Zonguldak İl Emniyet Müdürü Ahmet Metin Turanlı, 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü nedeniyle bir araya geldiği kadın gazetecilere çarpıcı açıklamalarda bulundu. Turanlı, "43 yaşında emekli olacaktım. Ondan sonra siyasete atılacaktım" dedi.
Turanlı şunları söyledi: "Ben lisede, üniversitede okurken, işe başladığımda falan hesap kitap yapmıştım. 43 yaşında emekli olacaktım. Ondan sonra siyasete atılacaktım. Ama 20'li yaşlardaki düşünce, 40'lı yaşlara geldiğinizde hayat, işler güçlerden dolayı gerek olmadığını gösteriyor. Ben bu şehrin belediye başkanlığını da yaparım. Devletin bana yüklemiş olduğu bir görev var. Daha yapacak işlerimizin olduğunu düşünüyorum. Bu bir ihtiyaçsa burada değil Türkiye'nin her yerinde yaparım. Yeteri kadar siyasetçimiz var. Ben bunu şehrin siyasetine saygısızlık olarak görüyorum. Muharrem ağabeye takılıyorum bazen, "rakip olacağız, aday olacağız" diye. "Siz adaysanız bende adayım" gibi takılıyorum. Belediye başkanlığının öyle olmadığını herkes biliyor. Ama belediye başkanlığı konusunda birikime sahip olduğumu biliyorum. Müdürlük görevimin biteceğini bile düşünmüyorum."

Ahmet Metin Turanlı, özetle şunları söyledi:
"Ortak paydaş halinde bu şehre katkı sağlayabileceğimiz çok şeyler var. İstedim ki enerjimle ve sinerjimle burada bir şeyler yapayım dedim. Ne yapayım, ne edeyim diye ilgililerine evirdik çevirdik, altında girdik üstünden çıktık. Olmazsa olmaz. İşte orada bildiğimiz Uğur Mumcu Kavşağı var. Bazen nereden girdim. Bazen sana mı kalmış? Niye karışıyorsun bu işlere? Gibi bir yığın eleştiri almış olmama rağmen. Halkın yolunu açmaya ve milletin hizmetini rahatlatmaya, milletin huzurunu, gelişini, geçişini kolaylaştırmaya matuf her türlü işte olduğum için bunu da vicdani bir borç olarak gördüm. "Eğer ben bunu yapabilirsem, yapmalıyım" dedim. Önceki valimizin bir üslubu vardı biliyorsunuz. Yaparsan olur, yapmazsan oma. Bunu burada gördük, yaptık oldu. Bastırılmış korkular ve değişik duygularla bu şehri yönetmeyeceğiz dedik. Ben kendi açımdan böyle baktım. Nerede boşluk varsa, müdahale edilmesi gereken yer varsa, görevimde, değildi anlamında bakmadan her şeye müdahale ettim. Haddimi aşmadan ediyorum da. Kimseyi kırmadan, kimsenin önüne geçmeden, kimsenin rolünü çalmadan. Olabileceğinin en üst seviyesinde her şeye müdahale ettim ediyorum. Bazen alışkın olmadıkları için "Siz belediye başkanı mısınız?", "Yoksa belediye başkanı mı olacaksınız?" gibi eleştirenler de oldu. Haklı. Benim durduğum yeri, bilmeyen etmeyen insan için böyle algılanmış olabilir. Bu riski almam gerekiyordu aldım. Bugün miting düzenlesek, 50 bin kişilik alan var Uğur Mumcu Kavşağı'nda. Bun 25 kuruşluk bir faydam olduysa, manevi anlamda bunal bahtiyar olurum. Oradan geçen birisi; "Yapana, edene Allah razı olsun" derse, bu beni bahtiyar eder. Uğur Mumcu Kavşağı, benim bu şehre zorlama bir hediyemdir. Bunu siyasete müdahale etme olarak değerlendirmiş olabilirler. Eğere ben o ilgilileri, kurum ve kuruluşları bir araya getirmesem, zorlamasam orası eski haliyle duracaktı."

Editör: Pusula Gazetesi