Milli Maratoncu Veteran atlet Turgay Oğuz'un atletizm yaşamı boyunca yaşadığı dramatik hayat bir hikaye haline geldi. Ailesinin karşı çıkmasına rağmen küçük yaşta başladığı atletzim sporuna halen devam ediyor. Hayat hikayesi film gibi geçen Turgay Oğuz elde ettiği başarılarla alınteri ile kazandığı madalyalarına evinde gözü gibi bakıyor. Odasına sığmayan madalyalarıyla gurur duyan Turgay Oğuz Zonguldakspor adına da yarıştı, sayısız madalyalar kazandı. YIRTIK AYAKKABILARLA YARIŞLARA KATILDI 50 yılı aşkın devam eden spor yaşamında evini geçindirmek için kimi zaman yırtık ayakkabılarıyla yarışlara katılan Turgay Oğuz, ortaokul yıllarında ailesi karşı çıkmasına rağmen eğitimine ara vererek atletizme başladı. TTK'DA ÇALIŞIRKEN YARIŞTI, ADI "SPORCU İŞÇİ"YE ÇIKTI Kısa sürede elde ettiği başarılarla dikkatleri üzerine çeken Turgay Oğuz, 20 yaşında "sporcu işçi" olarak Türkiye Taşkömürü Kurumunda işe alındı ve Zonguldakspor adına yarışmalara katılarak, önemli dereceler elde etti. İlerleyen yaşına rağmen atletizmi ara vermeden sürdüren ve yeni yarışlara hazırlanan Turgay, spor hayatı boyunca karşılaştığı zorlukları, gönül verdiği atletizmdeki başarılarıyla aşmanın mutluluğunu yaşıyor. "ALDIĞIM DERECELER BENİ MUTLU EDİYORDU" Atletizmle evinin geçimini sağladığını ve iki çocuğunu okutup meslek sahibi yaptığını belirten veteran Milli Atlet Turgay Oğuz "Çocuk yaşlarda başladığım atletizmde ilk başlarda aldığım dereceler beni mutlu ediyordu. Hayatımı bu sporla idame ettireceğimi düşünmemiştim. Ama gün geçtikçe spordan kopamamaya başladım ve atletizm, hayatımın parçası oldu. 12 yaşından bu yana başka uğraşım olmadı, 50 senedir aralıksız koşuyorum." dedi. Veteran Milli sporcu Turgay Oğuz "Geçmiş yıllarda 'Ayakkabım eskiyecek' diye az antrenman yaptığım olurdu. Çok kez yarışlara yırtık ayakkabıyla katıldığım ve derece elde ettim" dedi. "500'Ü AŞKIN MADALYA KAZANDIM, SAYISINI BİLMİYORUM" Başarılar elde ettikçe maddi olarak da rahatladığını aktaran Turgay Oğuz, "Aldığım madalyaların sayısını bilmiyorum ama 500'ü aşkın. Tabii onları muhafaza etmesi de zor oluyor. Belirli aralıklarla tozlarını almak, parlatmak gerekiyor. Korumak zor oluyor. Aldığım kupa ve madalyalar evimin bir odasını doldurdu." dedi.