İlginç tespit: Türkiye’nin en büyük kafası Devrek’te İlginç tespit: Türkiye’nin en büyük kafası Devrek’te

ÖZEL İÇERİK
İçişleri Bakanlığı Müfettişlerinin, Devrek Cumhuriyet Savcılığı’na yaptığı suç duyurusu ile başlayan soruşturma sonucunda gözaltına alınan eski Devrek Belediye Başkanı Çetin Bozkurt ve 9 kişiyle ilgili verilen mahkeme kararı tartışmalara neden oldu.
CHP’li eski Devrek Belediye Başkanı Çetin Bozkurt ve 9 belediye çalışanı, Devrek Cumhuriyet Savcılığı’nın talimatıyla Zonguldak İl Emniyet Müdürü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü’nde gözaltına alındı. Gözaltına alınan 10 isimden İnsan Kaynakları Müdürü Tuncay Ulupınar tutuklandı. Devrek eski Belediye Başkanı Çetin Bozkurt, ev hapsi cezası verilerek serbest bırakıldı.
Devrek Cumhuriyet Savcılığı, Sulh Ceza Mahkemesi’nde görevli hakimin kararına itiraz etti.
Devrek Asliye Ceza Mahkemesi’nin dosyayı yeniden ele alarak bir karar vermesi bekleniyor.
Pusula, Devrek eski Belediye Başkanı Çetin Bozkurt’un ifadesine ulaştı.
Çetin Bozkurt, savcılık ifadesinde tüm suçlamaları reddetti.
ALİ YALÇIN’DAN MENFAAT TEMİN ETMEDİM
Çetin Bozkurt, Ali Yalçın’a verilen parke ihalesiyle ilgili “Parke yol kaldırım ihalesiyle ilgili niçin ilk ihalenin iptal edildiği, devamındaki süreçte ihale sürecinde görev alan tüm şahısların sizin ve Engin Kösekadam'ın talimatıyla süreci işlettiği beyan edilmiş olup, hangi sebeplerle tekrardan daha yüksek bedelli ihale sürecine girildiğini açıklayınız” şeklindeki soruya şu yanıtı verdi:
“Ben bana anlattığınız bu tarihlerde ilçemizde gerçekleşen sel felaketiyle ilgileniyordum. İlk ihalenin iptal edilme sebebi işlerin hızlı şekilde yürümesiydi. Hatta ben ilk ihalenin iptal edildiğini dahi bilmiyorum. Sonra Serdar Çavuşoğlu bana bu şekilde işlerin yavaş yürüyeceğini pazarlık usulü ile ihale yapılırsa işlerin çok daha hızlı ilerleyeceğini söyledi. Hatta 2. ihale için attığım imzayı da Karşıyaka Mahallesi'nde sel çalışması yaparken ayaküzeri attım. Ben sadece ilçede yıllardır faaliyet göstermesi sebebiyle Ali Yalçın’ı tanırım. Diğer firmaları tanımıyorum. Niçin ihale sürecindeki insanların benim talimatımla işlemleri yaptıklarına dair beyan verdiklerini bilmiyorum. Bana yönelik bir yönlendirme ve iftira durumu söz konusudur. Bu hususta hiçbir menfaat elde etmedim. Atılı suçu kabul etmem. Ayrıca Ali Yalçın’ın hakediş ödemelerini mevcut belediye başkanı Özcan Ulupınar da imzalamıştır.
Yani belediye başkanı teknik işlerle ilgili önüne gelen evrakı imzalar.
TERMİNAL ALANINDA NE OLDU?
Çetin Bozkurt, “15 Temmuz Demokrasi Meydanı düzenleme yapım işi ile ilgili iş kalemlerini siz bizzat belirlediniz mi, Doğan LG şirket yetkilileri ile görüştünüz mü? “ şeklindeki soruyu şöyle yanıtladı:
“Biz zamanında Şişli Belediyesi ile kardeş belediye olduk. Şişli Belediye Başkanı'na 15 Temmuz Demokrasi Meydanı düzenleme işi ile alakalı talepte bulunduk. Onlar da talebime olumlu yaklaştı ve kendileri ihale yaparak süreci götürdüler. Doğan LG firma yetkilileri ile birkaç defa görüştüm. Ancak tam olarak konusunu hatırlamıyorum. İhale Komisyonunda olan şahısların beyanlarını ben kabul etmiyorum. İş kalemlerini ben belirlemedim. Zaten belirleyebilecek teknik kapasitem de yoktur. Sadece seçim yaklaşıyordu ve bana Şişli Belediyesi'nin işi bitti dediler. Bunu bana Murat Esim söyledi. Bütün süreci Murat Esim yönetmiştir ben sadece işleri hızlandırılması talimatını verdim. Hatta Şişli Belediyesi'ne yazı yazılarak hangi işlerin tamamlanmış hangilerinin tamamlanmamış olduğu hususunda yazı yazılması talimatı verdim. Benim bu konudaki talimatım sadece işlerin bitirilmesi ile alakalıdır. Ben herhangi bir şekilde önceki ihale ile aynı iş konuları için talimat vermedim. Üzerime atılı suçu hiçbir şekilde kabul etmem. Aleyhimde olan diğer ifadeleri kabul etmiyorum.”
MURAT ESİM, TUNCAY ULUPINAR VE NAFİA ÇAKIR’I SUÇLARDI
Çetin Bozkurt, “ Edimin İfasına Fesat Karıştırma olayında Geçici Kabul Kararı ve hakediş ödemelerinde imzanız bulunmaktadır. Konuyla alakalı ifadeniz nedir?” şeklindeki soruya şu yanıtı verdi:
“Ben önüme teknik personel tarafından getirilen evrakları imzaladım. Hangi işlerin bitip hangi işlerin bitmediğini bilmiyorum. Bana söylenen işlerin bittiği yönündeydi. Bunları bana söyleyen yine Murat Esim'di. Sonuç olarak benim Doğan LG firmasıyla hiçbir menfaat ilişkim hiçbir para alışverişim yoktur. Üzerime atılı suçları kabul etmiyorum.”
Çetin Bozkurt, emekli olmadığı halde hesabına iki kez kıdem tazminatı yatırılan Beyhan Çekeneci’yle ilgili “Beyhan Çekeneci isimli şahsı tanıyor musunuz, bu şahsın emekli olmamasına rağmen hakkında İller Bankası'na giden kredi talebinde sizin imzanız var, ne diyorsunuz?” sorusuna şöyle yanıt verdi:
“Normalde emekli olmak isteyen kimse Belediye Başkanına getirir dilekçesini verir, biz de kendisiyle fotoğraf çektiririz, sosyal medyada paylaşırız, yani emekli olacak vatandaşımızı güzel bir şekilde uğurlamak isteriz. Benim yine imzaladığım evrakta yani Encümen Kararı'nda Beyhan hanımın ismini görmemiştim. Sonradan nasıl yapıldığını bilmiyorum ama evrakın eklerinde oynama yapılmış olabilir. Ben hiçbir şekilde kastım olmadan bu üst yazıyı onaylamış olabilirim. Bu konuda da kesinlikle sorumluluk kabul etmiyorum.”
NAFİA ÇAKIR, TUNCAY ULUPINAR KONUSUNDA UYARMIŞ
Çetin Bozkurt, “Tuncay Ulupınar'ın yazmış olduğu fazla mesai ve sahte izin ücretlerini niçin imzaladınız, şüpheli Nafia'nın ifadesinde belirtmiş olduğu 'Tuncay'ın eylemlerini başkana çıkarak söyledim, başkan da bilgisi olduğunu söyledi' şeklindeki beyanı ne ne diyorsunuz?” sorusunu şöyle yanıtladı”
“Nafia tamamen yalan söylemektedir. Nafia'nın söylediği şey hayatın olağan akışına aykırıdır. Ben hem fazla mesai yazılmasın, hem de acil durumlar hariç yazılsın benim bilgim var diyemem. Burada bir çelişki vardır. İfadesini kesinlikle kabul etmiyorum. Tuncay'ın önüme sunduğu evraklar zaten bana gelmez. Herhangi bir şekilde imzaladıysam da bilmeden imzalamışımdır. Ben harcama yetkilisi değilim.”
KENDİSİNE YAPILAN VİLLAYI NEDEN MÜHÜRLEDİ?
Çetin Bozkurt, “Satılmış Bilir’in ifadesinde belirttiği üç adet villa projesi ile ilgili zabıtaların kendisine sizin talimatınız ile mühürler 50 bin tl karşılığı kaldırıldı mı?” sorusunu şöyle yanıtladı.
“Zaten mühürlemeyi ve çözmeyi Encümen Kararı ile yapılır. Ben kesinlikle bu beyanı kabul etmiyorum. Ben Satılmış Bilir ile Egemenlik Parkında oturduğumu hatırlamıyorum. Satılmış Bilir ile aramızda yaptığımız sözleşmenin aslını dosyaya sunacağım. Tüm bu konularda detaylı ifademi emniyette verdim. Aramızdaki durum tamamen hukuki alacak verecek ilişkisinden kaynaklıdır. Annemin şahsına vekaleten işlemleri ben yürüttüm. Zaten villa benim de değildir. Villanın değeri tüm mahsuplar çıkarıldıktan sonra 150 bin tl dir. Zaten bu borcu da yeğenim vasıtasıyla ödedim. Zaten bu 150 bin tl lik kısmı da beni yeğenim yani abimin çocukları karşılayacaktı. Yani ben bizzat ödemede bulunmayacaktım. Sadece evin içindeki tadilatları üstlenecektim. Hatta Satılmış Bilir'e yaptığı tadilatlardan dolayı 50 bin tl ödedim.”
ÖZEL KALEMİ YALANLADI
Çetin Bozkurt, Özel Kalem Müdürü Rafik Kabasakal’ın hakkındaki iddialarını yalanladı.
“ O gün Egemenlik Parkında oturup oturmadığımızı hatırlamıyorum. Oturmuş da olabiliriz. Raif’in ifadesini kabul etmiyorum. Raif Kabasakal bilmediği konuda konuşmuştur. Daire mahsup edildiğinde bu hesapta aslında bir yanlışlık olmadığı da ortaya çıkacaktır. Satılmış Bilir ile ara ara görüştüm ancak ne zaman kendisini makamıma kabul edip etmediğimi hatırlayamıyorum. Çok kişi ile görüşüyordum. Satılmış Bilir'e parasını vermemek adına hiçbir şekilde kendisine baskı kurmadım zira alacaklı olan benim. Bu suçlamayı kesinlikle kabul etmiyorum.
Son olarak ben emekli maaşı ile geçinen bir insanım. Müfettiş işini gücünü bırakıp 1 yıldır benim hesaplarımı ve evraklarımı denetlemiştir. Bu süreçte ben menfaat elde etmiş olsaydım Masak ve tüm kayıtlarda bu hususlar ortaya çıkardı. Kesinlikle üzerime atılı suçları kabul etmem. Hiçbir çıkarım yoktur. Müfettişin aldığı ifadelerin hepsi kopyala yapıştır ifadelerdir.”

Muhabir: Ali Rıza Tığ