Çaycuma ilçesine bağlı Saltukova beldesinde kurulmak istenen termik santral ve demir-çelik fabrikası için ilk tepki, Çaycuma Ziraat Odası Başkanı İsmail İnam, Çaycuma Esnaf ve Sanatkarlar Odası Hayri Kandemir, Türkiye Emekliler Derneği Çaycuma Şube Başkanı Nizamettin Eyidoğan ve Köy Kooperatifi Başkanı Bayram Cura’dan geldi. Odalar, ortak yaptıkları açıklamada, bölgede tarım ve hayvancılık yapıldığını, bölgeye kurulması düşünülen sanayinin telafisi olmayan sonuçlar doğuracağını ifade ederek, şu görüşleri dile getirdiler:

“TESİSLERİN ÇEVREYE VERECEĞİ ZARARLAR TELAFİSİ MÜMKÜN OLMAYAN SONUÇLAR YARATACAKTIR”

“Çaycuma ilçemizde son 10 senedir tarım-hayvancılık alanında bir hayli ilerleme kaydedilmiştir. İlçemizde 200 bin dönüme yakın tarım arazisi mevcuttur. Bölgemizde 2 bin adet sera, bin 200 dönümlük 2 ila 20 dönüm arasında meyve bahçeleri ile 2 ila 10 sığır barındıran 250’ye yakın süt sığırcılığı ahırları yapılmıştır. Çaycuma’da 8 adet Tarım Kalkınma Kooperatifi faaliyet gösteriyor.

Kurulan süt ürünleri fabrikaları, bölgenin hayvancılığına destek veriyor, hatta hammadde yeterliliğinden işletmeler yerlere taşımak zorunda kalıyor.

Çiftçilerimiz yetiştirdikleri ürünlerini depolayabilecekleri SS.Kayıkçılar Köyü Tarımsal Kalkınma Kooperatifimiz tarafından bin tonluk soğuk hava deposu yapılmıştır.

Yine Kayıkçılar Köyü üreticisi, önümüzdeki süreçte iyi tarım uygulamasına geçilmesi için sertifikasyon firmasıyla prensipte anlaşma sağlamıştır.

Bu gelişmeler olurken, Saltukova beldemizin Bartın yolu üzerinde bulunan ve yıllar önce ‘fabrikalar yapacağım’ diye sahiplerinden Ceylan Holding tarafından satın alınan birinci derecede tarım arazisi olan 170 dönümlük arazi yıllarca boş kaldıktan sonra şimdi de Kaptan Şirketler Grubu’na satıldığı ve burada şirket tarafından termik santral, demir-çelik tesisi ve çimento fabrikası kurmak istendiği belirtiliyor.

Tarım ve hayvancılığı sektör haline getirmeye çalıştığımız bölgemizde böyle sanayi tesislerinin yapılması halinde bu tesislerin çevreye vereceği zararlar telafisi mümkün olmayan sonuçlar yaratacaktır.

Tesislerin yapılacağı bölgede bulunan ve doğuda Nebioğlu beldesine, güneyde Devrek’e kadar uzanan vadide binlerce dönümlük arazinin bir şekilde toplu araziler haline getirilerek, tarım yapacak çiftçilerimize 50’şer, 100’er dönümlük sulanabilir araziler yaratılmaya çalışılması gerekirken, tarımı yok edecek böyle tesislerin yapılmasına kesinlikle karşıyız. Çünkü termik santrallerde üretilen enerjinin sadece yüzde 30-40 oranındaki bir bölümü elektrik enerjisine dönüştürülebilmekte kalan kısım ise ‘kaçak enerji’ olarak adlandırılıyor ve kazanından radyasyon ile çıkıyor ya da baca gazıyla birlikte bacadan atılıyor. Ayrıca soğutmak için su ihtiyacı vardır.

Soğutmada kullanılan sular, ırmaklara ve denizlere boşaltılacaktır. Sudaki biyolojik yaşamı tehlikeye sokacaktır.

Termik santrallerde en çok şikayet konusu olan ve çevreye zararı dokunan kül atıkları ve bacasından çıkan, bitki örtüsünü en çok etkileyen kükürt dioksit ve azot oksitleridir. Bu gazlar bitkilerin bünyesine girerek yapraklardaki klorofillerin yapısını bozmakta ayrıca yanık etkisi yapıyor, yok olmasına yol açıyor.

Bitkiler üzerinde kirletici etkisiyle ortaya çıkan zararlar üç ayrı boyutta görülüyor.

Bunlar akut, kronik ve gizli zararlardır.

Akut zararlanmaya uğrayan bitkiler derhal ölüyor, kronik zararlanmaya uğrayan bitkiler ölmemesine rağmen bu bitkilerin büyük oranda kalitesi bozulmaktadır. Görülmeyen zararlar ise zaman içerisinde ortaya çıkıyor.

Ayrıca bölgedeki nem fazlalığından dolayı topraktaki asitleşmeyi artırır ve bitki direncinin azalmasına neden olur.

Bu direnç zayıflığı zararlı böceklerin ve mantarların üremesi için gerekli ortamı oluşturarak bitki örtüsünü giderek yok olmasına neden olacaktır.

Ayrıca bitkilerin su dengesini bozarak bitkilerde solgunluk ve kurumalar görülür.

Bitkilerin polenleri ve dişicik boruları zarar gördüğünden döllenme olmaz ve meyve tutmaz.

Diğer yandan söz konusu araziye sınır olan ve açılması için çok büyük çabalar sarf edilen Saltukova hava alanının kapanması (hava kirliliği nedeniyle) söz konusu olabilecektir.

Bu nedenlerle tüm çiftçilerimizi ve çevre halkımızı sağlığımızı tehdit edecek ve Zonguldak’ımızın tarımsal ürün ihtiyacını karşılayan bölgemizdeki tarımsal faaliyetlerin yok olmasına yol açacak bu tesislerinin yapılmaması için duyarlı olmaya davet ediyor, 7 Şubat 2013 Perşembe günü saat 13.00’de Saltukova Lisesi’nde yapılacak konu ile ilgili ÇED toplantısına görüş belirtmek üzere katılmaya çağırıyoruz.”

Editör: Pusula Gazetesi