Ruh sağlığı toplumun bütünün ilgilendiren bir sorun olduğunu vurgulayan İlikhan, "Ruhsal hastalıklar toplumun bütününü ilgilendiren bir sorundur. Türkiye Psikiyatri Derneği´nin yaptığı açıklamaya göre, bugün dünya üzerinde yaklaşık 500 milyon kişi ruh sağlığı sorunları yaşamakta. Bu da her yıl 7 kişiden birinde tedavi gerektirecek derecede ruhsal hastalık görüldüğü anlamına gelmektedir. Türkiye´de yapılan saha araştırmaları ise ruh sağlığı bozukluklarının yaygınlığının yüzde 20 oranında olduğunu işaret etmektedir. Ülkemizinin 15-55 yaş arasındaki nüfusunda en yaygın hastalıklar içinde depresyon ve anksiyete bozukluğu ilk beşte yer almaktadır. Ruhsal hastalğın bu kadar yaygın olmasına rağmen ruhsal bozukluğu olan kişilerin psikiyatrik tedaviye başvuru oranının ise düşük olduğu görülmektedir" dedi.
İlikhan, ruh sağlığı oranının yüksekliğine rağmen tedaviye başvuru sayılarının azlığında ise toplumun sergilediği, ön yargı, etiketleme, izole etme gibi tutumların yanı sıra hastalığın, tedavi edildiğinin ve tedavinin nasıl olacağı gibi konuların bilinmemesi, maddi imkansızlık ve hekime ulaşmada sıkıntı yaşama gibi sebepler büyük rol oynadığını ifade etti.
Beden sağlığı gibi ruh sağlığında da insanların tedaviye ihtiyacı olduğu konusunda uyarıda bulunan İlikhan, şöyle devam etti:
"Ruh sağlığı alanında önlemeyi, tedaviyi, rehabilitasyonu, bakımı ve iyileştirmeyi sağlayan kapsamlı bir hizmet sistemine ihtiyaç vardır. Ruh sağlığı hizmetlerini yaygınlaştırmak, ulaşılabilir kılmak, bu alanda çalışan personel sayısı eksikliğini gidermek, personellerin hizmet motivasyonlarını arttırmak, ruh sağlığı ile ilgili örgütlenmelerde yer alan birimlerin güçlendirilmesi, toplumu bilgilendirmek ve duyarlılığı arttırmak, hepimizin acil önceliğidir. Unutmamalıdır ki ruh ve beden sağılı bir bütündür. Bu nedenle genel sağlığın korunabilmesi için ruh sağlığına verilen önemin, bedensel sağlığa verilen önemle aynı ölçüde olması gerekmektedir."
Editör: Pusula Gazetesi
