Karaelmas Gazeteciler Derneği´ni (KGD) ziyaret eden Has Parti heyeti, burada Zonguldak ve Türkiye gündemini değerlendirdi. Heyeti, KGD Yönetim Kurulu Başkanı Atilla Öksüz ve beraberindeki yönetim kurulu ağırladı.
Mehmet Bekaroğlu ve Kılıçarslan halkın sesi olabilmek için kentleri ve kurumları dolaşarak talepleri aldıklarını belirtti. Katılımcı, demokrat ve şeffaf bir anlayışla çalışmak zorunda olduklarını belirten Bekaroğlu, "Türkiye´de 63 tane parti var. Biz bunların benzeri olacaksak neden parti kuralım? Farklı olmak için yola çıktık" dedi. Gazetecilerin görüşlerini alan Bekaroğlu ve Kılıçarslan, hazırlanacak tüzüğün tüm görüşlere yanıt verecek şekilde hazırlanmasının amaçlandığını söyledi.
Has Parti Genel Başkan Yardımcısı Zeki Kılıçarslan, partilerinin önümüzdeki nisan ayında tüzük kongresi yapacağını belirtti. Taşeron sistemi eleştiren Kılıçarslan, hizmetlerinin ekonomi, adalet ve üretime dayalı bir siyaset olduğunu aktardı. Türkiye´nin kanun dışı ve düzensiz bir şekil aldığını öne süren Genel Başkan Yardımcısı Zeki Kılıçarslan, şöyle dedi:
"1980 öncesi ile şimdisini karşılaştırırsanız çalışma koşulları ve çalışma ilişkileri açısından Türkiye´nin nasıl bir yapı değiştirdiğini ve kanun dışı ve düzensiz bir şekil aldığını görüyoruz. Madende de aynı şey yapılıyor, benim çalıştığım hastanede de aynı şey yapılıyor. Şu anda benim çalıştığım İstanbul Üniversitesi´nin üç tane büyük hastanesinde 4 bin 500 taşeron işçi çalışıyor. 2 ayda bir girdi çıktı yapılıyor. Benim arkadaşım 10 senelik hemşire, tam 17 kez girdi çıktı yapılmış. İnsanlar taşeron
olarak çalışıyor. Maden de böyle oluyor. Toplumun örgütlü olmadığı bir yerde kim örgütlü oluyor da demokrasi oluyor?"

"KONRGE YAPILACAK"
Zonguldak´ın kendileri için önemli olduğunun altını çizen Genel Başkan Yardımcısı Zeki Kılıçarslan, "Zonguldak aslında çok daha önemlidir. Biz her konuda tam politika belirlemiş değiliz. Nisan ayında kongre yapılacak. Tüzük kongresi yapılacak. Biz şu anda genel ilkeleri belirledik. Bunların en önemlisi de adalettir. Adalettir, sömürüsüz bir toplumdur, toplumsal adalet temelinde bir siyasettir. Halka dayalı bir siyasettir. Ekonomi için ise üretime dayalı bir siyasettir. Uluslararası güçlerin dayattığı
üretimsizlik değil, tarımda da böyle biliyorsunuz. Diğer alanlar da böyle. ´Siz üretmeyin, biz size para verelim. Siz bizim mallarımızı büyük alışveriş merkezlerinde satarsınız.´ Öyle söylüyorlar ama biz üretime dayalı, bu ülkeye katma değer sağlayan, istihdam sağlayan sanayiye, tarıma dayalı bir ekonomi modelini savunacağız" diye konuştu.

"ZONGULDAK´IN SORUNLARI VAR"
Zonguldak´ta üretimin yok edildiğini savunan Genel Başkan Yardımcısı Zeki Kılıçarslan, yeni istihdam alanlarının açılmadığını belirtti. Bu duruma karşı insanların ayağa dikilmesi gerektiğine inandıklarını aktaran Kılıçarslan, şöyle devam etti:
"Zonguldak´ın sorunları var. Üretim yok ediliyor. Yeni istihdam alanları da açılmıyor. Buna karşı ayağa dikilmemiz gerekiyor. Egemen blok karşısında halk şimdiye kadar sahte bir şekilde bölünmüş. Yok, ´türbanlısın, türbansızsın, Alevi´ydin, solcuydun, sağcıydın´ değil kardeşim, halkın sesini ortak çıkarabilirsek zaten bunların en korktuğu şey de budur. CHP şimdi hiçbir kampanya yapmasa yüzde 20 oy alır. Neden alır? Aman ha bir daha bu gericiler iktidara gelir. ´Artık plaja gidemeyeceksiniz´ falan denir.
AK Parti ne yapıyor, ´Sakın başka partiye oy vermeyin, CHP gelir´ diyor. Bunun karşısında dikilmemiz gerekiyor. Halk sırf bu hareketi yapsın. Desin ki, ´Yeter be, biz farklılıklarımızla bir halkız. Kendi çıkarlarımız, bu ülkenin ortak geleceği için karşınıza dikiliyoruz.´ Sadece bunu tartışsın yeter zaten. Bizim heyecanımız burada. Ortak değerimiz adalettir. Bunun için mücadele ediyoruz. Şu anda bazılarına ters geliyor, gelecekte bunlar normal gelecek. Şu anda net olarak Zonguldak ile ilgili, madenle ilgili
envanter yok elimizde ama bunu hazırlamamız gerekiyor. Zonguldak için şu anda örgütümüz yok. Esas olarak üretimi geliştirmeyi hedefliyoruz. Zonguldak gözden çıkarılmış. Maden burada üretilmelidir. Zengin kaynaklarla, yeni modern tekniklerle istihdam sağlanabileceğine inanıyoruz. Bunları destekleyeceğiz, alternatif ekonomik yollar da gerekiyor. İnsandan daha değerli bir varlık yok. Biz tabii ki rekabet eden üretici bir ekonomi istiyoruz. Tabii biz ekonomiyi insan için istiyoruz."

"EN BÜYÜKLER BÜYÜYOR"
Has Parti Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Mehmet Bekaroğlu ise Türkiye´nin büyüme rakamlarına dikkat çekti. Zengin insanların büyüdüğünü öne süren Bekaroğlu, orta sınıf insanların küçüldüğünü iddia etti. Türkiye´nin Cumhuriyet döneminde yüzde 5, AK Parti döneminde ise yüzde 4.8 büyüdüğünü söyleyen Bekaroğlu, "Türkiye, Cumhuriyet döneminde yüzde 5 büyümüş. AK Parti döneminde daha farklı bir büyüme yok. AK Parti döneminde yüzde 4.8 büyümüş. Erdoğan, ´Çok büyüdük´ diyor. Ama bir fark var. En büyükler
büyüyor, ´Türkiye büyüdü´ diye takdim ediliyor. Ama orta sınıf küçülüyor. Büyüklerin büyümesine dayalı bir büyüme var. Örnek veriyorum, ´Angus geldi. Türkiye´de hayvancılık öldü´ denildi. Bununla mücadele edebilmek için yeni bir alternatif teşvik getirdiler. 50 büyükbaş havyan, 12 dönüm arazi, şehirde ipotek gösterme şartı getirdiler. Bu durumda normal bir köylünün 50 büyükbao6mürüsüz bir toplumdur, toşa bakacak imkanı zaten yok. Böyle olunca da kuyumcusu, artisti, parası olan insanlar çiftlik kurmaya
başladı. Parası olan artistler bile hayvancılıkla uğraşıyor. Gerçek çiftçi ise oralarda asgari ücretle hayvancılık yapıyor. Bu kredi çok yağlı ballı bir kredidir. Ama küçük bütçeli insanlar için değil. Ama o teşvikte 5 büyükbaş hayvan için kredi verilse o gerçek çiftçi de kendi işinin efendisi olacak. Türkiye büyüdü, yetmiyor sadece büyümesi. İnsanca olan bir üretim, paylaşısı olan bir üretimdir" ifadelerini kullandı.

"YOKSUL İNSANI YOKSULLAŞTIRIYORLAR"
Yoksul insan yoksullaştırılarak yardım paketleri dağıtıldığını öne süren Bekaroğlu, bu sistemin Kemal Derviş zamanında başladığını iddia etti. Herkesin çalışarak ailesine bakabileceğini dile getiren Bekaroğlu, konuşmasını şöyle tamamladı:
"Yoksul insanı yoksullaştırıp öteden yardım paketleri hazırlayıp milletin önünde veriyorlar. Bu Kemal Derviş ile başladı, AK Parti döneminde devam ediyor. ´Ne kadar çok büyürsek o kadar çok demokrasi artacak´ diyorlar. Güçlülerin demokrasisi oluyor. Büyümeden çok adaleti öncelemek gerekiyor. Pasta büyüsün ama bunu adaletli bir şekilde tartışalım. Bu insan onuruna uygun değildir. Bize göre geçen bir bakana bir vatandaş şöyle diyor: ´Sayın bakanım sağ olun aç kalmadık, yardım ettiniz. Kömür verdiniz
ısındık. Ama oğluma bir gün kendi cebimden harçlık veremedim.´ O zaman da devam eden yalan hala sürüyor. Önemli olan büyümedir. ´Eskiden açlık vardı´ diyorlar, ´Şimdi öyle değil, biz aç kalanlara yardım ediyoruz´ diyorlar. ´Herkesin kendisi çalışarak çoluk çocuğunun nafakasını karşılayabilmesi mümkün değil´ demeye çalışıyorlar. Milletin zenginliklerini onlara aktarıyorlar. Bunun komünistlerin düşüncesi olduğunu söyleyip, ´akla ziyan´ diyorlar."
Karaelmas Gazeteciler Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Atilla Öksüz ise heyete yerel medyanın ve Zonguldak´ın beklentileriyle ilgili bir dosya hazırlayıp sunacaklarını belirtti. Heyet, görüşmelerin ardından ziyaretini tamamladı.
Editör: Pusula Gazetesi