Genel Maden İşçileri Sendikası Genel Başkanı Eyüp Alabaş, kendilerinin ve Türkiye Taşkömürü Kurumu&[#]8217;nun(TTK) işçi talebi ile işçi alımına vize çıkması ve zararın azaltılması için performansa dayalı ücretlendirme formülüne sıcak bakmadıklarını ifade etti.


Ak Parti İl Başkanı Hamdi Uçar&[#]8217;ın performansa dayalı üretim ve ücretlendirmeyi kast ederek; &[#]8220;Sendika ile TTK anlaşsın biz gerekeni yaparız&[#]8221; açıklamalarını değerlendiren Alabaş, bunların bahane olmaması gerektiğini söyledi.


Üretimin işçi alınmadan artmayacağını bu konuda da artık bir şeyler yapılması gerektiğini savunan Başkan Alabaş, &[#]8220;Türkiye Taşkömürü Kurumu 5 milyon ton üretim kapasitesine göre kurulmuş bir kurum. Bizim ifade ettiğimiz şey TTK&[#]8217;nın üretim kapasitesi olan 5 milyon tona göre hazırlıkların yapılması. Bu zamana kadar yapılmış olan hazırlıkların üretime dönüştürülebilecek yegâne unsuru olarak ta işçi açıklarının olduğunu biz ifade ettik. Bunu ifade etmeye de devam ediyoruz. Herkes bilir ki 5 milyon ton üretim kapasitesine göre kurulmuş, ona göre planlaması programı yapılmış bir kurumu hedeflediği norm kadronun altında işçi sayısı ile çalıştırır ya da üretim kapasitesi ile çalıştırmazsanız bu kurumun zarar etmesi kaçınılmaz olur. Biz her zaman söylüyoruz performansa dayalı ücret sistemi ile ilgili TTK&[#]8217;nın yetkilileri bizlere getirmiş olduğu talep ile toplu sözleşme ve görev hakkını ortadan kaldıran, sendikacılığı yok sayan, çalışanların kazanımlarını yok sayacak bugüne kadar Türkiye&[#]8217;de uygulanmayan bir ücret sistemi ile özellikle yer altı madenciliğinde bu ücret sistemi ile biz çalışmayacağımızı, çalıştırılmasını kabul ettirmeyeceğimizi söylemiştik. Ama TTK&[#]8217;nın işçi alımını performans sistemini kabul etmemenin işçi alımının önüne bir engelmiş gibi söylenmesini biz doğru bulmuyoruz. Dünyada ve ülkemizde taşkömürünün tarihinin en yüksek değerine çıktığı bir dönemde kömürün yok sattığı özellikle havzamız da hem kamunun hem özel sektörün kömür pazarı yönünde sıkıntı çekmediği üretiminin tamamını pazarlayabildiği bir dönemde biz özel sektörün ve kamunun birbirine rakip olmadığını, kamunun ve özel sektörün bölgemizden Türkiye&[#]8217;nin ihtiyacını yarısını çıkartabilecek projelerin ve programların yapılmasını istediğimizi ifade ettik. Dünyada enerji savaşlarının devam ettiği bir dönemde biz bu yerli enerji kaynağının yeraltında beklemesinin doğru olmadığını ifade ettik.



HERKES ZONGULDAK İÇİN BİR ŞEY YAPSIN


Biz hazineye kömürün değerini, tarihini ve bölgemizde çıkartılabilecek kömür miktarı ile ilgili konuşuyoruz. Kömürün tarihinin en yüksek düzeyde olduğu bir dönemde konjöktür bizden yana. Şartlar oluşmuş durumda ve Hükümetinde yerli enerji kaynakları ile ilgili bakış açısının da olumlu olduğuna inanarak ya da öyle olmasını umarak biz hem bölgemizdeki milletvekillerine hem de mecliste grubu bulunan ilimizdeki siyasi partilerin il başkanlarına bu konunun önemini anlattık. Ne kadar işçi sayımız fazla olursa o kadar fazla üretebiliriz, ne kadar fazla üretebilirsek de hele kömürün para ettiği bu dönemde o kadarda az zarar etmiş oluruz. Biz kömürün stratejik önemini anlatabilirsek, biz buraya işçi alınacağına inanıyoruz. Anlatmak istediğimiz şey ülkemiz sanayisinin sigortası olduğu, buraya devletin desteklediği rakamlarla ülke sanayisinin sigortası olarak bakılması noktasında dikkatleri çekmek istiyoruz. Yoksa bizim performans ile ilgili ücret sistemini kabul etmemiz işçi alımının önünde engel değildir. Biz gider hazineye bunu anlatır, buranın işçi açıkları ile ilgili üretemediğini ifade eder, onlarla konuşursak onların işçi alımını kararı çıktıktan sonra ücretler ile ilgili bugüne kadar Genel Maden İş Sendikası olarak üzerine düşen görevi yapmıştır. Bundan sonrada oturur konuşuruz onların dediği sistem değil ama bir mutabakat noktası aramaya da çalışırız. O nedenle bahane üretilmesin. Herkes Zonguldak için bir şey yapsın.



İŞÇİYİ BELİRSİZ BİR ÜCRETLE ÇALIŞTIRAMAYIZ


İşçi alımı kararı verildikten sonra ücret sistemi ile ilgili biz uzlaşırız. Ama ne alacağı belirsiz olan bir ücret sistemi ile uzlaşmayız. Yani performans ile ilgili ücret sistemi bizim kabul etmemiz istenen ücret sistemi belirsiz bir ücretlendirme. Ürettiğin kömür üzerinden şeklinde ifade ediliyor ama bugünkü değeri 10 yıl sabit kaldığını varsayarsanız çalışanlarımıza 10 yıl boyunca sabit ücret ödemek anlamına gelir. 10 yıl boyunca enflasyonun sabit kalacağı güvencesini verebilir misiniz? Ya da kömürün 10 yıl içerisinde değerini bugünkü fiyatlardan biraz daha geri çekilmeyeceğinin garantisini verebilir misiniz? Böyle bir ücretlendirme sistemi dünyanın hiçbir yerinde yok. Maaş artı ücret anlamında pazarlama kısmında uygulanan bir sistem var onda bile belirli bir maaş garantisi verilerek artı pirim sisteminde uygulanıyor. Ama bize teklif ettikleri sistemde maaş garantisi yok. Ürettiğiniz kömürün yada havzadaki üretilen kömür miktarının belli bir kısmını size ücret olarak verelim isteği var. Dolayısı ile bizim çalışanlarımızı belirsiz bir ücretle işe başlatma gibi düşüncemiz yok.



İŞÇİ ALINMAZSA ZARAR DAHA DA BÜYÜYECEKTİR


Hazine ile önümüzdeki günlerde bununla ilgili girişimlerimiz olacak. Hazine ile kurumumuzun TTK 2009 yılında 900 kişi, 2010 yılında 500 kişi işçi açıklarının giderilmesi ile ilgili talep yazıları var. O günden bugüne yaklaşık 500&[#]8217;e yakın kişi emekli oldu. Biz işçi alındı ama zarar azalmadı söylemlerini de kabul etmiyoruz. Çünkü bu kurum hiçbir zaman 2002&[#]8217;den bu yana norm kadrosuyla çalışmadı. 2002den 4 bin 880 işçi kurumumuza alınmış ama o günden bugüne 11 bin kişi emekli olmuş. Yaklaşık 2002 ile bugün arasına bakıldığında 6 bin 300 kişi eksik ile çalışıyoruz. Ne zaman işçi alınmışta üretim artmamış üretim ve işçi sayılarına bakılırsa belli olur. İşçi alınmazsa zarar daha da büyüyecektir&[#]8221; dedi.


Editör: Pusula Gazetesi