Devrekli Şair Rüştü Onur, ölümünün 77'nci yılında düzenlenen törende anıldı.

Devrek Rüştü Onur Sanat ve Kültür Derneği (ROSAK) tarafından Cumhuriyet Alanı'ndaki Rüştü Onur'un büstü önünde düzenlenen törene, Devrek Belediye Başkanı Çetin Bozkurt, CHP Zonguldak İl Başkan Yardımcısı Zeki Esen, ROSAK Başkanı İbrahim Tığ ve sanatseverler katıldı.

Rüştü Onur'un büstüne çelenk sunumuyla başlayan törende konuşan ROSAK Başkanı İbrahim Tığ, Devrekli şair Rüştü Onur'u vefatının 77. Yılında saygıyla andıklarını belirterek, "Rüştü Onur, ardında bir kitaplık şiir, öykü ve mektup bırakarak 2 Aralık 1942 tarihinde 22 yaşında hayatının baharında aramızdan ayrıldı. Rüştü Onur edebiyat tarihinde yerini almıştır" dedi. Tığ, şöyle dedi: "Rüştü Onur, kısacık ömrüne az sayıdaki ama kendine özgü tekniği ve üslubu olan şiirleri sığdırmış, 'Garip Akımı'nın önemli temsilcilerinden biri olarak edebiyat tarihimizde yerini aldı. İlk hamurunu Zonguldak'ta edebiyat öğretmenliği yapan, dostu Behçet Necatigil'in yoğurduğu Onur, yakın arkadaşları Muzaffer Tayyip Uslu ve Kemal Uluser'le Zonguldak ve edebiyat dünyasının simgesi haline geldi. Yeni İnsanlık, Varlık, Ses, Bağ, Servet-i Fünun, Ocak, Kara Elmas, Yeni Zonguldak, Gündüz ve Değirmen adlı dergilerde, şiir, hikaye ve denemeleri yayınlanan Rüştü Onur, dönemin önemli edebiyatçıları; Abdülbaki Gölpınarlı, Oktay Rıfat, Necati Cumalı, Salah Birsel, Oktay Akbal, Müfide Güzin Anadol ve İbrahim Behçet Kalaycı ile arkadaşlıklar kurdu. Onur'un şiirlerinde yaşam ile ölüm hep bir bütün teşkil eder. Onu, Zonguldak'ın saçak altındaki maden işçileri, çocukları, kenar mahalle insanları, kuşları ve denizi yakından ilgilendirip hüzünlendirmiştir. Bu tutum da Onun edebiyatımızda haklı yerini almasını sağlamıştır."

MEDİHA'YLA 18 GÜN EVLİ KALDI

Rüştü Onur ile ilgili olarak çeşitli internet siteleri ve gazetelerde yanlış bilgiler olduğuna vurgu yapan İbrahim Tığ, Rüştü'nün eşi Mediha ile 18 gün evli kaldığını hatırlatarak, şöyle devam etti: "Rüştü Onur ile Mediha 7 Ağustos 1942 tarihinde Zonguldak'ta dayısının evinde nişanlandı. 15 Ekim 1942 tarihinde Beşiktaş Evlendirme Dairesi'nde nikahları kıyıldı ve Mediha'ların Beşiktaş'taki evlerine yerleşti. Evliliklerinin 18'inci gününde Mediha, karın zarı iltihabından öldü (2 Kasım 1942). Onun ölümüne çok içerleyen Rüştü de ondan tam bir ay sonra 2 Aralık 1942 tarihinde ciğerlerinden gelen kanla boğularak yaşama veda etti. İki sevdalı, İstanbul Ortaköy Mezarlığı'nda Boğaz'ın lacivert sularına bakan bir sırtta yan yana yatmaktadır."

VASİYETİ; ŞEHİR 135. SAYIYA ULAŞTI

Rüştü Onur'un vasiyeti Şehir'in 135'inci sayıya ulaştığını vurgulayan Tığ, 12 Eylül 1940'ta Necati Cumalı'ya yazdığı mektubundan bir bölüm okuyarak, şöyle devam etti: "Ey benim mektuplarıyla huzur bulduğum ve avunduğum kardeşim. Şehir'de buluşacağız. Her ne pahasına olursa olsun Şehir çıkacak... Şehir okuyucu kitlesinin karşısına yeni bir atmosferle çıkacak.'diyordu. Ömrü yetmediği için bu dergiyi çıkaramadı. Onun bu isteğini bir vasiyet kabul ederek 16 yıldır memleketi Devrek'te çıkarıyoruz ve 135. Sayısına ulaştı."

ONUR HAKKINDA BİLİNEN YANLIŞ VE DOĞRULAR

Tığ, Rüştü Onur (eşi Mediha Sessiz) ve Muzaffer Tayyip Uslu'yla ilgili olarak çeşitli sanat, edebiyat dergileri, kitaplar, antolojiler ve internet sitelerinde yanlış bilgiler yer aldığını belirterek, "Bu yanlış bilgileri düzeltmeyi kendime bir görev bilerek doğrularının sanat ve sanatsever çevrelerinde bilinmesini istiyorum. Şöyle ki; Rüştü Onur ile Mediha Sessiz hastanede (sanatoryum) yatarken değil, İstanbul-Zonguldak seferini yapan Anafarta Vapuru'nda tanıştı. Mediha Sessiz tifodan değil, Apandisitin patlaması (Karın Zarı İltihabı) sonucu oluşan Peritonit'ten öldü. Mediha, Çingen kızı değil, annesi Ünyeli, babası ise Bitlis Eşrefhanoğulları sülalesinden. Behçet Necatigil Mehmet Çelikel Lisesi'nde; Rüştü'nün öğretmeni değildi, ama dostuydu. Necatigil bu lisede Muzaffer Tayyip Uslu'nun bir yıl öğretmenliğini yaptı. Rüştü'nün ölüm tarihi tam olarak 2 Aralık 1942 eşi Mediha'nın ise 2 Kasım 1942'dir. Mediha Sessiz, Kandilli Lisesi'ni bitirdikten sonra Beşiktaş'ta dokuma tezgahında çalışırken, memurluk sınavına girip kazanınca da Karabük Demir çelik Fabrikası'nda çalışmaya başladı. İlk hastalığı burada nüksetti. Mediha'ların Beşiktaş'taki evlerinin bulunduğu sokağın bir arkasında da Muzaffer Tayyip Uslu'nun evi bulunuyordu. Böylece Rüştü Onur ile Muzaffer Uslu'nun dostlukları ilerledi" dedi

BOZKURT: RÜŞTÜ ONUR'LA GURUR DUYUYORUZ

Devrek Belediye Başkanı Çetin Bozkurt, Rüştü Onur'un Devrek'i ülkeye ve dünyaya tanıttığını belirterek, "Şairler yaşadıkları şehirlerle anılırlar, Rüştü Onur da Devrek'imizi ülke geneline hatta dünyaya tanıtmıştır. Onunla gurur duyuyoruz. Hemşerilerimiz, Rüştü Onur ve Müfide Güzin Anadol, Devrek ve ülkemiz edebiyatında önemli bir yer tutuyor, Devrek'i, Zonguldak'ı anlatma noktasında büyük bir şair ve yazar olarak karşımızdadır. Kendilerini sevgi ve özlemle anıyorum. İlçemizde kültür, sanat ve edebiyat adına yapılacak her türlü etkinliğe belediye olarak destek veriyoruz, vermeye de devam edeceğiz. Çünkü kültür, sanat ve bilim bir ülkenin aydınlık yüzüdür. Bütün bu olgulara sahip çıkacağız. Bu vesile ile ebediyete göçen sanatçılarımıza Allah'tan rahmet, yaşayanlara da sağlıklı ömürler diliyorum" diye konuştu.

Editör: Pusula Gazetesi