-ÖZEL İÇERİK-

TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası Zonguldak Eski İl Temsilcisi Şaban Koç, Zonguldak ilinde son günlerde yaşanan heyelan, taş düşmesi ve toprak kayması olayları ile ilgili Pusula'ya değerlendirmelerde bulundu.

Zonguldak'ın jeolojik özellikleri ve afet tehlikeleri üzerine konuşan Şaban Koç, 100. Yıl Terminali'nde üç kez üst üste yaşanan heyelan hakkında bilgiler verdi. Jeoloji Mühendisi Şaban Koç "Şehrin birçok noktasında (Terminal Bölgesi, Gelik, Çatalağzı, Ereğli/Zonguldak yolu gibi) meydana gelen hareketlenmeler aşırı yağışların etkisiyle suya doygun hale gelen zeminin, eğiminde etkisiyle bazen heyelan şeklinde, bazen toprak kayması şeklinde, bazen de kaya düşmesi şeklinde kendini gösterdi" dedi.
"ALANLARIN JEOLOJİK VE JEOTEKNİK ÖZELLİKLERİNİN ÖNCEDEN BİLİNMESİ MÜMKÜN"
Jeoloji Mühendisi Koç, Pusula'ya yaptığı açıklamalarda şunları söyledi; "Yerleşim alanlarının afet güvenliğinin sağlanması, kentsel projelerin en sağlıklı bir şekilde uygulanabilmesi için öncelikle bu alanların jeolojik ve jeoteknik özelliklerinin önceden bilinmesi ile mümkündür. Günümüzde Zonguldak'ın kentsel gelişim süreci de bu "ihmalden" nasibini almıştır. Şehirleşme süreci, taşkömürüne dayalı olduğundan ve topoğrafyanın çok dik oluşundan şehrin birçok yerinde yapılaşma gelişigüzel gelişmiştir. Özellikle kömür ocaklarından kaynaklanan tasman sorunu ve bunun yanında morfoloji ve jeoloji etkisiyle oluşan kütle hareketleri (Heyalan, akma, sürüklenme, kaya düşmesi vb.), önemli afet problemleri olarak gözümüze çarpmaktadır. Cumhuriyetin ilk kenti olan Zonguldak ve yöresi; coğrafik, morfolojik, jeolojik ve tektonik yapısı ile birçok araştırmaya konu olmuş, maden potansiyeli ile de ülke ekonomisine önemli katkılar sağlamıştır. Taşkömürü yıllarca şehrin olmazsa olmazlarından olmuştur.
"BAZEN TOPRAK KAYMASI ŞEKLİNDE, BAZEN DE KAYA DÜŞMESİ ŞEKLİNDE KENDİNİ GÖSTERİYOR"

Zonguldak il sınırları içindeki sahaların jeolojik, jeomorfolojik, hidrojeolojik, mühendislik jeolojisi ve jeoteknik, afet tehlikeleri özeliklerine yönelik verilerin elde edilmesi amacıyla, MTA, Afet İşleri, DSİ Genel Müdürlüğü gibi kurumlar ve üniversiteler tarafından önemli çalışmalar yapıldığı bilinmektedir.
Zonguldak Taşkömürü Havzasında yapılan çalışmalarda bölgenin stratigrafik birimleri çok özetle;
1-Zonguldak ve yakın çevresindeki (Ereğli-Amasra) Paleozoyik-Alt Jura çökelleri
2-Zonguldak yakın çevresinde ve sahil boyunca yer alan üst Mesozoyik - Senozoyik istifi olarak iki ana başlıkta toplanmıştır.
Zonguldak havzası litolojik formasyonları; Paleozoik ve Mesozoyik yaşlı birimlerden oluşur. Tabanda Vizeyen yaşlı Yılanlı Formasyonu (dolomitik kireçtaşı, kireçtaşı, çört) yer alır. Bu birim üzerine, Namuriyen yaşlı Alacaağzı Formasyonu (kiltaşı, silttaşı, kumtaşı, mercek şeklinde kömür damarı) gelir. Alacaağzı Formasyonu üzerine, uyumlu olarak kiltaşı, silttaşı, kömür, kumtaşı, konglomera litolojilerinin ardalanmasından oluşan Westfaliyen A - B yaşlı Kozlu Formasyonu gelmektedir. İstif kalınlığı 850 m. kadar olan bu birim yaklaşık 20 adet ekonomik kömür damarı içermektedir.
Westfaliyen C-D yaşlı Karadon Formasyonu ise; kiltaşı, silttaşı, kömür, şiferton, kumtaşı, konglomera litolojilerinin ardalanmasından oluşmuştur. Bu Formasyon içerisinde ekonomik olarak 6 adet kömür damarı ve 4 adet şiferton damarı bulunmaktadır.
Karadon Formasyonu üzerinde, Kretase yaşlı denizel birimler yerleşmiştir Bu birimlerden ilki Zonguldak Formasyonudur. Barremiyen yaşlı Öküşne Kireçtaşı Üyesi ile başlar, daha sonra İncivez Kırıntılı Üyesi ve üzerine de Kapuz Kireçtaşı Üyesi oturur. Daha sonra Velibey Formasyonu (kumtaşı) yer alırken, Velibey Formasyonu üzerinde sırasıyla Üst Kratase ve Paleosen-Eosen yaşlı formasyonlar çökelmişlerdir. Vadi yataklarında ise oldukça gevşek zemine sahip güncel alüvyonel çökeller yer almaktadır.
"YA TOPRAK KAYAR, YA DA KAYA DÜŞER"
100. Yıl Terminali'nde yaşanan heyelanlarla ilgili değerlendirme yapan Koç, şöyle konuştu; "Kısaca özetlemeye çalıştığım bu bilgiler ışığında heyelanın yaşandığı terminal bölgesi de Zonguldak Formasyonu içerisinde yer alan Barremiyen yaşlı kireçtaşı biriminden oluşmaktadır. Aşırı yağışlar, gece gündüz arası sıcaklık farkı, eğiminde ve diğer etmenlerin etkisiyle kireçtaşı arasındaki çatlakları dolduran killi tabakanın boşalması, gece gündüz arası sıcaklık farkı etkisiyle de hareketlenen kütleler bu heyelanı/kaya düşmesini tetiklemiştir. Şehrin birçok noktasında (Terminal Bölgesi, Gelik, Çatalağzı, Ereğli/Zonguldak yolu gibi) meydana gelen hareketlenmeler aşırı yağışların etkisiyle suya doygun hale gelen zeminin, eğiminde etkisiyle bazen heyelan şeklinde, bazen toprak kayması şeklinde, bazen de kaya düşmesi şeklinde kendini göstermiştir."
Sürekli veya sağanak yağışların meydana geldiği aylarda, arazide ve evlerde söz konusu aşağıdaki belirtiler görülebilmektedir.
•Arazide, daha önce olmayan su sızıntıları ile suya doygun alanlar oluşur.
•Arazide veya yollarda çatlaklar, yarıklar oluşur.
•Telefon direklerinde, çitlerde ve ağaçlarda yamaç aşağı eğilme ve yatmalar meydana gelir.
•Yeraltındaki su borularında sızıntılar, kanalizasyon kanallarında kırılma ve çatlaklar oluşur.
•Bina temelleri altında çatlama, yarılmalar ile bina döşemelerinde ve duvarlarda sürekli genişleyen çatlaklar oluşur.

Bunların önlenebilmesi içinse;
•Dik yamaçların altında kazı işlemlerinden ve dik yamaçların etrafında inşaat işleminden kaçınmak gerekir.
•Eğimi fazla yamaçların üzerine dolgu malzemesi (çöp, hafriyat mlz. vs.) dökülmemesi gerekir.
"BELEDİYELERİN BİR ÇOĞUNDA JEOLOJİ MÜHENDİSİ İSTİHDAM EDİLMİYOR"
"Ayrıca Zonguldak Belediyesi ve İlçe Belediyelerinde görev yapan Jeoloji Mühendisleri tarafından (Bu arada İlçe Belediyelerinin bir çoğunda Jeoloji Mühendisi istihdam edilmemektedir.) imarlı alanlarda bu tip zeminler tespit edilmeli buralarda derhal önlem alınması sağlanmalıdır. Önlemlerin başında da en önemlisi, buralar yeşil alana dönüştürülerek ağaçlandırılmalıdır."