Kazadan kurtulan maden işçileri gözyaşları içinde yaşadıklarını anlattı.
Karadon´da meydana gelen grizu faciasında göçük altında kalan 30 işçinin kurtarılması için başlatılan çalışmalar devam ediyor. Göçük altındaki işçilerin kurtarılması için yaklaşık 20 kişi çalışmalarını sürdürüyor. Madende yaşanan grizu faciası sırasında ocak içerisinde eksi 140 metrede çalışan 11 maden işçisi ölümden son anda kurtuldu. Ocak içerisinde eksi 140 metrede elektrik kablosu döşeyen Hayri Çınar, Uğur Sayın, Ceyhan Girgin, Tuncay Kahveci, İlhan Toprak, Kemal Aydın, Halil Çamlı, Yüksel
Yirmibeşçik, Şuayip Akdöngel, Erdem Güneş ve Hakan Somun kafes içerisinde çalışırken bir anda patlama sesi duydu. Patlamanın meydana gelmesinin ardından kısa bir süre sonra toz bulutu ve taş parçacıkları maden içerisinde havada uçuşmaya başladı. Patlama ile birlikte ocak içerisinde büyük bir basınç meydana geldi. Oluşan basınç eksi 140 metrede çalışan maden işçilerini etkiledi. 11 maden işçisi emniyet kemerlerinin takılı olması sebebiyle savrulmaktan kurtuldu. Yanlarından bir ateş ve toz bulutu
geçtiğini belirten maden işçileri, daha sonra birbirlerine seslendiklerini ifade etti. Kısa süre içerisinde yaşamları gözlerinin önüne gelen 11 maden işçisi, ocak girişinden eksi 140 metreye kadar olan bölüme kestikleri kabloya tutunarak ocak içerisinden çıkmaya çalıştı. Bu sırada 2005 yılında Çinliler tarafından yapılan kuyu açma çalışmalarında da meydana gelen patlamada yaralanan maden işçisi Kemal Aydın, büyük bir soğukkanlılıkla yaklaşık 20 metre daha aşağıya inerek çekilen kabloyu kesti ve
kendisiyle birlikte toplam 11 maden işçisinin hayatını kurtardı. Normal bir zamanda yaklaşık yarım saatte ancak kesilebilen kabloyu can havliyle 3 dakika gibi kısa sürede kestiğini ifade eden Kemal Aydın, şöyle konuştu: "Ocak içerisinde çalıştığımız zaman aşağıdan bir patlama sesi geldi. Çok kısa bir süre sonra toz ve duman bulutu ile birlikte bir ateş topu yanımızdan geçti. Bu sırada biz kafesin içindeydik. Emniyet kemerlerimiz takılıydı ve patlamanın şiddetinden etkilenmedik. Eğer kemer takılı olmasaydı
kesinlikle bir tarafa fırlardık. Patlamadan kısa bir süre sonra birbirimize seslendik ve kendimize geldik. Kurtulmak için aşağıya çekilen elektrik kablosunu kullanmamız gerektiğini birbirimize söyledik. Bunun üzerine ben kafesten yaklaşık 20 metre aşağıya inerek, atölyede yarım saate kesemediğimiz kabloyu kesmeye çalıştım. Allah´ın izniyle 3 dakika gibi kısa sürede kabloyu kesmeyi başardım. Ocak dışında bulunan arkadaşların da kesilen elektriği devreye sokmasıyla birlikte yukarı çıkmayı başardık."
Kemal Aydın, ocakta bulunan 30 maden işçisinin canlı çıkmalarını umut ettiklerini belirtirken şunları söyledi: "Ama gerçekçi olmak gerekirse yukarıya yakın olmamıza rağmen dakikalarla kurtulduğumuzu hesap edersek, bizden yaklaşık 400 metre daha aşağıda olan arkadaşlarımızın kurtulma şansları daha az."
2008 yılında 300 metre uçurumdan denize uçan otomobilin içinden sağ çıkan Kemal Aydın bu kez de yaşama dakikalarla bağlandığını ve bundan sonra hayata daha sıkı bağlanacağını söyledi.
Yine ocakta gelen patlamadan kurtulan ve Zonguldak Atatürk Devlet Hastanesi´nde tedavi altına alınan Hayri Çınar da, yukarı çıkmak için birbirlerine tutunduklarını belirtti. Gözyaşları içerisinde yaşadıklarını anlatan Çınar, "Bir gürültü duydum. Arkamı döndüğümde yoğun toz dumanı ve parçalar yüzüme vurdu. Kısa süreli bir şok geçirdim. Kendimi toparladıktan sonra arkadaşlarımızla birlikte ne yapacağımıza karar verdik. Çok şükür sağ salim yukarı çıktık. Şimdi arkadaşlarımızı düşünüyorum" dedi.
Editör: Pusula Gazetesi