BBP Karabük İl Başkanlığında düzenenen programda Kur'an-ı Kerim okunurken, Mehmetçik için dualar edildi.
İl Başkanı Dursun Kıraç, İdlib'ten gelen şehit haberleriyle milletçe tarifsiz bir hüzne boğulduklarını söyledi.
Rusya'nın kanatları altında palazlanan alçak Esad rejiminin peş peşe yaptığı hain saldırılar neticesinde 50'yi aşkın kahraman Mehmetçiği sonsuzluğa uğurladıklarını ifade eden Kıraç, "Cenab-ı Allah şehadetlerini kabul eylesin. Gazilerimize de acil şifalar ihsan eylesin. Hal böyle iken ülkede günlük politik tartışmaların biterek, siyasetin susması saha da Mehmetçiğimizin masa da ise ortak devlet aklının konuşması elzemdir. Şehit liderimizin dediği gibi Mehmetçiğimiz Türkiye'ye tehdit nereden geliyorsa onu kaynağında yok edebilecek güce muktedirdir. Önemli olan Mehmetçiğimizin saha da kazandığını masa da itibarlı bir dış politikayla muhafaza etmek ve Türk milletinin ali menfaatlerini tavizsiz şekilde savunabilmektir. Büyük Birlik Partisi olarak biz iktidara karşı eleştirilerimizi bu süre zarfında mahfuz tutarak Mehmetçiğimizin sahada ki muzafferiyeti için elimizden gelen her şeyi yapmaya çalışıyoruz. Diğer siyasi partilerin de bu hassasiyeti taşıması gerektiğini düşünüyoruz. Dünyanın en zor coğrafyasında yaşıyoruz. Bugünkü konjonktürde resmi olmasa da süper güç olarak tanımlanan tüm devletlerle sınır komşusuyuz. Kimi terör örgütleri vasıtasıyla canımızı yakmaya çalışıyor kimi iş başına getirdiği kukla devlet başkanlarıyla Türkiye böyle bir ateş çemberinin içinde devletin bölünmez bütünlüğünü, milletin birlik ve beraberliğini ve mazlumların haklarını korumaya çalışıyor. Fakat öylesine hain ve kalleş muhataplarla karşı karşıyayız ki, verdikleri sözün, imzaladıkları anlaşmaların dahi hilafına işler yapıyorlar" dedi.
Türkiye'nin kahraman Mehmetçiğin saldırıya uğradığı noktalara bir harekat vesilesiyle ve yahut bir savaş için girmediğini aktaran Kıraç, şunları kaydetti:
"Türkiye İdlib'in güvenliğinin sağlanarak topraklarımıza doğru yeni bir mülteci akınını engellemek üzere orada bulunuyordu. Astana ve Soçi süreçlerinde alınan kararlar neticesinde Türkiye ile birlikte Rusya ve İran da gözlem noktaları kurmuştu. Türkiye yapılan sözleşmelere uyarak kontrol altına aldığı alanda Mehmetçiğimizi konuşlandırdı ve anlaşmalardaki gözlemci rolünü yürütmeye başladı. Fakat Rusya'nın kanatları altında palazlanan rejim, Rusya'nın desteğiyle askerlerimizi üçüncü defa vurdu. Daha önce de belirttiğim gibi bizi vuran rejim gibi görünse de rejimin böyle bir cesaretinin olmadığı ve silahı tutan elin Rusya olduğunu zaten hepimiz biliyoruz. Bundan sonraki süreçte Türkiye, kahraman Mehmetçiğimizin gayreti ile birçok rejim unsurunu etkisiz hale getirerek geri adım atmayacağını sahada var gücüyle gösterdi. Rejimi, Rusya'yı yerle bir etsek de yüreğimizdeki yangın sönmeyecek fakat bir canımız için binlerce can almadan da bu defter kapatılmayacaktır."
Muhsin Yazıcıoğlu'nun "Kan dökmeyi seven bir millet değiliz fakat söz konusu vatansa dünyanın şah damarını keseriz!" sözünü hatırlatan Kıraç, "Bu yaşananlar bizlere bir kere daha göstermiştir ki, Türkiye kendi göbeğini kendi kesmeye mecburdur. Ne NATO'dan ne BM'den medet umacak durumda değiliz ve böyle bir gaflete de düşmemeliyiz. Sınır kapılarını açma hamlesine kadar Suriye'den haberi yokmuş gibi davrananlar kapılar açılınca 'Avrupa'yı ateşe verdiniz' cümlelerini kurmaya başladılar. Bütün dünya bilmedir ki burada bir yangın varsa bunun ateşi herkesi yakar. Biz BBP olarak kahraman Mehmetçiğimizin her zaman yanındayız ve destekçisiyiz. Bahar Kalkanı Harekatı'nı bölgeye huzur ve güvenin gelmesi açısından önemli ve değerli buluyoruz. İnşallah bu harekat neticesinde bölgede ki, mazlumlar ve milletimiz rahat bir nefes alır. Her zaman ifade ettiğim gibi buradan bir kere daha ifade etmek isterim ki Alperenler ihtiyaç halinde bu harekatın en ön safında şehit olmayı şeref bilirler. Ben bir kere daha şehitlerimize Allah'tan rahmet gazilerimize acil şifalar diliyorum. Rabbim Mehmetçiğimizi içeride ve dışarıda tüm hainlere karşı mansur ve muzaffer eylesin" diye konuştu.