Roma zulmünden kaçarak madencilere sığınan Santa Barbara'nın dünya madencilerine armağan ettiği günü yaşıyoruz.
Santa Barbara, Roma İmparatoruluğu'nun zulmünden kaçarak bu günkü Kocaeli, o dönemde Nikomedia olan eyalette bir mağaraya sığınır.
Santa Barbara, Roma'nın zulmünden kaçarken maden işçilerinin çilesini de bu mağarada görmüştür.
İşçilerin karın tokluğuna çalıştığını gören Santa, madencilerin hakkını da savunmuştur.
4 Aralık günü bu mağaraya yerleşmesi ve madenciler için verdiği mücadele sonrası bu gün Dünya Madenciler Günü olarak kutlanıyor.
Madencilik denilince Türkiye'de akla ilk gelen yer emeğin başkenti Zonguldak.
Osmanlı Devleti'nin son dönemlerinde kentte başlayan madencilik yeni kurulan Türkiye Cumhuriyeti'nin sanayi temelini oluşturdu.
Kömüre dayalı sanayide ilkleri hayata geçirenler her ne kadar devletimizin büyükleri olsa da yerin altında çalışan maden işçilerinin katkısı yadsınamaz.
Onlar bir ekmek parasına ülkeleri için ocaklarda can verdi.
Kiminin kolu bacağı kopup kaldı kömür parçaları arasında.
Kimi anne baba evlatsız kaldı,
Kimi eş dul,
Kimi çocuklar yetim...
Belki de ölüp gidenler şanslıydı, çünkü sağ kalanlar meslek hastalıkları nedeniyle sürünerek can verdi.
Bitmek tükenmek bilmeyen bir öksürük,
Nefes alamayan ciğerler,
Kömür tozunu her öksürükte hatırlayan kalpler...
Onlar, öyle çalıştılar ki,
Yerin dibine, en derine vurdular kazmalarını,
Gök yüzü tavan taşından ibaretti.
Kurtuluş Savaşı'nda can verdiler,
Yetmedi madenlerde yeni ülkeleri için canlarını dişlerine takarak çalıştılar.
Türkiye 2'inci Dünya Harbi'ne girmemişti belki ama,
Zonguldak o savaşta vardı.
Maden ocaklarına zorla sokuldu insanlar.
Bakmayın insan dediğimize, insan muamelesi bile görmediler.
Aslında omuzlarındaki yük ülkeleriydi.
Türkiye'yi taşıdılar sırtlarında.
İlk kurulan sanayi kuruluşlarının ham maddesi olan kömür, onların bu savaşıyla elde edildi.
Bugün yine yeraltında binlerce maden işçisi ekmek için çalışıyor.
Şartlar belki daha iyi...
Ama bir gerçek hala var...
Madencilik zor, çok zor...
Dünyanın en çok emek sarf edilen meslekleri arasında hala ilk sırada.
Öyle ki bazen işten çıkarsın evin yolunu zor bulursun,
Dolmuşta, kahvehane köşesinde bir sandalyede uyuya kalırsın.
Ömründen ömür gittiğini bilirsin de,
Ekmek için katlanırsın.
Giden ömrün için;
'60 yıl karın tokluğu ile yaşayacağıma,
40 yıl insan gibi yaşarım' der,
20 yılını hiçe sayarsın.
Bu gün 4 Aralık Dünya Madenciler Günü
Tüm maden emekçilerinin mücadele günü.
Madencilerimizin bu anlamlı gününü kutlarken,
Az çok onları anlatmaya çalıştık.
Ve bu gün yine madenciliğin baba, dede mesleği olduğu bu kentte,
Yeraltında yitip giden maden şehitlerimizi rahmetle anıyoruz.