Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Merkez İlçe Başkanı Mehmet Gümüş, muhabirimiz Hüseyin Özbay&8217;ın sorularını yanıtladı. Geçtiğimiz günlerde yapılan merkez ilçe ve ilçe seçimlerini değerlendiren Gümüş, ülkenin ekonomik ve siyasal durumunu değerlendirirken, gidişatın iyi olmadığını, her geçen günün bir önceki günü arattığını söyledi. Ülkedeki işsizlik sorununun göz ardı edildiğini belirten Gümüş, ekonominin kötüye gittiğini ve açlık ve yoksulluğun arttığını ifade etti. CHP Merkez İlçe Başkanı Mehmet Gümüş, &8220;İşsizlik çok büyük boyutlara yükseldi. Her geçen gün de bu sayı gittikçe çoğalıyor. Çünkü genç nüfusumuz var. Genç nüfusumuzun birçoğu işsizlikten yakınıyor. Eğitim almış, üniversite mezunu insanlar bile iş bulamaz hale geldi. Bütün bunlar ortadayken Türkiye&8217;de bir de gündem sürekli değiştiriliyor&8221; dedi.


İktidarı hedefliyoruz


İlçe kongrelerinin 21 Şubat tarihinde yapılacak olan Kurucaşile ilçe kongresiyle sona ereceğini söyleyen Gümüş, &8220;10 Ocak&8217;ta merkez ilçe, 6 Şubat&8217;ta Ulus, 7 Şubat&8217;ta Amasra&8217;da kongrelerimizi gerçekleştirdik. Kongrelerimiz son olarak 21 Şubat&8217;ta da Kurucaşile ilçemizde yapılacak olan kongre ile son bulacak. Genel Merkezimizin belirleyeceği bir günde ise Mart ayı içerisinde CHP İl kongresi yapılacak. Ülkemizin kırılgan bir dönem geçirdiğini düşünecek olursak bu kongrelerimiz hayati önem taşıyor. Bunun için partimize yeni bir kan getirecek, yeni yüzler ve yeni canlar ilave ederek, iktidara gelebilecek şekilde yönetimler oluşturuyoruz. Bu arkadaşlarımızın hepsi deneyimli, becerili ve bilgili kişilerden oluşuyor. Bu kongre çalışmalarımızda daha çok gençlere önem veriyoruz. Amacımız önümüzdeki seçimlerde iktidar olabilmek ve bu yönde yeni yönetimlerimizi oluşturduk&8221; diye konuştu.


Seçime her an hazırız


Erken seçim konusunda yorum yapmak istemediğini ifade eden Mehmet Gümüş, &8220;Çünkü erken seçim meclisin kararı olacak. Önümüzdeki günlerde gelişmeler nasıl olur bilemiyorum ama biz her an seçime hazır olacak şekilde çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Siyasi olarak genel bir değerlendirme yapacak olursak, ülkenin gerçekten zor ve kırılgan bir dönemden geçtiğini görüyoruz. Birileri ne derse desin, ne söylerse söylesin; her geçen günün bir önceki günü arattığını görmekteyiz. İşçimiz, emeklimiz, memurumuz, köylümüz, vatandaşımız, esnafımız ve herkes büyük bir sıkıntı içerisinde. Biz insanlarla iç içe yaşıyoruz. Esnaflarla konuştuğumuzda durumun iç açıcı olmadığını görmekteyiz&8221; ifadesini kullandı.


İşsizlik göz ardı ediliyor


Gümüş, &8220;İşsizlik çok büyük boyutlara yükseldi. Her geçen gün de bu sayı gittikçe çoğalıyor. Çünkü genç nüfusumuz var. Genç nüfusumuzun birçoğu işsizlikten yakınıyor. Eğitim almış, üniversite mezunu insanlar bile iş bulamaz hale geldi. Bütün bunlar ortadayken Türkiye&8217;de bir de sürekli gündem değiştiriliyor. Ordu yıpratılıyor, yargı yıpratılıyor, üniversite tartışılıyor ve en son da hukuk tartışılıyor. Esas gündemimiz olan ülkenin işsizlik sorunu, aş sorunu göz ardı ediliyor. Elbette ki demokratikleşme adına bu tartışmalar olacak ama bu tartışmalar demokrasiyi bir adım daha ileriye götürmek, insan haklarına saygılı bir demokrasi koyabilmek adına mutlaka olmalıdır. Ancak hiçbir zaman insanların işi ve aşı ihmal edilmemelidir. Esasında tartışmamız gereken ülkenin işsizlik sorunudur&8221; şeklinde konuştu.


Partiler demokrasinin gülüdür


Ülke genelinde siyasilerin yaşadığı tartışmalara da değinen Gümüş, &8220;Bizim arzumuz, siyasi partiler ve insanların arasında didişmeye son verilmesidir. Birbirimize insan gibi bakıp, önce insani değerleri ön plana çıkartıp, iyi ilişkiler içerisinde, kardeşçe duygular içerisinde Bartın&8217;ımız ve ülkemiz için yapılması gerekenleri hep birlikte yapmalıyız. Herkes birileri bir şeyler yapsın, biz de onu konuşalım tartışalım diye bekliyor. Hayır, hepimiz beraber çalışacağız. Eğer bu Cumhuriyete sahip çıkacaksak, hep birlikte sahip çıkmalıyız. Sağcısı, solcusu ayırt etmeden sahip çıkmalıyız. Çünkü sağcı ya da solcu siyasi partiler demokrasinin gülleridir. Bunlar olmadan demokrasi olmaz ama bu gülleri soldurmadan, onları bir çiçek kabul edip, insanlarımıza değer verip, bunu ortaya koyup çalışmamız gerekir&8221; dedi.


Üretim yapılmadan kalkınamayız


Gümüş, &8220;Kısır çekişme zamanı artık çoktan geçti. Ahmet şunu yaptı, Mehmet bunu yapmadı dönemi geride kaldı. Yedimizden, yetmişimize Cumhuriyete sahip çıkacak şekilde üretken bir düşünceyle hareket etmemiz lazım. Çalışmadan, üretim yapılmadan, istihdam sağlanmadan, yatırım yapılmadan, yatırımların altyapısı hazırlanmadan ülkenin kalkınması mümkün değil. Sadece siyasi partilerin değil, hepimizin her konuda sorumluluğu bulunuyor. Sadece siyasiler değil, sokakta gezen insanlarında sorumluluğu var. Şehrin caddesindeki bir kaldırım taşının yıpranmasından bile hepimiz sorumluyuz. Bir esnafın işyerini kapatmasından bile sorumluyuz. Birileri bir şey yapıp altın tepsi içerisinde sunmaz. Bunu hep beraber yapmalıyız. Birbirimize güvenmek zorundayız. Güvenmediğimiz ve çalışmadığımız sürece ülkenin kalkınması mümkün değildir. Kimse de bunu hayal etmesin. Partimizin amacı bu, biz bu amaçla yola çıktık. Sosyal bir devlet kurabilmek ve insanlara gelir dağılımını eşit yapabilecek hükümeti kurmak için çalışıyoruz&8221; diye konuştu.


Kötü gidişi muhalefete bağlıyorlar


Ak Parti Milletvekili Yılmaz Tunç&8217;un &8216;Muhalefetin karalamaları ekonomiyi etkiliyor&8217; sözlerine de değinen CHP Merkez İlçe Başkanı Mehmet Gümüş, &8220;Hükümetler yaptıkları icraatın kötü olduğunu söylemezler. Bunu ben söylemiyorum. Ekonomik gidişin iyi olmadığını herkes biliyor. Bunu önce krize bağladılar. Şimdi de muhalefete bağlıyorlar. Gerçekler ortadayken, bunu muhalefete bağlamanın bir anlamı yoktur. Bana göre bu da bir kandırmacadır. Siz de bu ülkede yaşıyorsunuz. Herkes zor şartlar altında görevini yapıyor. Bu görevi yaparken çeşitli insanlarla görüşüyoruz. Bartın&8217;da kaç kişi hayatından memnun? Bunu da göz önünde bulundurarak vicdanınızla tartabilirsiniz. Yani Ak Parti Milletvekili Yılmaz Tunç&8217;un öyle demesiyle Bartın&8217;da her şey güllük gülistanlık değil. Bartın&8217;ın ekonomisi fevkalade değil.


Ekonominin iyiye gitmediği gerçektir


Bartın&8217;a geldiğim yıl olan 1991 yılındaki sanayi kuruluşları şimdi yarıya düştü. 20 sene içerisinde sanayi kuruluşlarında yarı yarıya düşüş oldu. Bunun en büyük örneği 8 sene içerisinde ortadan kalkan fabrikalardır. En basiti, bundan 10 sene önce Hükümet caddesinde kiralık dükkân bulunamazdı ama şimdi ise istediğiniz kadar boş dükkân var. Bunların yanı sıra siftah yapmadan dükkânını kapatan esnafımız var. Kahveler insan dolu. Kahvesi insan dolu olan, kepengini hiç siftah etmeden kapatan bir şehrin ekonomisinin iyi olduğu söylenemez. Burada suçu tamamen birine yüklemenin zamanı değil. Hepimiz işsizliğe çare bulmak zorundayız. Hepimiz çalışmak zorundayız. Hep beraber Bartın&8217;ı nasıl iyiye getirebiliriz diye düşünmeliyiz. Gerçek tektir. Tek olan gerçek de ekonominin iyiye gitmediğidir. Bu hem Bartın&8217;da, hem de ülke genelinde geçerlidir.


Gerçekleri çarpıtmak anlamsız


Milletvekilleri bir takım şeyler söylüyor diye ekonomi iyiye gitmiyor. Vatandaş olarak herkes bunu görüyor. Milletin gözünün içine baka baka gerçekleri çarpıtmanın bir anlamı yok. Birilerini tenkit etmek için söylemiyorum. Doğruları söylemek, dürüst davranmak ve samimi olmak çok önemlidir. Milletvekillerimizin Bartın&8217;a yaptıkları için teşekkürü borç biliriz. Siyasette &8216;Bir çivi çakanın hakkını vermek görevimizdir&8217; diye bir söz var. Yaptıklarına teşekkür ediyoruz ama daha fazlası yapılmalı. İktidarlar ülkeyi kalkındırmak için yola çıkarlar. Elbette ki bir merkezi bütçe vardır ve Bartın&8217;da bu bütçeden payını alacaktır. Devletin yaptığı yatırımı biz yaptık demek kadar yanlış bir şey yoktur. Bunları yapmak zaten hükümetin görevidir. Fazladan ne yapıldı, onun sorulması lazım. Hangi yatırımcı getirildi? Hükümet buraya yatırımcıyı getiremez ama yatırımcıyı cezp edecek çalışmalar yapmalıdır. Bunu görmeyen yatırımcı Bartın&8217;a gelmez&8221;

Editör: Pusula Gazetesi