Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü ekipleri ile bilim insanları, önemli sulak alanlar arasında yer alan Sapanca Gölü'ndeki kuş türleri ve bunların sayılarını belirlemek için çalışma yürütüyor. Uzman Biyolog Lider Sinav, "Sapanca Gölü'nde saydığımız kuşlar arasında; tepeli patka, sakarmeke, elma baş patka yüksek sayılarda kayıt edilen kuşlar arasındaydı. Bunun dışında küçük batağan, karaboyunlu batağan, küçük karabatak, bahri kaydettiğimiz diğer türler arasında" dedi.
Kuş sayılarının yıllara göre değişimi ve ekosistemi tehdit eden unsurların ortadan kaldırılması için, Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü ile uzman kuş gözlemci ve akademisyenleri çalışmalarını sürdürüyor. Bu kapsamda Sakarya ve Kocaeli'nin en önemli içme suyu kaynağı olan ve kuş türleriyle de ekosisteme katkı sağlayan Sapanca Gölü'nde kış ortası kuş sayımı yapıldı. Sapanca Gölü'nde devam eden sayımlarda bugüne kadar en fazla; tepeli patka, sakarmeke ve elma baş patka türleri kayıt edildi.
Doğa Koruma ve Milli Parklar Sakarya Şube Müdürlüğü ekipleri ile Sapanca Gölü'nde kış ortası kuş sayımı yaptıklarını söyleyen Uzman Biyolog Lider Sinav, "1967 yılında başlardı bu çalışma Türkiye'de. Doğa Koruma ve Milli Parklar Müdürlüğü'nün organize ettiği kış ortası kuş sayımı yapmak üzere Sapanca Gölü'nde bulunuyoruz. Sapanca Gölü'nde bugün saydığımız kuşlar arasında; tepeli patka, sakarmeke, elma baş patka yüksek sayılarda kayıt edilen kuşlar arasındaydı. Bunun dışında küçük batağan, karaboyunlu batağan, küçük karabatak, bahri kaydettiğimiz diğer türler arasında" dedi.

"Korunması gereken türlerin hangileri olduğu belirlenebiliyor"
Su kuşu sayımlarının her yıl 15 Ocak ile 15 Şubat tarihleri arasında yapıldığını belirten Sinav, "Bu sayımlarda sulak alanlarda kaydedilen su kuşlarının popülasyon büyükleri belirleniyor, bu kış ortası kuş sayımları uluslararası kuş sayımı organizasyonlarının bir parçası. Sulak alanların kuşlar için önemli olduğunu gösteriyor bu çalışmalar ancak, sulak alanların iyiye mi yoksa kötüye mi gidiyor bunlar hakkında çıkarımlar yapmak için kuşları takip etmek önemli bir araç, önemli yöntem. Eğer ki kuş sayısı sulak alanlarda azalıyorsa, alanın kalitesi azalmış, su düzeyi düşmüş olabilir. Bu gibi çıkarımlar yapılarak koruma faaliyetleri düzenlenebiliyor. Aynı zamanda türlerin popülasyon büyükleri de uluslararası ölçekte belirlenebiliyor. Korunması gereken türlerin hangileri olduğu belirlenebiliyor bu sayede, bu elde ettiğimiz verilerin sonucunda" diye konuştu.

"Ortalama 1 milyon 200 bin su kuşu sayımlarda tespit ediliyor"
Nesli tehlike altında olan türlerin durumları hakkında çıkarımlar yapılabildiğine de dikkat çeken Lider Sinav, "Dik kuyruk daha önceki yıllarda kaydedilen nesli tehlike altında olan bir tür, sulak alanlarda yapılan kış sayımlarında nesli tehlike altında olan türlerin mevcut durumu iyiye mi gidiyor, kötüye mi gidiyor bu gibi çıkarımlar yapılabiliyor. Türkiye'de ortalama 1 milyon 200 bin su kuşu, her yıl kış ortasında su kuşu sayımlarında tespit ediliyor. Bunların yaklaşık 500 bini sakarmeke çok sayılan kuş türü diyebiliriz, bunun dışında kuğular, karabataklar, ördekler, martılar ve yalıçapkınları sayılan türler arasında. Aynı zamanda sulak alanlarda kışı geçiren yırtıcı kuşlarda sayılıyor" şeklinde konuştu.