Önceki gün; Karaman, Çayköy, Bakacakkadı, Çaycuma, Filyos, Türkali, Muslu, Çatalağzı, Kilimli, Zonguldak Merkez turu yaptım.
Muslu'dan Çatalağzı'na gelirken, rezalet başlıyor!
Çatalağzı-Kilimli arasıysa, gerçekten rezalet!
Bu şehri yönetenler, bu şehirde siyaset yapanlar, bu rezaleti görmüyorlar mı?
Tamam, Çatalağzı'nın Belediye Başkanı CHP'li...
Olsun kardeşim...
Çatalağzı'nda AK Partili yok mu?
Böyle bir anlayış olur mu?
Bu yol neden asfaltlanmaz?
Zonguldak, Kozlu ve Kilimli Belediyelerine istediği kadar asfalt veriliyor!
Ne olur yani Çatalağzı'na da bir miktar asfalt verilse?
Üstelik o yolu, Çatalağzı halkı bozmuyor!
Termik santrallere gidip-gelen ağır vasıta araçlar bozuyor!
Milletvekilleri, siyaset yapıyor!
Ama Zonguldak Valisi Mustafa Tutulmaz, devleti temsil ediyor.
Sayın Vali...
Bu yol için gereken asfalt devede kulak!
Lütfen, bu işi siz çözün.
Çatalağzı, Muslu, Göbü, Türkali halkına eziyet etmeyin.
Ben inanıyorum ki, bu yolu siz yaptırırsanız, Çatalağzı Belediye Başkanı Adnan Akgün, sizlere ve emeği geçenlere teşekkür eder.
Başka belediye başkanları gibi o yol üzerinden şahsına ve CHP'ye prim yapmaya çalışmaz.

AK Parti'de ihraç yok, kınama var!
AK Parti Zonguldak İl Başkanı Zeki Tosun, eski İl Başkan Yardımcısı Mehmet Baş'ın Belediye Başkanı Ömer Selim Alan ve eski Merkez İlçe Başkanı Mustafa Çağlayan hakkında yaptığı açıklamalar nedeniyle disipline sevk edildiğini söylemişti!
Konuyu biraz araştırınca, Mehmet Baş'ın disipline sevkinde Zeki Tosun'un imzası olmadığı ortaya çıktı.
İmzayı atan, İl Başkan Yardımcısı Ömer Gülay!
Üstelik Mehmet Baş, "ihraç" istemiyle sevk edilmemiş disipline...
"Kınama" cezası istenmiş!
Zeki Tosun'un kardeşi Atatürk Devlet Hastanesi Başhekimi Hasan Tosun eleştirilince, basın açıklamaları yapıp "gözbebeğimiz" ifadeleri kullanılıyor!
Zonguldak Belediye Başkanı Ömer Selim Alan ve eski Merkez İlçe Başkanı Mustafa Çağlayan eleştirilince "kınama" isteniyor!
Böyle olunca, AK Parti'de herkes, herkesi eleştirir, suçlar!
Şimdi koz, Ömer Selim Alan ve Mustafa Çağlayan'ın eline geçti!
Bakalım onlar ne yapacak?
Biz Mehmet Baş'ın "Tosun kardeşler"i savunma adına konuştuğunu biliyorduk!
Zeki Tosun, disipline sevk yazısına imza atmayınca, haklı çıktık!
Bu işler, Zeki Tosun'un ve Hasan Tosun'un "baş"ını yer!
Ömer Selim Alan, bu ihaneti karşılıksız bırakmaz!
Mustafa Çağlayan hiç bırakmaz!

Hurdacıyı buldular, satanları buldular, parayı buldular!
Devrek Belediyesi, Egemenlik Mesire Alanı'ndaki korkulukları yeniledi.
Eski korkuluklar, el çabukluğuyla satıldı!
Suçu, gariban bir çalışanın üzerine attılar!
O çalışan gitti, Devrek Cumhuriyet Alanı'nda bu hırsızlığı haykırdı!
Demirleri çalıp sattığı iddia edilen kişiler, haklarında sarf edilen sözler nedeniyle "psikolojik" olarak sıkıntıya girdiler!
Başkan, demirleri çalıp satanları "psikolojileri düzelsin" diye izne gönderdi!
İzin dönüşünde bir toplantı yaptı!
Her şey yoluna girdi!
Hurdacıyı buldular, satanları buldular!
Hurda yerini buldu!
Para yerini buldu!
Adalet yerini bulmadı!
Bari, demirleri çalıp sattığı iddia edilen garibana da biraz para verilseydi!
Haksız yere suçlandı!
Onun da "psikolojisi" bozulmuştur!
Öyle değil mi?