Aktif Eğitim-Sen Zonguldak İl Temsilcisi Yıldıray Uysal başkanlığında yapılan toplantıda, 2014-2015 eğitim-öğretim yılı değerlendirildi, gündeme dair önemli açıklamalarda bulunuldu.

İl Temsilcisi Uysal, toplantının ardından yaptığı açıklamada şunları söyledi:

&[#]8220;MEB&[#]8217;İN 2014-2015 KARNESİ SIFIRLARLA DOLU&[#]8221;

&[#]8220;2014-2015 eğitim-öğretim yılı sona erdi. Peşinen söylemek gerekirse, MEB&[#]8217;in ve buna bağlı olarak Zonguldak Milli Eğitim Müdürlüğü&[#]8217;nün karnesi kırık dolu. 2014&[#]8217;ün Haziran ayından bu yana müdürlerin hiçbir belge gösterilmeksizin düşük puan verilerek görevden alınması, yönetici görevlendirme komisyonlarının yandaş kadrolaşma adına yönetmeliğe aykırı kurulması, bunun neticesinde 85 ve üzeri alan 30 müdürden 27&[#]8217;sinin ne tevafuk ki aynı sendikadan olması, mahkeme kararlarının hiçe sayılarak yürütme durdurma ve esastan kazanılan davaların gereğinin yapılmaması, merkezi bir çok okulda ücretli öğretmen çalıştırılması, bölge zümre kararlarının kağıt üzerinde kalması, il içi atama sonuçlarında listenin hizmet puanları olmaksızın (diğer iller cesaretle ilan ettiği halde) ilan edilmesi&[#]8230; ilk aklımıza gelen yönetim acziyeti veya değilse art niyet göstergeleridir. Bu vaziyetteki karneye kim olsa zayıf verir, sınıfta bırakır. Otur, sıfır!&[#]8221;

&[#]8220;2014-2015 ZOR GEÇTİ, 2015-2016&[#]8217;DAN ÜMİTLİYİZ&[#]8221;

&[#]8220;2014-2015 yılı belli bir sendikadan olmayan eğitimciler adına haksızlıklar ve hukuksuzluklarla mücadele ile geçti dense yeridir. Bakanlığın yazılı emirlerini değil de sözlü emirlerini uygulamayı tercih eden seçilmiş idareciler bu süreçte sayısız hukuksuzluğa imza attılar. Asıl odaklanmaları gereken eğitim ve öğretimin iyileştirilmesi, okulların ihtiyaçlarının giderilmesi, atama bekleyen öğretmenlerin atanması, eğitimcilerin özlük haklarının iyileştirilmesi gibi asli görevlerini yapmak yerine; insan onurunu ayaklar altına alan, hukuku hiçe sayan, mahkeme kararlarını dinlemeyen uygulamalarıyla çok büyük suçlara bulaştılar, çok ağır bir vebalin altına girdiler. Böylelikle sendika olarak her seferinde ön plana çıkardığımız liyakatin idareci seçiminde ne kadar önemli bir faktör olduğunu tüm eğitim camiasına uygulamalı olarak bir kez daha göstermiş oldular. 2015-2016 eğitim-öğretim yılından başlayarak, yapılan yanlışlardan ders alınması ve bir daha tekrarlanmaması, idarecilerin liyakat esaslı atanması (mülakat olmaksızın, sınav ve EK-2 ile), kimsenin sendikasından ve siyasi görüşünden ötürü dışlanmaması-ötekileştirilmemesi, eğitimcilerin eğitime sundukları özverili çalışmalarla kritik edilmesi ve en önemlisi de hukukun ve insan haklarının temel prensip alınması Aktif Eğitim-Sen olarak en büyük temennimizdir. Sendikalar bağımsız hareket etmeli, her durumda üyelerinin çıkarlarını ön planda tutmalıdır. Adı iktidar partisiyle çok sık bir araya gelen ve birçok çalışmasını siyasetin güdümünde gerçekleştiren bir sendikanın eğitim çalışanlarını nasıl mağdur ettiğini hep birlikte yaşayarak gördük. Bize bir şey olmaz, biz nasıl olsa iktidara yakın sendikadayız diyerek çok büyük hukuksuzluklara imza atıldığına şahit olduk. İnsanlara koltuk vaat ederek, onların haksız ve illegal taleplerini gerçekleştirecekleri yönünde ümitlendirerek ümit hırsızlığı yapanlar asıl ihaneti kendi üyelerine yapmışlardır. Siyasi rantlarını elinden kaçırmamak için gerekirse toplu sözleşme masasında üyelerini satmayı bile göze aldılar. Kendileri milletvekili olsalar da sendikalarını derin bir uçuruma sürüklediler.

Önümüzde sendikacılığın nasıl yapılmayacağını gösteren böyle bir örnek varken, ders almak gerekirken maalesef ki milletvekili adaylarıyla kol kola gezen sendikacı arkadaşları görüyoruz, üzülüyoruz. Aynı güç zehirlenmesine çarpılmadan nasıl bir yola girdiklerini hatırlatır, öğretmen ve eğitim camiasının haklarını koruma, özlük haklarını iyileştirme adına başarılı mücadelelerinden dolayı bütün sendikaları tebrik ederiz.&[#]8221;

Editör: Pusula Gazetesi