Genel Maden İşçileri Sendikası'nca 1986 yılında ünlü heykeltıraş Prof. Dr. Tankut Öktem'e Madenci Anıtı yaptırıldı. Dönemin sendika başkanı Mehmet Tezer'in destekleriyle yapılan anıt alanı gösteri ve tören alanı olarak da kullanılıyor. Anıt hakkında bilgiler veren araştırmacı yazar Yüksel Yıldırım, Madenci Anıtı'nın kentin tarihini simgeleştirdiğini ifade etti. Anıtın ana caddelerin birleştiği noktada olduğunu ifade eden Yıldırım, "Bu şehrin bir kaderi var. Yaklaşık iki asırlık bir tarihi var. Bu tarihi simgeleştirmek istediler. Şehrin merkezinde böyle bir anıtımız yoktu. O yüzden yer olarak yeni çarşıyı seçtiler. Burası aslında caddelerin birleştiği bir nokta. Zaten anıtlarda böyle bir noktalara yapılır ki insanlar tarafından öğrenilebilsin, görülebilsin" dedi.

ANITIN VERDİĞİ MESAJ HEYKELLERDE GİZLİ

Yıldırım, Madenci Anıtı'nın dört ayrı figür ile dört ayı anlam taşıdığını belirterek, şöyle dedi:

"Heykelin, Gazipaşa Caddesi'ne açılan kısmında paydos etmiş, omuzunda kazması ile ocaktan çıkan bir madenci görüyorsunuz. Arkasında da arkadaşları var. Yüzlerine bakarsanız yorgunluk var ama bir kararlılık görüyorsunuz. Heykelde ocak ağzına doğru bir derinlik verilmiş. Bu derinlik ocakların Zonguldak'a açıldığının sembolü. Çıkardıkları kömürü Zonguldak'a kazandırdıklarını ifade ediyor. Heykelin batıya bakan kesiminde ise 4 kişilik bir aile sembolize edilmiş. Baba, madenci kıyafetleriyle yanında ise oğlu var. Baba ve annenin yüzü batıya doğru bakarken çocuklar ise anne ve babasına bakıyor. Oğlunun elinde bir kitap var bu maden işçisinin aydınlık yüzünü gösterir. Kızı elinde çiçeklerle babasını karşılıyor. Bu da ailenin sıcaklığını ifade ediyor."

GERÇEK MANKEN KULLANILMIŞ

Anıtta Mustafa Kemal Atatürk'ün Zonguldak ziyaretinin izlerinin de yansıtıldığını ifade eden Yıldırım, "Mustafa Kemal Atatürk'ün Zonguldak'a geldiğinde madenler ve Zonguldak ile ilgili söylemiş olduğu bir söz yer alıyor. Şehrin Ankara yönünden girişinde ise kömür çıkartan bir maden işçimiz yer alıyor. Bu figürde gerçek manken kullanılmıştır. Bu madencimiz Hamza Adıbaş, o dönemde kazmacı olan bir maden işçisidir. Direkler ise maden işçisinin sembolüdür. Hemen üstünde yer alan 6 maden işçisi var. Bu madencilerimizin surat ifadeleri de yorgun ve kararlıdır. Bu madencilerimiz de madenlerde çalışmak için Zonguldak'a göç eden madenci kardeşlerimizdir" diye konuştu.