Filyos Beldesinde, Temmuz ayının başlarında başlayan ve halen devam eden antik kazı çalışmasında eski değirmen taşı bulundu. Karabük Üniversitesinden Prof. Dr. Sümer Atasoy&[#]8217;un Başkanlığı´nda gerçekleştirilen kazıda, Filyos-Çaycuma karayolunun tiyatro mevkinin sol tarafında yapılan antik kazı çalışmasında eskilere dayanan bir değirmen taşına rastlanıldı. 35 kişilik bir ekiple devam eden kazılarda, kale içinde de tapınak kazısına devam ediliyor. Muğla Üniversitesi&[#]8217;nden gelen kazı ekibinde yer alan arkeolog Nil Dirlik, kazı çalışmasıyla ilgili yaptığı açıklamada kale içinde yer alan tapınağın planını ortaya koyarak tapınağın, Prostlyos tarzında yapıldığını, bu yıl yapılan çalışmalarda tapınağın ön tarafında bulunan merdiven basamaklarına ulaştıklarını ifade etti. Dirlik, &[#]8220;Burası Filyos Tios antik kent kazısıdır. Biz burada şuan tapınak kazısı gerçekleştirmekteyiz. Karabük üniversitesinden Sümer Atasoy hocamızın Başkanlığında gerçekleştirilen kazılara, biz tapınakta çalışmak üzere Muğla Üniversitesi&[#]8217;nden geldik. Tapınağımızın planını ortaya çıkarmaya çalışıyoruz. Tapınağımız Prostlyos tarzında yapılmış bir tapınaktır. Ön tarafında 4 adet sütunu bulunmaktadır. Bu yılki çalışmalarımızda, tapınağımızın ön tarafında bulunan merdivenlere basamaklara ulaştık. Tapınağımızın tam iyi bir formuna oturtturmuş olduk, tam bir plan almaya çalışıyorduk ve bunu bulduk. Aynı zamanda buluntularımız arasında Kolint başlıklarına ait başlıklarımız vardır. Tapınağımızın Roma dönemine ait olduğunu destekleyen seramik parçalarımız vardır. Tapınağımızın yan tarafında çok daha geç döneme tarihlendirilen Bizans kilisemiz var. Tapınak 2 bölümden oluşuyor. Ön tarafta 4 adet sütun arka tarafında Pronaos sütunlardan sonra hemen bir Pronaos ve arkasında da Naos gelmektedir. Naosumuzun altında da bir Kriptamız va.r Tapınak planı olarak böyle bir plan ortaya koyuyoruz&[#]8221; dedi. Karabük Üniversitesi ve aynı zamanda kazı başkanı olan Prof. Dr. Sümer Atasoy ise, bu yıl 2 yerde kazı yaptıklarını, bunlardan birincisi Akropol yada kale dedikleri yer olan tapınak, ikincisi de tiyatronun üst bölümünde olan Filyos-Çaycuma karayolunun, üst kısmında kazıları gerçekleştirdiklerini, aynı zamanda yapılan kazıların Filyos için turizm açısından çok önemli bir belde olduğunu belirtti. Atasoy, &[#]8220; Filyos Tios kazılarının bu seneki sezonu temmuz başında başladı. 25 kişilik bir ekiple çalışmaktayız. 25 kişilik ekibimizin 6 tanesi uzmandan diğerleri öğrencilerden müteşekkildir. Uzmanlarımız zaman zaman gelip görevlerini yaptıktan sonra gideceklerdir. Toplam 35-40 kişilik bir ekip olacaktır. Bu yıl 2 yerde kazı yapmaktayız. Birincisi Akropol ya da kale dediğimiz yerde daha önceki yılda çıkardığımız bir tapınakta çalışıyoruz. Tapınak bütün planlarıyla ortaya çıktı. Ufak tefek buluntularımız var. O buluntuların içinde 2 tane önemli bir buluntu çıktı. Onun henüz daha incelemesini yapmaktayız. Birde tiyatronun arkasında Nekropol olan alanda hemen yolun kenarında, tesadüfen toprağın dökülmesiyle ortaya çıkan bir buluntumuz var. Bu da bizim için çok önemli bir buluntudur. Çünkü Roma devrine ait bir değirmen taşıdır. Sadece değirmen taşı değil aynı zamanda bir atölye olması muhtemel kalıntılara rastladık. Değirmen taşını olduğu gibi ortaya çıkardık ama değirmen taşının olduğu dükkanı ya da atölyeyi henüz daha kazmadık. Onu da önümüzdeki günlerde kazacağız. Bizim için yeni bir buluntu olduğu gibi, bu bölge içinde yeni bir buluntudur. Bulduğumuz bu değirmen taşı 2 bin yıllık bir değirmen taşıdır. Bu yörede ilk defa rastladığımız bir değirmen taşıdır. Bunun yanında tiyatroda daha önce bulduğumuz Bizans devrine tarihlediğimiz, duvar resimleri Preskolar var. Bunlar bir devirde tiyatro işlemini kaybettikten sonra bir mesken olarak kullanılmış, duvar resimlerinin bozulmasını önlemek için, 3 tane resteratör hanım bu duvar resimlerinin bozulmasını önlemek için tedbir alıyorlar. Gerekli ilaçla dondurmaya çalışıyorlar. Roma devrine milattan sonra 2. yüzyıla tarihlenmektedir. Buraya birçok Roma imparatoru para yardımı yapmış evleri, sokakları, köprüleri ve su kemerlerini onarmış, dolayısıyla burası zengin bir kent görünümünü almıştır. Bütün bunlar tarihi değeri olan eserlerdir. Mutlaka korunması gereklidir. Müzelik değerdedir. İleride burada bir müze yapılırsa tüm bu eserlerin müzede sergilenmesi gerekir. Filyos turizm açısından ileri örnek bir belde olur&[#]8221; dedi.
Editör: Pusula Gazetesi