Eğer bir kumpasçı arıyorsanız, aynaya bakın! Eğer bir kumpasçı arıyorsanız, aynaya bakın!

Zonguldak Kent Konseyi Kadın Meclisi Üyeleri, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü etkinliği kapsamında Vergi Dairesi önünde 'Karaduman' adlı şarkıyı seslendirdiler.
Kent Konseyi kadınları şarkı söyleme etkinliğinin ardından Belediye Kültür Merkezi (BKM) önünde basın açıklaması yaptılar.

Kent Konseyi Kadın Meclisi Başkanı Sevgi Özkaya, şu açıklamayı yaptı:
"Bugün, 8 MART
Kadınların emek  sömürüsüne,  ayrımcılığa,  baskılara,  eşitsizliğe ve  adaletsizliğe karşı
yüzyılı aşkın bir süre önce başlattığı mücadelenin adı...
Kendi haklarına ve hayatlarına sahip çıkan, birbirine kol kanat gererek cesaret bulaştıran,
Kadınları güçlendiren, erkek egemen düzene karşı haklı ve onurlu duruşuyla isyan eden ;
Dünya kadınlarının mücadele günü bugün.
Her 8 Mart'ta kadına yönelik şiddeti konuşuyoruz.
Oysa milyonlarca daha  sorunlarımız da var.
Eğitim için,  sağlığımız için,  istihdama katılabilmek için,  politikada var olabilmek için mücadele
vermeliyiz. Yani eşit katılım, eşit temsil için…
.Kadınlar, eşit işe eşit ücret almak istiyor.

Kadınlar, şiddetsiz bir yaşam istiyor.

Kadınlar, eğitime, sağlığa ve fırsatlara eşit erişim istiyor.
Bugün, kadınların haklarını savunmak ve toplumsal cinsiyet eşitliği için sesimizi yükseltme günü..
2025  Yılı  8 Mart'ına eşit,  sömürüsüz bir dünya isteyerek girmek istiyoruz. 
Kadın öğrenmesin, Kadın bilmesin, Kadın başkaldırmasın
Başkaldırma sözünü son derece bilinçli kullanıyorum, çünkü başkaldıran kadın öldürülüyor.
Kadın boşanmaya kalkıyor,  şiddete karşı duruyor,  ekonomik olarak uğradığı sefalete,  yoksulluğa
karşı çıkıyor ve  başta koca olmak üzere en yakınları tarafından öldürülüyor. Tek cümle ile

“BAŞKALDIRAN KADIN ÖLDÜRÜLÜYOR.”
Kadınlar olarak bir daha eksilmek istemiyoruz demiştik ama; kadına yönelik şiddet önlenemedi.
Hükümet yeterli önlemler al-a- madı ki Özgecan'dan sonra da kadın cinayetleri azalmadı tam tersi arttı. 
2015 yılında 284 kadın
2016 yılında 261 kadın
2017 yılında 290 kadın
2018 yılında 516 kadın
2019 yılında 328 kadın
2020 yılında 284 kadın
2021 yılında 339 kadın
2022 yılında 327 kadın
2023 yılında 333 kadın
2024 yılında 378 kadın arkadaşımızı erkek şiddeti hayattan kopardı.

Kadın cinayetleri geldiğimiz bu noktada katliama dönüştü; eskiden günde bir kadın öldürülüyor diye
dehşete kapılıyorduk, şimdi günde 3-4 kadın katlediliyor.
Tam da bu yüzden İstanbul Sözleşmesi’nin anlamı ve içeriğini tekrar konuşmak gerekiyor..
Bu da “Bir cinsin diğer cins üstünde egemenlik hakkı olmadığını,
bir cinsin diğer cinsin malı olmadığını,
hiçbir şekilde ve durumda yaşam hakkına müdahaleye hakkı olmadığını anlatmalı, toplumsal cinsiyet eşitliğini sağlamalısınız ”  demek
Şimdi ise Cumhuriyet Devrimlerinin en önemlilerinden olan Medeni Kanun’un değiştirilmesi,
haklarımızın ortadan kaldırılması tehlikesi altındayız.
Kadınların eşitlik mücadelesi verdiği bir süreçte en temel haklarının düzenlendiği Medeni Kanunda
yapılacak bu değişiklikler 100 yıl geriye gitmektir. 
Toplumun çoğunluğunu oluşturan kadın ve çocukların siyasi irade tarafından yok sayılması
toplumu daha da geriye götürecektir.
Anayasal eşitlik ilkesi gereği ve demokratik-katılımcı siyasetin gerçekleştirilmesi için seçimlerde
öncelikli taleplerimizin gecikmeksizin dikkate alınmasını, 
Siyasi Partiler Kanunu ve Seçim Kanunu’nun Anayasanın eşitlikçi ilkesi doğrultusunda hayata geçirilmesini talep ediyoruz.
Kadınlar ne istediklerini açıkça söylüyor, biz artık sadece duymak değil, çözüm görmek istiyoruz.
Eğer eğitim hakkım varsa, bu siyasi katılım yeteneğim olduğu anlamına gelir.
Eğer karar alma sürecindeysem, ekonomiyi etkileyebilirim.
Dünya, cinsiyet eşitliği vaadini yerine getirmek için yıllarca bekleyemez. 
kendi haklarına ve hayatlarına sahip çıkan, birbirine kol kanat gererek cesaret
bulaştıran,
kadınları güçlendiren, erkek egemen düzene karşı haklı ve onurlu duruşuyla isyan 
eden dünya kadınlarının mücadele günü bugün.
Hayatın ağır yüklerini taşıyan, eli’nin emeğini gözünün nuru ile birleştiren, küçük yüreğine koskoca sevgiler sığdıran, güçlü kahramanlar  kadınlar…
Kadınların erkeklerle yan yana, omuz omuza mücadele ettiği,
ayrımcılığa ve eşitsizliğe uğramadığı, baskıdan, şiddetten ve istismardan uzak bir şekilde
özgürce yaşadığı,
kendilerini korumak zorunda kalmadığı, öldürülmediği bir dünya hayal ediyoruz..
Tüm dünyada savaşa ve yoksulluğa karşı mücadele eden, emeği, bedeni ve kimliği
için kadınların kurtuluş mücadelesi bayrağını yükselten tüm dünya kadınlarına
selam olsun. 
Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılında,
Kadınların Cumhuriyet ile kazandığı hak ve özgürlüklerini, korkmadan, kısıtlanmadan,
özgürce kullanabildikleri, toplumsal cinsiyet eşitliğini sağlamaya yönelik yeni adımlar atılması umuduyla…
"Biz sadece bugünü değil, geleceği de değiştirmek için buradayız. Haklarımızdan, hayatlarımızdan ve birbirimizden asla vazgeçmeyeceğiz."
'Kadınlarını geri bırakan toplum, geride kalmaya mahkumdur.'' 
Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK."

Muhabir: Öznur Güneş