Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Zonguldak Milletvekili Şerafettin Turpcu’nun, Zonguldak’taki hava kirliliğine ilişkin olarak Çevre ve Şehircilik Bakanı Fatma Güldemet Sarı tarafından yazılı olarak yanıtlandırılması talebiyle vermiş olduğu soru önergesine yanıt geldi.

Bakan Sarı, soru önergesine verdiği yanıtta Zonguldak’ta, Merkez ve Ereğli olmak üzere 2 hava kalite izleme istasyonu bulunduğunu, Zonguldak Merkez İstasyonu’nda PM10 (partikül madde) ve kükürtdioksit; Zonguldak-Ereğli İstasyonu’nda ise PM10, kükürtdioksit, azotoksitleri, karbonmonoksit ve ozon parametrelerin ölçüldüğünü söyledi.

Bakan Sarı, “Zonguldak’taki termik santrallerin hava kirliliğine etkisine ilişkin bir çalışma yapılmış mıdır?” sorusuna ilgili projenin 22 Temmuz 2016 tarihinde tamamlanacağı cevabını verdi.

Milletvekili Turpcu’nun, “Zonguldak’ta termik santrallerin yoğun olarak bulunduğu Çatalağzı’nda düzenli olarak hava ölçümleri yapılmakta mıdır? Buraya dair sonuçların gizlendiğine dair iddialar doğru mudur? Burada en son hangi tarihlerde ölçüm yapılmış ve ne gibi sonuçlara ulaşılmıştır?” sorusuna Bakan Sarı, “Zonguldak-Çatalağzı, termik santrallerin bulunduğu alanda, düzenli olarak ölçüm yapan herhangi bir hava kalitesi izleme istasyonu bulunmamaktadır. Ancak Ankara Ön Değerlendirme Projesi kapsamında 2017 yılı içerisinde Zonguldak il ve ilçelerine 4 adet hava kalitesi izleme istasyonu kurulacaktır” cevabını verdi.

Turpcu’nun, “Bakanlığınızın, hava kirliliğinin insan sağlığı üzerindeki etkilerini tespit etmek için Sağlık Bakanlığı ile ortak bir çalışması olmuş mudur? Eğer olduysa bu çalışmanın sonuçları nelerdir?” sorusuna ise Bakan Sarı şu yanıtı verdi:

“Bakanlığımız tarafından, hava kirliliğinin insan sağlığı üzerine etkilerini tespit etmek amacıyla çalışmalar yapılmakta olup, sonuçlandırıldığında kamuoyu bilgilendirilecektir.”

“Zonguldak’ta hava kirliliğinin nedenleri ve çözümü konusunda kapsamlı bir araştırma yapılmış mıdır? Varsa bunun sonuçları nasıldır? Hava kirliliği nedeniyle acil çözüm geliştirilmesi konusunda Bakanlığınızca neler yapılması düşünülmektedir? ” sorusuna ise Bakan Sarı, “Bakanlığımız tarafından, TUBİTAK Kamu Kurumları Araştırma ve Geliştirme Projelerini Destekleme Programı (KAMAG) kapsamında önerilen Ulusal Emisyon Sistemi’nin Geliştirilmesi Projesi yürütülmektedir. Proje çerçevesinde, Marmara Bölgesi pilot olarak çalışılmaktadır” yanıtını verdi.

Turpcu, soru önergesine gelen yanıta ilişkin şunları söyledi:

“Verilen yanıtların soruların önemi karşısında ezildiğini görüyoruz. Hava kirliliği, Zonguldak’ın ciddi sorunlarından biridir, termik santrallerin bu kirliliğe etkisi herkes tarafından bilinmektedir. Bunun halk sağlığı ve çevre üzerinde olumsuz etkileri bulunmaktadır. Bunu önlemek ve mevcut olumsuzlukları en aza indirmek ilgili Bakanlığın görevidir. Ancak biz bu görevin gerektiği gibi yerine getirilmediğini görüyoruz. Verilen cevaplar arasında ‘hava kirliliğine ilişkin şu tedbiri aldık, bu çalışmayı yaptık, sonuçlandırdık’ şeklinde bir cümleye rastlayamıyoruz, sadece ileri tarihe verilen referansla ‘yapacağız, çalışıyoruz, planlıyoruz’ şeklinde geçiştirilmeye çalışıldığını görüyoruz. Gelen cevapta bazı denetimlerin yapıldığı ve ceza yazıldığı söylenmiş, bu önemli ancak devamında bu kirletenlerin ‘parası neyse verir kirletirim’ diyemeyeceği ciddi yaptırımlar, yani önleyici tedbirler gerekmektedir. 13 yıldır bu Bakanlık AKP iktidarında, şimdiye kadar atılması gereken onca adım varken neden atılmıyor. Çünkü insan odaklı bir anlayışa sahip değiller. Bu bölgedeki insanlarımız hava kirliliğinden kaynaklanan sağlık sorunlarıyla yaşamak zorunda bırakılıyor. Kirlilik halk sağlığı, bitki ve hayvan sağlığı üzerindeki yıkıcı etkilerini devam ettirmeye devam ediyor. Şunu da özellikle belirtmek istiyorum, AB uyum süreci ülkemize birçok konunun iyileştirilmesi konusunda katkı sunmuştur. Ancak bazı adımları atmak için illa AB ile uyumlaşma konusunda belirlenen son tarihi mi beklemek gerekmektedir? Günün gerçeklerini analiz edip, ona göre kendiliğimizden tedbirler de alabilmeliyiz. Açıkçası gelen bu yanıt, Zonguldak için durumun vahametini yeniden ortaya koymuştur. Termik santrallerin yoğun olarak bulunduğu yerde düzenli olarak hava kalitesi izleme istasyonu bulunmaması ise bir skandaldır.”

Editör: Pusula Gazetesi