"Kdz. Ereğli adıyla birlikte anılan doğal değerlerin başında gelir 'Ereğli Çileği'. İstanbul doğumlu Rum asıllı Aleksandros İspilantis tarafından 1798/1804 tarihinden itibaren Arnavutköy topraklarında yetiştirilen bu çilek, önce yetiştirildiği yerin adıyla 'Arnavutköy Çileği'; daha sonra tat, koku, görünüş özellikleri nedeniyle Osmanlı sarayınca benimsenip aranmasıyla 'Osmanlı Çileği'; 1866-1898 yıllarında Ereğli Maadin Nazırı Dilaver Paşa'nın girişimleri sonucu Ereğli'de de üretilmesiyle 'Ereğli Çileği' adıyla anılır. İlçede 1960'lı yıllara dek üretilen ve yöre halkının geçim kaynağı olan 'Ereğli Çileği' unutulmaya hatta kaybolmaya yüz tuttuğu süreçte, 1994 yılında Kdz. Ereğli Belediye Başkanı Sayın Halil Posbıyık'ın girişimleri sonucu ücretsiz çilek fidesi dağıtılmasıyla yeniden üretilmeye başlandığı gibi Kdz. Ereğli Belediyesi'nce her yıl Kdz. Ereğli Osmanlı Çileği Kültür Ve Sanat Festivali adlı bir şenlik düzenlenmektedir." Raif Tokel, Doğal, Tarihsel Ve Kültürel Değerleriyle Kdz. Ereğli (1), Kdz. Ereğli Belediyesi, Batı Karadeniz Kalkınma Ajansı - BAKKA, İstanbul.2012, s: 49"
[*] [*] [*] [*]
Yazıma bu alıntı ile başlamamın temel nedeni, kendine özgü tadı ve aroması olan bu meyvenin yetiştirildiği coğrafyayla ilgili aidiyeti olup; bu aidiyet, sadece tarımsal bir ürün olması değil; tecimsel ürün olarak pazarlanıp satılmasıyla getirisinin yöreye sağladığı ekonomik bir değer olması gibi "sosyoekonomik" ve üretiminden pazarlanıp tüketilmesine kadar geçen süreçte "sosyokültürel (2)" özellikler içermesidir.
EREĞLİ'DE ÇİLEK ÜRETİMİ
Yöredeki çilek üretimiyle ilgili ilk resmi bilgi, 1916 Tarihli Müstakil Bolu Sancağı Salnamesi"nde (3) "Ereğli Livası" başlığının "Ereğli Ahval-i Tabi'iyyesi (Ereğli'nin Doğal Durumu)" alt başlığındaki "Diğer yandan ılıman bölgeye özgü her çeşit bitki burada yetişir: Armut, elma, erik, badem, dut, incir, ceviz, fındık ve pek güzel ürün veren çilek, enginar, frenk üzümü, patates, kavun , karpuz yanında bol miktarda sebze ve diğer tarımsal ürün yetiştirilir" açıklaması olup; yörede yetiştirilen "çileğin" tek sözcükle belirtilmeyip; "pek güzel ürün veren çilek" sözüyle betimlenmesi; Ereğli Çileği'nin doğal yapısından kaynaklanan farklı özellikleriyle ilgilidir.
İkinci kaynak "Cumhuriyet'in Onuncu Yıldönümü" kutlamaları çerçevesinde "Zonguldak Ticaret Ve Sanayi Odası" tarafından hazırlanan "Cumhuriyet'in On Yılında Zonguldak ve Maden Kömürü Havzası" adlı yayın olup; bu yayının "Ereğli Mıntıkası'nın İhracatı" alt başlığında "Karadeniz Ereğli, ilimizde en iyi bir üretim bölgesidir" sözüyle başlayıp, yöreden satımı yapılan on dokuz tür tarımsal üründen birinin "çilek" olduğu vurgulanarak; "Özellikle bu ilçede yetiştirilen çilek, İstanbul çileklerine eşdeğerdir ve üretimin önemli bir bölümü yine İstanbul'a satılmaktadır. Altı, yedi yıl önce yıllık dokuz, on bin kilo satım yapılırken son yılda bu miktar yirmi beş bin kiloya erişmişti" açıklamasıdır; yani 1933 yılı itibariyle Ereğli'de 25 ton çilek satışı yapılmıştır (4).

VE ÇİLEKTEN ÇELİĞE GEÇİŞ SÜRECİ
Üretiminden pazarlanıp satılmasına kadar emek yoğun bir uğraşla ve yetiştirildiği yörenin adıyla anılan bu meyvenin 1960'lı yıllarda üretiminden vazgeçilip, yerini çeliğe bırakmaya başladığı süreç, Ereğli'nin "çilek" yerine, "çelikle" anıldığı yıllardır.
Ereğli'nin çilekle değil, çelikle anıldığı yıllarda taşıtlara da ad olan "Şirin Ereğli" sözü yerine "Erçelik (Ereğli Çelik) adının yaygınlaştığı bu dönem, Ana Britannica Ansiklopedisi'nde şu sözlerle özetlenmiştir (5):
"1960 yılı öncesinde ilçe dışına satılan başlıca iki ürün kereste ve çilekti. Bitkisel üretime elverişli alanların büyük bölümü çilek tarlalarına ayrılmıştı. Ereğli çileğinin en önemli pazarı İstanbul'du.1960'larda ilçede ağır sanayinin ve buna bağlı olarak kentleşmenin gelişimi, bitkisel üretimi olumsuz biçimde etkiledi. Çilek tarlalarında demir-çelik tesisleri ve apartmanlar yükselmeye başladı. İlçenin en önemli tarımsal etkinliklerinden çilekçilik böylece yok oldu."

KDZ. EREĞLİ BELEDİYESİ OSMANLI ÇİLEĞİ KÜLTÜR VE SANAT FESTİVALİ.1994
1994 yılında Belediye Başkanı seçilen Sayın Halil Posbıyık'ın ilk icraatlarından biri, Ereğli ile özdeşleşerek "Ereğli Çileği" adıyla anılan; ama unutulmaya yüz tutan bu meyveyle ilgili olup; 1960'lı yıllardan sonra kaybolmaya ve giderek yok olmaya başlayan "Ereğli Çileği"ni sadece tekrar kazanmak değil; çoğaltıp yaygınlaştırarak gelecek kuşaklara aktarmaktı.
Çünkü "Ereğli Çileği", sıradan bir meyve değil, üretildiği coğrafyayla anılan, kendine has rayihası ve lezzeti olan, doğal ve organik bir değer olduğu gibi korunup, gelecek kuşaklara aktarılması gereken bir kültür mirasıydı...
Bu nedenle önce kıyıda köşede, çeyiz sandıkları diplerinde poğlara (6) sarılmış gerçek "Ereğli Çileği" tohumları bulundu ve bu tohumlardan özgün fideler üretildi. Yetiştirilen fideler, üreticilere ücretsiz dağıtılarak Ereğli coğrafyası, yaklaşık yüz yıl bağrında barındırdığı "Ereğli Çileği" ile tekrar buluştuğu gibi Sayın Posbıyık'ın 1994 yılından itibaren her yıl düzenlediği "Kdz. Ereğli Belediyesi Osmanlı Çileği Kültür ve Sanat Festivali" adlı şenliğin de adı oldu ve yılların "Ereğli Çileği" artık "Kdz. Ereğli Osmanlı Çileği" adıyla anılmaya başlandı...

OSMANLI ÇİLEĞİ ADI
Erişebildiğim basılı kaynaklarda Ereğli'de üretilen çilek tohumlarının, çilek fidelerinin İstanbul Arnavutköyü'nden geldiğine dair bilgiler (7) olup; Reşad Ekrem Koçu'nun hazırladığı İstanbul Ansiklopedisi adlı yayında da "Ancak 1804 senesinde meşhur İspilanti ailesinin ilk çilek fidanlarını getirmesinden sonradır ki, üzüm bağları çilek bahçelerine kalboluyor (dönüşüyor). O gün bugündür çilekçilik Arnavudköyü'nde gelişip gidiyor. Arnavudköyü'nde iki cins çilek yetişir. Frenk Çileği ve Osmanlı Çileği. Bilhassa Osmanlı Çileği kendine has kokusu ile bir nefise olup, elde edilen mahsul de çok değildir (7)" açıklaması vardır.
Genelinde yetiştirildiği coğrafya ile anılan bu ürüne, günümüzde olmayan bir coğrafyanın adının verilmesi yanlış olduğu gibi coğrafi işaret konusunda da istenen aidiyet (üretildiği yer/coğrafi yer) kuralına aykırı bir adlandırmadır düşüncesindeyim.

KDZ. EREĞLİ BELEDİYESİ'NCE BAŞLATILAN ÇALIŞMALAR: 1994 - 2013
1994 yılında atılan bu adımdan sonra, Kdz. Ereğli Belediyesi, kendisine ait Delihakkı yöresindeki alanın iki dekarlık (iki bin metrekare) bölümünü "Kdz. Ereğli Osmanlı Çileği" fidesinin yetiştirilmesine ayırıp; 2011 yılından itibaren Çilek Fidesi Üretimi, Sertifikasyonu Ve Pazarlaması Yönetmeliği (8) kapsamında çalışmalar başlatarak, "Kdz. Ereğli Osmanlı Çileği" fidelerinin kaybolmaması konusundaki çalışmalara öncülük etti ve adı geçen alanda üretilen Kdz. Ereğli Osmanlı Çileği fidelerinin ücretsiz dağıtımına başlandı.

30 MART 2014 - 31 MART 2019 DÖNEMİ
Ülkemizde "yerli tohum", "hibrit tohum", "GDO'lu tohum", "organik ürün" kavramlarının sıkça dillendirildiği bu dönemde:
[*] "Kdz. Ereğli Osmanlı Çileğini Yaygınlaştırma Ve Üreticileri Koruma Derneği"nin 2014 yılında ısmarlama usulüyle hazırlattığı "Osmanlı Çileği Yetişiyor, Ereğli Kazanıyor Projesi"ne Batı Karadeniz Kalkınma Ajansı tarafından hibe türü parasal destek verilmesin karşın, "yerli çilek fidesi üretim miktarında" ve "eğitilen üretici sayısında" olumlu bir gelişme sağlanamadığı gibi proje sahibi olan adı geçen dernek tarafından coğrafi işaret belgesi alma girişiminde de bulunulmadı...
[*] İlçe Tarım Ve Orman Müdürlüğü'nün verdiği destekle Kdz. Ereğli Osmanlı Çileği Fidesi'nin Tarım Ve Orman Bakanlığı kayıtlarına (9) girmesi sağlanarak, Kdz. Ereğli Belediyesi'ne de "Fide Üretici Belgesi (10) verildi; ama, fide yetiştirip ücretsiz dağıtmak ve örnek bahçe kurmak gibi çalışmalar istenilen düzeyde olmadı.

1 NİSAN 2019 SONRASI VE GÜNÜMÜZ
Başlı başına bir proje olan "coğrafi işaret" ve "markalaşma" kavramlarının gündem maddesi olduğu bu süreçte:
[*] Sayın Halil Posbıyık'ın yerel seçim programında da belirttiği coğrafi işaret konusunda Proje Koordinatörlüğü olarak "Kdz. Ereğli İle Özdeşleşen Yerel Değerimiz" başlığı adı altında bir çalışma başlattık ve Proje Koordinatörü olarak bizzat kaleme aldığım "Coğrafi İşaret Yolunda Kdz. Ereğli Osmanlı Çileği Projesi" başlıklı dosyamız (11) 23.10.2019/696 Tarih/Sayılı yazımız ekinde Türk Patent Ve Marka Kurumu'na sunulmuştur.
[*] Kdz. Ereğli Osmanlı Çileğini Yaygınlaştırma Ve Üreticileri Koruma Derneği'nin bir aracı firmaya yazdırıp 25.02.2019 tarihinde sunduğu başvuru, Türk Patent Marka Kurumu'nca "Eksik Bildirim" gerekçesiyle kabul edilmemesi üzerine, "C 101 Coğrafi İşaret Başvuru Formu" ile "C 102 Coğrafi İşaret Başvuru Eksiklik Tamamlama Formu" adlı "resmi başvuru belgeleri bizzat tarafımdan yazıldığı gibi, başvuru ile ilgili ekler yani başvuruyu destekleyen yazılı ve görsel dokümanlar da, tarafımdan sağlandı.

DOĞRU BİLİNEN YANLIŞLAR
Belediye Başkanı Sayın Posbıyık'ın girişimleri sonucu çilek, Ereğli'de tekrar yerel gündem maddesi olunca, yapılanlara sahiplenmek adına ısmarlama projelerle peşrev çekenler, uzman geçinenler çoğaldı; hangi kaynaktan alındığı belirtilmeyen sözde bilgilerle olayın tarihi ve tarihçesi hakkında "Ereğli Osmanlı Çileği" konulu bir dizi kent efsanesi yaratıldı.

Botanikçi Tillius Palavrası, MS: 23 - MS: 79
Kendilerini araştırmacı olarak tanıtan kimi muhteremler, çilek konusu açıldığında söze "Çilek ile ilgili ilk bilgiler M.S: 23-79 yılları arasında yaşayan botanikçi Tillius tarafından aktarılır" tümcesiyle başlarlar. Oysaki sözü edilen botanikçi, "Tillius" değil "Yaşlı Plinius (12)" adıyla bilinen Romalı Gaius Secundus Plinius (M.S: 23-79) adlı doğa bilimcidir.
Çünkü çilek, bir bitki olarak ilk kez, botanikçi Yaşlı Plinius'un kaleme aldığı "Doğa Tarihi (Naturalis Historia)" adlı ansiklopedik bir yayında geçer.
Araştırma ve incelemeden nasibini almamış, duyduğunu araştırmadan yazan sözde araştırmacıların yarattığı "Tillius (Plinius > Tillius)" ismi, uydurmaya ve üfürmeye dayalı bir adlandırma olup; bu tür bir açıklama, bilimsel çalışmalarıyla anılan botanikçi Plinius'a saygısızlıktır!...
Ereğli'de çilek üretiminin tarihiyle ilgili olarak verilen kimi bilgiler kaynağı belirtilmemiş söylentilerdir. Örneğin çilek üretiminin, bir yayında "1900", bir başka yayında "1920" olarak belirtilmesinin yanında; ülkemizin doğal, tarihsel ve kültürel değerlerini tanıtmak amacı gibi bir görevi olan kamu kökenli Türkiye Kültür Portalı'nda (13) da "İstanbul Arnavutköy'de yetişen (bugün hemen hemen ortadan kalkmış olan) bu çilek, çiçeği güzel olduğu için Halil Paşa'ya armağan edilmiş. Paşanın arabacısı Mustafa, çileği Ereğli'nin killi kestane toprağına ekmiş. Bu özel toprakla özel meyve isabetli bir biçimde buluşunca, Osmanlı Çileği Ereğli'yle özdeşleşmiş. Çileğin geniş çaplı üretimi ilk kez Kestaneci Köyü eteklerinde Kahyaoğlu Kadir ve Rum ortağı tarafından gerçekleştirilmiş" türü bilgi değeri olmayan açıklamalar, yukarıda belirttiğim saptamanın somut kanıtıdır.

SONUÇ
Şimdi Türk Patent Marka Kurumu yetkililerinin önünde "Kdz. Ereğli Osmanlı Çileğini Yaygınlaştırma Ve Üreticileri Koruma Derneği" ile "Kdz. Ereğli Belediyesi Proje Koordinatörü" olarak sunduğum coğrafi işaret başvuru dosyaları var.
Başvuru metinleri nitel (içerik) ve nicel (destekleyici belgelerin adedi) yönden incelenirken; umarım, başvuru sahiplerinin "konuyla ilgili olarak yaptıkları çalışmaları", "kurumsal kimlikleri", "yönetsel ve parasal yapısını içeren kurumsal kapasiteleri" dikkate alınır.
Dilerim, coğrafi işaret alacak başvuru sahibi de "Ereğli Çileği"ni gereği gibi tanıtır.

DİPNOTLAR
(1) Doğal, Tarihsel Ve Kültürel Değerleriyle Kdz. Ereğli - Raif Tokel, Belediye Başkanlık Danışmanı, Proje Koordinatörü, Kdz. Ereğli Belediyesi, Batı Karadeniz Kalkınma Ajansı (BAKKA), İstanbul, 2015, s: 49
- Osmanlı Çileği'nin Ereğli'de üretilmesi konusundaki bilgi, 2000 yılında Türk Mutfak Kültürü hakkında araştırma yapan Tuğrul Şavkay'a aittir. Şavkay (1951-2003) mutfak kültürü konusunda kanaat önderi bir gurmedir.
(2) Kendine özgü geleneksel bir üretim tekniği olması yanında, babadan oğula geçen ve toplumun oldukça geniş bir kesimince üretilerek "çilekçilik" sözcüğüyle anılan bir uğraşının adı olması "sosyokültürel" bir olgudur.
- "Ereğli'nin çileği ve enginarı meşhurdur. 50 yıllık bir dönemden sonra gelişen çilekçilik bu kasabaya büyük kazanç sağlar, rengi, kokusu ve nefaseti bakımından iç piyasada çok tutulur; İstanbul'a, Ankara ve Zonguldak dışına ihraç edilir" Karadeniz Ereğlisi Tarihi. Tahsin Aygün, Ankara.1960, s: 8
(3) Ereğli Livası - Ereğli Ahval-i Tabi'iyyesi: "Menatık-ı mu'tedileye has her nevi nebatat burada yetişir: Armut, elma, erik, badem, dut, incir, ceviz ve fındık, pek güzel mahsül verdiği gibi çilek, enginar, frenk üzümü, patates, kavun ve karpuzla sebzevat da mebzul mahsulat verir." Müstakil Bolu Sancağı Salnamesi (Hicri: 1334 / Miladi: 1916) Hazırlayan: Hamdi Birgören, Bolu Araştırmaları Merkezi (BAM) Bolu Belediyesi, Bolu. 2008, s: 614
- Liva (Sancak): Osmanlı kamu yönetiminde il (vilayet) ile ilçe (kaza) arasındaki bir yönetim birimi
(4) Cumhuriyet'in On Yılında Zonguldak ve Maden Kömürü Havzası, Zonguldak Ticaret Ve Sanayi Odası, Zonguldak, 29 Teşrinievvel (Ekim)1933, s: 2011, 221
(5) Ereğli - Ana Britannica, İstanbul. 1988, Cilt: 8 (Ede-Fle), s: 241
(6) Poğ : Başörtüsü > Halk Ağzından Derleme Sözlüğü, Türk Dil Kurumu, Ankara.1977, Cilt: IX (L / R)
- Poğ: Zonguldak yöresi kırsalında köy kadınlarının başlarını örtüp boyunlarına doladıkları beyaz renkli yerli dokuma. Bknz > Raif Tokel, Zonguldak'ta Giyim Kuşam, Zonguldak.2000
(7) Arnavudköy Çileği - İsmail Ersevim > İstanbul Ansiklopedisi - Reşad Ekrem Koçu, İstanbul.1959, Cilt: 2, s: 1044
- İstanbul Ansiklopedisi, Reşad Ekrem Koçu tarafından 1944-1973 yılları arasında yayımlanan; ama, tamamlanamayan genel kültür ansiklopedisi olup, Londra Ansiklopedisi''nden sonra dünyanın ikinci "Kent Ansiklopedisi"dir.
(8) Çilek fidesinin, doğru, sağlıklı ve kaliteli üretilmesini sağlamak amacıyla, "üretim", "sertifikasyon" ve "pazarlama" ile ilgili usul ve esaslar Tarım Ve Orman Bakanlığı'nca hazırlanan ve 08.07.2010 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan "Çilek Fidesi Üretimi, Sertifikasyonu Ve Pazarlaması Yönetmeliği''nce belirlenir.
(9) Meyve ve Asma Çeşitleri Listesi (Fruit/Vine) - Tescilli Çeşitler Listesi (Registered Varieties)" Adlı Alt Başlıklı Liste "Sıra No: 1393", "Çeşit Adı (Variety name) : Osmanlı", " Çeşide Ait Bilgiler (Identification Of Variety): - - - - - - - - - - - - - - - - - - - "Başvuru Sahibi (Maintainer): Kdz. Ereğli Belediye Başkanlığı", "Tescil Tarihi (Registration Date): 26.10.2018", "Tür Adı: Çilek", "İngilizce Tür Adı: Strawberry", "Latince Tür Adı: Fragaria L."
Bknz > T. C. Tarım Ve Orman Bakanlığı Tohumluk Tescil Ve Sertifikasyon Merkez Müdürlüğü Meyve ve Asma Çeşitleri Listesi
(10) Zonguldak İl Tarım ve Orman Müdürlüğü"nce verilen 22.03.2018/67-1 Tarih/Sayılı"Fide Üreticisi Belgesi"
(11) Projenin Adı: Kdz. Ereğli İle Özdeşleşen Yerel Değerimiz, Coğrafi İşaret Yolunda Kdz. Ereğli Osmanlı Çileği Projesi. Başvuru Sahibi: Halil Posbıyık, Kdz. Ereğli Belediye Başkanı - Koordinatör: Raif Tokel, Başkanlık Danışmanı. Başvuru Formu: 10 sayfa, Ekler: 40 sayfa, Destekleyici Belgeler: 86 sayfa > Toplam: 136 sayfa
(12) Romalı Gaius Secundus Plinius (MS: 23-79) "Yaşlı Plinius" adıyla anılan bir doğa bilimcisidir. Toplam "37" kitaptan oluşan "Doğa Tarihi (Naturalis Historia)" adlı yapıtının 12'nci ve 19'uncu kitapları botanikle ilgili olup; "çilek (fragaria)", bitki ve meyve olarak ilk kez bu yapıtta belirtilmiştir.
Bknz > Ana Britannica Plinius (Yaşlı), Cilt: 18, s: 35-36 > Naturalis Historia
- Tarihte "Tillius" adıyla anılan bir botanikçi, yoktur. "Tullius" adıyla bilinen Servius Tullius M.Ö: 578-535 yıllarında Roma kralı ile "MÖ:106-43" yıllarında yaşamış "Çiçero" adıyla bilinen Marcus Tullius Cicero adlı devlet adamı vardır. Bu kişilerin botanikle ilgisi olmadığı gibi, yaşam yılları da farklıdır.
(13) Türkiye Kültür Portalı: İllerden gelen bilgilerle illere ilişkin tarihsel, kültürel, turistik verilerle il özelinde devam eden, başlaması planlanan projeleri tanıtan Kültür ve Turizm Bakanlığı Tanıtma Genel Müdürlüğü'nce hazırlanan tanıtım portalı.

SEÇİLMİŞ KAYNAKÇA
- Ana Britannica - Ereğli, Cilt: 8, s: 241, İstanbul.1988
- Bazı Yerli Ve Ticari Çilek Çeşitlerinin Bitkisel Özelliklerinin UPOV Kriterlerine Göre Karşılaştırılması - S. Ö. Erdem, Doç. Dr. Ç. Çekiç, GOP Üni. Z. Fak. Bahçe Bitkileri Böl. Öğr. Üyeleri, Bahçe Dergisi, Sayı: 45 (Özel Sayı 2): 119/1027, Tokat.2016
- Bazı Tozlayıcı Çilek Çeşitlerinin Osmanlı Çileğinin Meyve Özellikleri Üzerine Etkisi - B. Çelebioğlu. GOPÜ, Tokat.2015
- Coğrafi İşaretler Ve Geleneksel Ürün Adları Başvuru Kılavuzu - Türk Patent Ve Marka Kurumu (TPMK), Ankara.2015
- Cumhuriyet'in On Yılında Zonguldak ve Maden Kömürü Havzası - Zonguldak Ticaret Ve Sanayi Odası, İstanbul.1933
- Çilek - Doç. Dr. Hüdai Yılmaz, İstanbul.2009
- Çilek Hastalıkları Ve Zararlıları İle Mücadele - Tarım Ve Orman Bakanlığı, Ankara.2013
- Doğal, Tarihsel Ve Kültürel Değerleriyle Kdz. Ereğli - R. Tokel, Kdz. Ereğli Belediyesi, BAKKA, İstanbul.2012
- Ereğli Ağır Sanayiden Önce Bir Sahil Kasabası - Prof. Dr. M. B. Kıray, Devlet Planlama Teşkilatı (DPT), Ankara.1964
- İstanbul Ansiklopedisi - R. E. Koçu, İstanbul, 1944, 1973
- Kdz. Ereğli Osmanlı Çileği'nin Dünü, Bugünü - R. Tokel, ÇEKÜL Vakfı Temsilcisi, İstanbul.2018
- Karadeniz Ereğlisi Tarihi - T. Aygün, Ankara.1960
- Osmanlı, Camarosa ve 'Seyhun Çilek Çeşitlerinin Aroma Maddeleri Bileşimlerinin Belirlenmesi - E. Sürücü, Adana.2010
- Osmanlı Çileği'nin Gastronomik Kimlik Unsuru Olarak Değerlendirilmesi - H. Köşker, F. Ercan, N. Albuz, BEÜN.2019
- Osmanlı Ve Ereğli Çilek Çeşitlerinde Meyve Kalite Bileşenleri - Prof. E. Kafkas, Prof. S. P Kargı, Çukurova Ün. Adana.2016