"Grev kararı aldık ve işveren de yasal hakkı gereği lokavt kararı aldı. Ondan sonra da işvereni uyarıcı bir, iki eylemimiz oldu. Sonuçta Erdemir´in bacası tütecek ki işçilerimiz de buradan ekmek kazansın. Erdemir´i zora sokacak bir eylem içerisinde olmayız. Kanuni ölçüde eylemimizi yaparız. Bu süreci bir noktaya getirdik, şirketin bizi masaya davet ederek bu sözleşmeyi masada çözmenin derdindeyiz. Grev çok hoş bir olay değildir ama son çaremiz grevse greve de gideceğiz. Bunun yasal bir işleyişi var, 59 gün içerisinde greve gideceğiz. Şirket ile uyuşmazlık zabtı tutulduktan sonra hiçbir görüşmemiz olmadı. Bir teklifleri de olmadı ya da tekliflerini revize etmeye yönelik bir söylem de olmadı. Yüzde iki oranında zam ile imzalandı gibi bir şey ben sendika başkanıyım böyle bir şey bilmiyorum. O imzayı ben atmalıydım. Türk Metal Sendikası bugüne kadarki tüm çalışmalarında taşeron işçiliğin önünün kesilmesi için sendikalı çalışan 4 bin 900 arkadaşımızın yüzde 80´ini kadroya geçirmiş bir sendikadır. Şuan 700 civarında taşeron işçi var. Çok büyük bir taşeronlaşma yok. Bu sendika şirkette taşeronlaşmanın önünü de kesmiştir. Mecliste çıkan yasalar hep işçi aleyhine oluyor hiçbir zaman bizim lehimize bir yasa çıkarılmıyor. Biz zor bir süreci sürdürüyoruz. Şeffaf biçimde, işçimizden bir şey gizlemeden mücadele ediyoruz, kapalı kapılar ardında bir şey yapmadık."
Editör: Pusula Gazetesi
