Genel Maden İşçileri Sendikası Genel Başkan Danışmanı Turhan Oral, 23 Ekim 2019 tarihli İnanış Gazetesi'nde yayımlanan ZONGULDAK VE ZONGULDAKLI ÖRNEĞİ başlıklı yazısında çarpıcı tespitlerde bulundu.

İŞTE O YAZI:

ZONGULDAK VE ZONGULDAKLI ÖRNEĞİ

Zonguldak çok sesli bir Müzik Korosu gibi.
Zonguldak, bir metropol olmasa da aldığı göç ile Türkiye'nin dört bir yanından farklı kültürlerin harmanlandığı bir şehir.

Zonguldak, her türden düşüncenin rahatlıkla ifade edilebildiği özgür ve cesur insanların yaşadığı bir şehir.
Zonguldak, Emeğin Başkenti olarak tanımlanan bir şehir. Sadece bu sıfatı bile derin bir anlamı ifade eder.

Yani Zonguldak yeraltı ve yerüstüyle bir üretim şehridir. 170 yıldır yeraltından taşkömürü üretilir.
Üretmek, sadece mal üretmek olarak tanımlanamaz.
Üretmek, her şeyden önce özgüveni artırır ve insanı her yönden geliştirir.

[*][*][*]
Zonguldak, 1848 yılında taşkömürü üretiminin resmiyet kazandığı dönemde küçük bir mahalle iken 51 yılda, 1899 da ilçe merkezi oluyor.

Sonra sadece 25 yılda, yani 1924 yılında il merkezi oluyor.
Aslında bu süre 25 yıldan daha azdır. Çünkü Mustafa Kemal Atatürk ve arkadaşları maden işçisine ve maden ocaklarına 1920'den itibaren sahip çıkıyorlar.
Yasal düzenlemeler yapıp havzaya devlet ciddiyeti getiriyorlar.
Üretimi hızla artırmanın planlarını yapıyorlar.
Türkiye'nin dört bir yanından insanlar akın akın Zonguldak'a geliyorlar.
Ve Zonguldak Cumhuriyet'in ilk ili oluyor.

Sonra Zonguldak göç almaya devam ediyor ve 3 il olacak kadar büyüyor.
Ve özellikle Zonguldak şehir merkezi bu hızlı büyümeye ayak uyduramıyor. Hala şehirleşme sorunları yaşanıyor.

[*][*][*]
Evet Zonguldak çok sesli bir koro gibi.
Zonguldak, Türkiye'nin küçük bir modeli.
Artvin'den Edirne'ye, Sinop'tan Antalya'ya, Muğla'dan Ardahan'a her ilimizden insanlar, çoğunlukla emekçiler bugünkü Zonguldak'ı oluşturdular.
Herkes birbirine kaynaştı ve çok sesli yepyeni bir Zonguldak kültürü oluştu.

Kaynaşmayı geciktiren ve hemşeri duygularıyla çevre yapıp nemalanmaya çalışan, yeteneksiz siyasetçiler ve ticaret erbabı her zaman oldu.
Ama her şeye rağmen; vatan, millet, insan, Zonguldak ve emek ortak paydasında, ehliyet ve liyakati öne çıkartan ve çağdaş medeniyete doğru hızla yol alan bir Zonguldak için çalışanlar çoğunluktadır.

Zonguldaklı, başta siyasi partiler olmak üzere her türden örgütlenmeleri; işine, aşına, kendisinin, ülkesinin ve milletinin geleceğine sahip çıkma ve çağdaş medeniyet hedefine ulaşma yolunda bir araç olarak görür.

[*][*][*]
Maden havzasındaki şirketlerini koruma bahanesiyle Zonguldak şehir merkezini işgal eden ve bu işgali maden havzasına yaymaya çalışan Fransız, askerlerini kovan Zonguldaklılar, maden ocaklarını kapatmak isteyen Cumhuriyet hükümetlerine karşı da mücadele etmiştir.

5 bin civarındaki maden şehidi sadece Zonguldak'ın değil, bu vatanın şehitleridir.
Çünkü onlar ülkemizin gelişmesine, kalkınmasına hizmet etmişlerdir.
O şehitlerin hepsi için akan gözyaşları, bu şehrin ortak paydası oldu.

Farklılıklarını kültürel bir zenginlik olarak gören ve onu Zonguldaklılık ortak paydasında yaşatan, özellikle genç insanlarımızın Türkiye'ye örnek olduğunu düşünüyorum.

Editör: Pusula Gazetesi