Orhun Kitabeleri, Köktürkler döneminde dikilmiştir ve Türk adının geçtiği ilk eser olması açısından tarihimizde önemli bir yer tutmaktadır.

Zonguldak'ta da buna benzer taşların olduğunu biliyor muydunuz?

Zonguldak yerel tarih araştırmacısı Kadir Tuncer'in yıllar önce Zonguldak'ın Devrek ilçesine bağlı Velibeyler Köyü'nde yaptığı araştırmalar sırasında gördüğü Yağmur Duası Taşı'nın fotoğraflarını çekerek sosyal paylaşım sitesinde paylaşmıştır. Tuncer'in paylaştığı fotoğrafın altına yapılan yorumlar ise şu şekilde:

Sadi Uyar: Altar taşı, İ.S./1-2 Yüzyıl...

Kadir Tuncer: Orhun Kitabe taşlarına benzerliği var

Sadi Uyar: Ben taşı sadece resimde gördüm. Genelde Sunak "Altar" taşları bu tip oluyor. Bu taşların bulunduğu mevkiiler kutsal alan olarak geçiyor. Roma, Bizans, Selçuklu dönemlerinde aynı amaçla kullanılmış. Bizde aynı şekilde bulunan bir taş var. Sunak taşı Olba dergisinde makalesini yayınladık. İlginç olan sunak taşının bulunduğu yer kutsal alan üzerine sonradan kilise yapılmış en son. Hemen 200 metre ilerisinde "Satı Türbesi" diye bir yer var, yakın zamana kadar halk orada adak olarak kurban kesiyordu.

Kadir Tuncer: Zonguldak yöresinde bunlardan 10 tane buldum. Fotoğrafların yanı sıra köy ahalisiyle bu taşların yanında taşlar ile ilgili söylediklerini kamera kaydı yaptım. Hatta bunları Kanal Z'de yaptığımız tarih söyleşisinde gündeme getirdim. Bu Taşlar Orta Asya Şaman inanç geleneklerinde ve Türkmen boylarında "YA-DA/CA-DA" diye isimlendiriliyor. Oralarda da yağmur taşı olarak geçiyor. 12 yıl önce başladığım araştırmalardaki taşlar sonradan birileri tarafından herhalde hazine vb. aramak için kırılmış. Son aldığım duyuma göre Velibeyler Köyü'ndeki bu taşın tepesini tokmakla kırmışlar. İyi ki o dönemler bunları fotoğraf ve video kamera ile belgelemişim. Bir önemlisi de bunlar genellikle mezarlıklarda, mezarlarda hep tepelerde ve başka bir yerleşim ile sınır boylarında. Buralar genellikle Ören-toplanma-bayram yeri...

Kadir Tuncer: Taşların hepsi birbirine benzemiyor. Sanırım her biri farklı boyları sembolize ediyor. Bu işlerin araştırmacıları sanat tarihi uzmanları olmalı. Ne yazık ki yöremizde böyle bir çalışma yok. Eskiye ait ne varsa Hıristiyan, Müslüman, Rum, Ermeni, Türk vb. hepsi koruma yerine talana bırakılmış. Sanki geçmiş baskının yanı sıra bilerek birilerinin talanına bırakılıp yok edilmesine göz yumulmuş ve yumulmaya devam ediliyor.

Ayrıca Zonguldak'a bağlı Çağlı Köyü sınırları içinde bulunan Ulutan (Ulutam) Barajı üstünde bulan ve "Kez" diyen tabir edilen bölgede de buna benzer bir taşın olduğu, bölge halkının yağmur yağmadığı zamanlarda bu bölgeye giderek dua ettikleri, bu yüzden bu bölgeye "Ulu" ve "Tan" kelimeleri gibi inançsal önemi olan kelimelerin birleşimi bir isim verildiği biliniyor.

Editör: Pusula Gazetesi