Alaplı&[#]8217;da Gıda Mühendisi Tuğçe Temel, vatandaşların bilinçli gıda tüketimi konusunda yeteri kadar bilinçlenmediğini belirterek, alınan her gıda ürününün mutlak suretle etiketinin kontrol edilmesi gerektiğini kaydetti.
İnsanların yaşamlarını sürdürmek için beslenmek zorunda olduklarını ve bir gıdanın sadece besleyici değerinin olması yeterli olmadığını belirten Temel, &[#]8221;Son günlerde ne yiyeceğimizi şaşırır olduk. Genetiği değiştirilmiş ürünler, katkılı yiyecekler, son olarak da bakterili ve virüslü etler. Ortalık bu tür haberlerle çalkalanırken bizler de her yediğimizden kuşkulanır olduk. İnsanlar yaşamlarını sürdürmek için beslenmek zorundalar. Bir gıdanın sadece besleyici değerinin olması yeterli değildir. Aynı zamanda güvenilir olması gerekir. Alışveriş yapmayı çok seven bir milletiz fakat aldıklarımızın üzerindeki etiketi okumuyoruz. Aldığımız ürünün açılmamış, ambalajlı ve etiketli olmasına ve etikette neler yazdığına dikkat etmeliyiz.Gıda maddesinin etiketinde mutlaka, gıda maddesinin adı, içindekiler, net miktarı, firma adı, adresi ve üretildiği yer, son kullanma tarihi, Tarım ve Köy işleri Bakanlığından alınmış üretim iznini gösteren tarih ve sayısının olup olmadığını kontrol etmeliyiz. Son kullanma tarihine markette değil de nedense eve gelip de o ürünü kullanacağımız zaman bakıyoruz. Şunu da önemle belirtmeliyim ki son kullanma tarihi paketi açılmamış ürünler için geçerlidir. Yani açılmadığı takdirde tazeliğini son kullanma tarihine kadar korur anlamındadır. Evde yarısını kullanıp, sonrada aylarca buzdolabında sakladığımız bir ürünün son kullanma tarihine bakıp daha tarihi geçmemiş, kullanayım gitsin mantığı yanlış hatta tehlikelidir&[#]8221; dedi.
Gıda ürünlerinin ambalajlarına da dikkat edilmesi gerektiğini belirten Temel,&[#]8221; Bilinçli tüketici olarak şuna da dikkat etmeliyiz. Bazen tarihi geçmemiş ürünler de üretim sırasındaki bazı eksik hijyen uygulamaları ve yanlış ambalajlama yüzünden bozulmuş olabiliyor. Bu nedenle alışveriş sırasında görünüş özelliklerine de dikkat etmeliyiz. Örneğin konserve ürünlerin kapaklarının dışa doğru bombeleşmiş olması (bombaj) ciddi gıda zehirlenmelerine yol açar. Konserve zehirlenmeleri felç ve ölümlere neden olabiliyor. Ayrıca paslanmış, ezilmiş teneke kutulu değil içerisini görebildiğimiz cam kavanozlu ürünleri tercih etmemiz daha doğrudur. Çünkü içi iyi laklanmamış teneke ambalajlardan gıdaya bazı istenmeyen maddeler ve ağır metaller geçebiliyor. Şunu belirtmeliyim ki marka adı vermeyeceğim fakat büyük ve tanınmış markalar daha dikkatli ve hijyen kurallarına uygun üretim yaptıklarından bilinen markaları tercih etmeliyiz. Örneğin süt ve süt ürünleri üretiminde markalar arası kalite düşüklüğü çok yaşanıyor. Bilinen markanın ürünlerini almamız daha güvenilir beslenmemize garanti veriyor&[#]8221; dedi.
Son zamanlarda Genetiği Değiştirilmiş Organizmalar konusunda uyarılar yapıldığını belirten Temel,&[#]8221; Kısaca genetiği değiştirilmiş ürünlere (GDO) değinmek istiyorum. GDO&[#]8217;lu ürünleri dışarıdan anlamak hatta tadarak koklayarak anlamak mümkün değildir. Çünkü bu ürünler çok detaylı araştırmalar sonucu gen yapıları değiştirilerek elde ediliyor ve GDO&[#]8217;lu olup olmadığı da yine laboratuar analizleri sonucu belirlenebiliyor. Hormonlu ürün GDO&[#]8217;lu ürün demek değildir. İkisi çok farklıdır. Hormonlu ürünü hormonsuzundan görsel olarak ayırmak mümkündür. Meyve ve sebzelere hormon takviyesi çoğunlukla mevsimi haricinde yetiştiriliyorsa katılıyor. Bilinçli tüketici olarak sebze ve meyveleri mevsiminde tüketelim, market alışverişi sırasında da etiket bilgilerini kontrol edelim&[#]8221; dedi.
Editör: Pusula Gazetesi