Yollarımız kötü.
Hatta çok kötü.
Beş sene önce Kocaeli Kandıra'nın bir köyüne gitmiştik.
Oranın köy yolları, tarla yolları bile pürüzsüz asfalt.
Hatta çizgileri çizilmiş.
Trafik işaretleri tam, yerli yerinde.
Bilmediğiniz yolda yabancılık çekersiniz.
İşaretleri takip edin, trafik kurallarına uyun.
Gerisi rahat.
Kendinizi kırk yıllık Kandıralı gibi hissedersiniz.
Gelelim Zonguldak'a...
Alaplı'dan girelim.
Köy yıllarımız yok.
Bu ekonomi ile yapılacağına umudumuz da yok.
Vatandaş ekmek derdine düşmüş.
Önce beldelere bakalım.
Gümeli'ye doğru yol alalım.
Zonguldak'ın İstanbul'a açılan kapısı...
Ereğli'den Gülüç'e geçelim.
Ereğli demişken, Kandilli ve Ormanlı'ya bakalım.
Çatalağzı'nın bir yolu var.
Daha doğrusu...
Bir yolu 'yok'...
O kadar yani...
Karaman'a doğru açılalım.
Yollarımız yıkık dökük.
Çizgilerden vazgeçtik.
Bari mevcut asfalt tamir edilsin.
Her yer çukur.
Böyle diyoruz.
[*][*][*]
Bazen özel idare...
Bazen karayolları.
Hangi yol kimin sorumluluğundaysa...
Birkaç işçi.
Bir kamyon asfalt malzemesi.
Nerede çukur varsa.
Kürek kürek dolduruyorlar.
Üstünkörü bir düzeltme.
Sonrasını araçlar eziyor.
Eh be kardeşim.
Oldu mu şimdi.
Biraz önce çukur vardı.
Şimdi tepe oldu.
[*][*][*]
Bu işler o kadar basit...
O kadar kolay ki...
Alırsın manuel kar küreme...
Serdiğin malzemeyi yol ile aynı seviyeye getirirsin.
Mini bir silindir.
Bir iki ezersin.
Olmazsa...
Malzeme taşıdığın kamyon ile üzerinden geçersin.
Olur cillop gibi.
Hasar büyükse...
Kamyonların önüne kar küreme aparatlarını takarsın.
Onlarla düzeltirsin.
Olmadı...
Küçük iş makinaları, traktörler var.
Aynı işe onlarla yaparsın.
Velhasılı...
İşini dört dörtlük yapmak istersen.
Çözüm çok.
Şu an böyle bir durum yok.
Devlet parayı veriyor.
Malzemeyi alıyor.
İşçisinin maaşını veriyor.
Aracının yakıtını veriyor.
Başlarındaki amirin maaşını veriyor.
Onlar ne yapıyor.
Devletin malını millete işkence olarak kullanıyorlar.
Böyle yama mı yapılır?
Daha doğrusu böyle iş yapılmaz.
Ya işinizi düzgün yapın.
Ya da bırakın gidin.
Bu işleri yapacak, hatta bu işlere ihtiyacı olan milyonlar var.