bunun sonucu hava kirliliği yok denecek seviyelere gelmiş.

• Spor tesislerimiz yenilenmiş, Zonguldakspor’umuz Süper Lig’de.

Bu saydıklarım çok mu zor? Evet, belki gerçekten bu aşamaya gelmemiz için önemli gayret sarf etmemiz gerekiyor. Ama emin olun, bunları hayal olmaktan çıkarıp gerçeğe dönüştürmek bizim elimizde. Yapmamız gereken, birlikte hareket etmek. Bu vizyon, bu şehirde var. Önemli olan, bunu harekete geçirebilmemiz. Önemli olan, ‘ortak akıl’ konusunda bir iradeyi ortaya koyabilmek ve ‘ben değil, biz’ demesini öğrenmek.”
Editör: Pusula Gazetesi