Kastamonu'nun Cide ilçesinde çıkan yangında annesini kaybeden, kendisi de yaralı kurtulan kadın yaşadıklarını anlattı.
Olay, 28 Mart'ta Kastamonu'nun Cide ilçesi Yurtbaşı köyünde meydana geldi. Edinilen bilgilere göre, Malike Alan (63) ve annesi Kezban Alan'ın (80) yaşadığı evde yangın çıktı. Rüzgarın etkisiyle hızla büyüyen yangın tüm evi sardı. Yangında bedensel engelli Malike Alan, yaralı bir şekilde kurtulmayı başarırken 80 yaşındaki annesi Kezban Alan ise yanan evden çıkamayarak hayatını kaybetti. Elinde ve yüzünde yanıklar oluşan Malike Alan, Kastamonu Eğitim ve Araştırma Hastanesindeki tedavisinin ardından taburcu edildi. Kastamonu'da Mehmet Akif Ersoy Mahallesi'nde yaşayan kız kardeşinin evine yerleşen Malike Alan, yangın sırasında yaşadıklarını anlattı.

"Dumanlardan dolayı önümü göremiyordum, çıkış kapısını zor buldum"
Annesinin maaşının gününün geldiğini anlatan Malike Alan, "Yemek yapıyordum. Hafif bir duman görüyordum. Rüzgar da o gün fazlaydı. Rüzgar dumanı sağdan sola sürekli alıyordu. Dumanın nereden geldiğine bakmak aklıma gelmedi. Ben yemeği yaptım, masayı hazırladım. Annem ile yemek yedik. Bakıyorum, camdan aynı dumanı görüyorum ama bir türlü kafamı dışarı çıkarıp bakmadım. Bir baktım oturduğumuz yerde eşiklerin arasından dumanlar çıkıyor. Anne ev yanıyor, hemen çıkalım dedim. Annem de 'ağabeyini çağır' dedi. Ev zaten alev içerisine girmiş, bacadan rüzgarın etkisiyle kıvılcım atmış. Ağabeyimler de uykuya dalmışlar. Ben çağırdım ağabeylerimi ama duymadılar. Elimdeki baston ile duvara doğru vurdum. Ardından yengem cama çıktı ve 'ne oldu' dedi. Yenge ev yanıyor, ağabeyim çıkıp baksın dediğim sırada alevler çatıyı sardı. Odadan çıktım, anneme gel ev yanıyor dedim. Annem de 'suyu bulamadım ben Malike' dedi. Anne suyu bırak gel dedim. Ben 3-4 merdiven indim bilemiyorum, göz gözü görmüyordu. Dumandan her taraf kilit oldu" dedi.

"Evden sadece elimdeki değnek ile kaçabildim, başka bir şey alamadım"
Evden hiçbir şey alamadan çıktığını söyleyen Alan, "Yoklaya yoklaya, dumanlarda boğazı gittikçe öksürerek çıkış kapısını bulabildim. Yine göz gözü görmüyor. Çıkış kapısını bulunca kaynar su gibi bir sıcaklık fark ettim. 5 metre gidince bir çıkış kapısı daha var. O kapıyı da buldum, saçak altında birkaç parça üzerime düştü, alevlerin önünden kapının önüne kendimi güçlükle attım. Etrafıma baktım alevler üzerime geliyor. Ağabeyim geldi, koluma girdi. Ondan sonra ne oldu bilmiyorum. Beni arkadaşlar tüp falan patlar diye evden biraz uzağa götürdüler. Ne ayağımda lastik var, ne de başka bir şey. Sağlık çalışanları yanıma geldi, hasta brandasına beni koyup birkaç kilometre taşıyarak ambulansa bindirdiler" diye konuştu.

"Çıkıp bacaya baksaydık belki kurtulurduk"
Evdeki sobanın borusunun kısa olması sebebiyle yangının çıktığını tahmin ettiklerini ifade eden Malike Alan, "Biz ise farkına varamadım ne annem ne de ben. Birimizin de aklına geldi bu duman nereden geliyor diye baksa, çıkıp bacaya baksaydık belki kurtulurduk ama biz rüzgara aldandık. Biz rüzgar yapıyor sandık. Annemi yangında kaybettik. Ben anneme gel deyince annem, sol tarafa odaya doğru gitti. Ben merdivenden yaralı olarak kurtuldum. Ağabeyim 'anne çıksana' demesine rağmen hiç sesini duyamamış. Annemi evde duman tıkamış" şeklinde konuştu.

"Ciğerimiz yanıyor"
Sobanın dumanına aldandıkları için annesini kaybettiğini belirten Alan, şöyle konuştu:
"Evden hiçbir iğne, eşya alamadık. Üzerimdeki elbiselerle birlikte evden kendimi zor kurtardım. Çift baston ile yürüyordum, bastonumun birisini alabildim. Bu baston elimde olduğu için bununla yangından kaçabildim. Ağabeyim de tutup kolumdan beni evden aldı. Bir iğne desen bir şey alamadık. Biz yandık geri kalanlarda yanmasın, bizim ciğerimiz yanıyor halen. Herkes dikkat etsin, sobanın dumanına aldanmasınlar. Biz aldandık bu hale geldik."