Kilimli tarafında kömür üretimi yapan firmalarla ilgili çok ciddi iddialar geliyor.
Ama işini düzgün yapanlarla ilgili değil!
Sorunlu olan kişilerin soyadları hep aynı!
Şu ana kadar beş farklı soyadıyla karşılaştık.
İsimlerin birbirleriyle ticari ve organize bağları var.
İstersek, sayı üçe düşüyor!
Bunlar parayı bulmuş, kazanmışlar.
Ama devlete ödemeyi unutmuşlar.
Kimi; Porsche, Mercedes, Audi alıp garajına koymuş!
Kimi, evinin çatısına güneş enerjisi yerleştirmiş!
Kiminin soyuna kıran girmiş, kiminin demiri paslanmış, kimi de bunlara özenmiş!
Hepsinin ortak özelliği, İstanbul ve İzmit’ten aldıkları patlak faturaları gider göstermek, devlete vergi vermemek... İlk özellik bu...
Sonraki özellikleriyse, lüks yaşam...
Sonra güzel kadınlar! Ama hep aynı kadınlar...
Kimi tektaş takıyor bunlara, kimi bektaş!
Kimileri tabak tabak pudra şekeri yiyor!
Hayırlısı bakalım!
Bu işin içinden daha kimler çıkacak?

Asıl babası, dedesi olanlar…
Mersin Gülnar’da iğrenç bir olay yaşandı.
Dede, yıllar önce gelinine tecavüz etmiş. Gelininden iki çocuğu olmuş.
Dede, çocuklardan birinin ölümüne neden olmuş.
İğrenç durum, bu ölüm olayından sonra ortaya çıkmış.
Gelin, yıllar önce kayınpederinin kendisine tecavüz ettiğini itiraf etmiş.
"Peki, ne var bunda?" diyebilirsiniz.
Zonguldak’ta da bu tür durumlar oluyor.
Mesela, gerçek babası, dedesi olan kişiler var.
Hem de öyle anlı-şanlı kişiler ki! Duysanız, dudağınız uçuklar!
Zonguldak’taki olayı duyduğum için Mersin’deki olaya şaşırmadım.
Hayat, insanoğluna neler gösteriyor!

Siyaset ve sağlık...
Kanuni Sultan Süleyman'ın hasta yatağında söylediği söz olarak bilinen, “Halk içinde muteber bir nesne yok devlet gibi, olmaya devlet cihânda bir nefes sihhat gibi” sözü hepimizin kulağına küpe olmalı. Büyüklerimiz, “Her şeyin başı sağlık” der, dururlardı.
Bu söz, dillerine pelesenk olmuştu.
Ama ne kadar doğru olduğunu hepimiz günlük yaşantımızda görüyoruz.
Özellikle Zonguldak’ta siyaset yapan dostlara söylüyoruz.
Her şey siyaset değil. Hayat ve özellikle sağlık daha önemli.
Siyaset uğruna, koltuk uğruna, hırslarınız uğruna sağlığınızı ihmal etmeyin.
Kozlu Belediye Başkanı Ertan Şahin’i gördük.
Genç yaşta hayatını kaybetti.
Belediye işleri ile ilgileneceğine kendi sağlığıyla ilgilenseydi, belki hala aramızdaydı.
Demem o ki, siyasi hırslarınız yüzünden sağlığınızı ve hayatınızı kaybetmeyin.

Kimi, kiminle aynı kefeye koyuyoruz?
Zonguldak’ta borcunu ödemek için bankadan gönderdiği parayı "borç" olarak havale yazan, sonra icra yoluyla üstelik faiziyle geri alan kişileri, erkeklerin cinsel zevklerine para karşılığı hizmet eden ve bu işi meslek edinen kadınların çocukları ile aynı kefeye koyuyoruz.
En yakın arkadaşından intikam almak için sevgilisiyle beraber olanları da, erkeklerin cinsel zevklerine para karşılığı hizmet eden ve bu işi meslek edinen kadınların çocukları ile aynı kefeye koyuyoruz.
Aldığı hatır çekinin parasını "borç" havale edenleri de, erkeklerin cinsel zevklerine para karşılığı hizmet eden ve bu işi meslek edinen kadınların çocukları ile aynı kefeye koyuyoruz.
FETÖ'cüleri içeri tıkan hakim ile ilişkisini kullanarak, bir FETÖ'cü ile 3 daire pazarlığı yapanları da, erkeklerin cinsel zevklerine para karşılığı hizmet eden ve bu işi meslek edinen kadınların çocukları ile aynı kefeye koyuyoruz.
Sevgilisi ile karısı hastanede birbirine girince olay yerine bir "tefeci" gönderen kişiyi de, erkeklerin cinsel zevklerine para karşılığı hizmet eden ve bu işi meslek edinen kadınların çocukları ile aynı kefeye koyuyoruz.
Çıkardığı gazdan korkan, Soğuksu’dan geçerken arabanın içinde saklanan, alacaklısı gelince, "Allah sana olan borcumu ödemeden canımı almasın" diye yalvaran, arkasından polisi arayanları, erkeklerin cinsel zevklerine para karşılığı hizmet eden ve bu işi meslek edinen kadınların çocukları ile aynı kefeye koyuyoruz.