Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi'nde kamu personeli (sürekli işçi) statüsünde çalışmakta iken, 2019 yılında iş akdi haksız yere fesh edilen ve işe iade sürecinde ayrımcılık yapıldığını söyleyen Ö.T. konuyu Zonguldak İdare Mahkemesine taşıdı. Çalıştığı kurum tarafından hiçbir somut delil gösterilmeden iş akdinin haksız yere fesh edildiğini ve kendi gibi aynı statüde olan C.K. isimli personelin Zonguldak İdare Mahkemesi kararıyla işine iade edilmesine rağmen aynı İdare Mahkemesinin kendisine "Görev Yönünden Ret" cevabı verdiğini söyleyen Ö.T. bu kararı Ankara Bölge İdare Mahkemesine istinafa taşıdı.

Üniversite tarafından C.K isimli personelin de işe iadesinin önce kabul edilmediğini ve konuyu Zonguldak İdare Mahkemesine taşıdığını ve Zonguldak İdare Mahkemesinin dosyayı kabul edip olumlu karar vermesi neticesinde işine iade edilerek göreve başladığını belirten Ö.T. isimli üniversite personeli, bu kararı da kendisine "Emsal Karar" göstererek Zonguldak İdare Mahkemesine başvurdu. İdare Mahkemesinden kendisi içinde aynı kararı vermesini beklerken, senin konun bizim görev alanımızda değil anlamına gelen "Görev Yönünden Ret" cevabı ile şaşıran üniversite personeli Ö.T. konuya ilişkin şu ifadelere yer verdi; "2019 yılında üniversite içerisindeki FETÖ artıkları tarafından şahsıma KUMPAS kurularak ayarladıkları kişiler vasıtasıyla da İFTİRA atılıp iş akdim haksız yere fesh edildi. Şahsıma İFTİRA atıldığı mahkeme kayıtlarında da yer aldı. Yerel mahkemenin verdiği işe iade kararı da Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi tarafından KESİN olarak onaylandı. Mahkeme kararıyla üniversiteye müracaat ettim.
Araştırmalarım sonucunda benim gibi daha önce işe iade mahkemesini kazanan ve işine geri dönemeyen C.K. isimli personelin Zonguldak İdare Mahkemesine başvurduğunu öğrendim. Bu süreçte, Zonguldak İdare Mahkemesi, C.K. isimli üniversite personelinin başvurusunu kabul ediyor ve bu başvuruya da olumlu karar veriyor. Bu olumlu karar neticesinde de C.K. isimli personel üniversitede işine geri dönüyor. Aynı süreci bende yaşıyorum. Zonguldak İdare Mahkemesine de bu personelin dosyasını kabul ettiniz. Olumlu da karar verdiniz. Sizin verdiğiniz olumlu karar neticesinde de C.K. isimli personel işine başladı dememe rağmen aynı mahkeme aynı nitelikte olan dosyaya farklı kararlar vererek bizi şaşırttı. Bir önceki kararı sanki Zonguldak İdare Mahkemesi vermemiş gibi bana, senin davan bizim görev alanımızda değil babında talebime 'Görev Yönünde Ret' cevabı verdi.
Zonguldak İdare Mahkemesi sanki en üst mahkemeymiş gibi verdiği kararı da kesin hükmünde açıkladı. Yani, tarafıma gönderilen yazıda, verdikleri karara itiraz hakkımı da kapatarak Zonguldak İdare Mahkemesi "ANAYASAL HAKKIM OLAN VE ANAYASANIN 10. MADDESİNDE DE YER ALAN EŞİTLİK İLKESİNE AYKIRI DAVRANDI!..' Ben, bu durumu da açıklayarak Zonguldak İdare Mahkemesi kararını Ankara Bölge İdare Mahkemesine istinaf ettim. Zonguldak İdare Mahkemesinin aynı konu hakkında C.K. isimli personele olumlu cevap verirken bana da, sanki bu kararı kendileri vermemiş gibi adeta kendi kararları ile çelişen yönde kendilerine görevsizlik vermeleri kafamızda soru işaretleri oluşturdu!..
Daha önce verilen karar benim için 'EMSAL TEŞKİL' ederken, sanki daha önce vermiş oldukları bu kararı da kendileri vermemiş ve bundan bihabermiş gibi bana da farklı cevap vermeleri ne vicdanla nede hukukla bağdaşmamaktadır!.. İnsanlar, devletine güveniyor. İnsanlar hak, hukuk ve adalet için adli mercilere müracaat ediyor. Fakat, bu şekilde sonuçlar ile karşılaşınca da insanların bu sefer adalete olan güvenleri sarsılıyor!.. Ben, sadece adalet istiyorum diyen vatandaşın güvenini sarsacak ve kendi kararlarıyla çelişecek bu tür ÇELİŞKİLİ KARARLAR asla verilemez, verilmemelidir de!.. Daha önce verilen bir kararla çelişen sözde adaleti ne ben nede bu ülkede yaşayan milyonlarca insan istemiyor!.."