Başlangıcı 1944 yılına ait hikayenin eksik kalan bir bölümü Zonguldak açıklarında bulunmayı bekliyor. Sakarya ve Ağva önlerindeki derin sularda yatan emsalleri bulundu ve su altı arkeoloji turizmine kazandırıldı... National Geographic belgesel kanalında "Sular Çekilince" programı serisinde yayınlandı. U20 denizaltısı, 1994 yılında Karasu önlerinde, U23 denizaltısı 2019 yılında Deniz Kuvvetleri Komutanlığı ve TRT işbirliği ile gerçekleştirilen Mavi Tutku belgesel çalışmasında Şile-Ağva açıklarında bulundu. Aynı akıbete uğrayan U19 denizaltısı ise halen Zonguldak sularının derinliklerinde bir yerlerde ve bulunmayı bekliyor.

Deniz araştırmacısı Selçuk Kolay'ın başlattığı ön arama çalışmalarından sonra TRT Haber'in sualtı belgesel programı Mavi Tutku ile yaptığı ortak çalışma sonucunda U23 denizaltısı da bulundu ve tarihin karanlık bir sayfası daha aydınlatmış oldu.

U23 denizaltı batık keşfini donanmaya ait TCG AKIN gemisi yaptı. Gelişmiş sualtı arama cihazlarına sahip olan gemide, 1.000 metre derinliğe kadar görev yapabilen ROV adı verilen uzaktan kumandalı sualtı cihazı bulunuyor.

2019 yılına U23 denizaltısı da bulundu... TCG AKIN gemisi Komutanı Deniz Yarbay Cenk İlgün ve Deniz araştırmacısı Selçuk Kolay'ın derinlerde kaybolan bir tarihin tanığı U23'ün keşfini gerçekleştirmekten mutlu olduklarını belirterek, hayatta olan ve başından beri gelişmeleri merakla takip eden U23'ün Alman komutanı Rudolf Arentd'i arayarak müjdeyi verdiler.

Denizaltıların hikayesi...

2.Dünya Savaşı'nda Almanlar, Barbarossa Harekatı kapsamında Karadeniz'e bir denizaltı filosu göndermeye karar vererek Türkiye'den boğazların açılması talebinde bulundu. Türkiye Montrö Sözleşmesi gereğince boğazları askeri gemilere kapatmış, denizaltıların gizli geçişlerini engellemek için de Çanakkale ve İstanbul boğazlarına manyetik hatlar döşemişti.

Bunun üzerine Almanlar, 40 metre uzunluğundaki küçük tonajlı tip II-B sınıfı 6 adet denizaltısını (U9, U18, U19, U20, U23 ve U24) Hamburg Kiel'de sökerek kara ve nehir yoluyla Romanya'nın Köstence limanına kadar 7 bin kilometre boyunca 4 ay gibi kısa bir sürede taşıdılar. Burada tekrar monte edilen denizaltılar Karadeniz'e açıldı. 30. filotilla olarak adlandırılan gemiler 27 Ekim 1942'den 25 Ağustos 1944'e kadar Rus donanmasına karşı 56 operasyon gerçekleştirdi.

Savaş sonuna doğru Ruslar, 3 Alman denizaltısını batırdı ve Almanların yegane üssü Köstence, Kızıl Ordu'nun eline geçti. Almanya, Karadeniz'de kapana sıkışan 3 denizaltı U 19- U20 ve U-23 için Türk hükümetinden boğazların açılmasını istedi ancak bu istek geri çevrildi.

Başka çaresi kalmadığını anlayan Amiral Karl Dönitz, denizaltı komutanlarına gemilerini batırma ve Türkiye'de karaya çıkma emri gönderdi. 3 Denizaltı Eylül 1944'de Türk kıyılarına yakın bir noktada buluştu. Ardından U19 Zonguldak, U20 Sakarya-Karasu, U23 Şile-Ağva açıklarında batırıldı, personel karaya çıktı.

Emre göre kaçak Alman mürettebat, Anadolu topraklarında güneye inecekler ve işgal altındaki Yunan adalarına geçiş yapacaklardı. Denizaltıcılar karaya çıktıklarının ertesi günü yakalandılar ve Isparta Beyşehir'de 1,5 yıl enterne edildiler. Savaşın bitmesinin ardından da ülkelerine döndüler. 13 Temmuz 1994'te de Türk Deniz Kuvvetlerine ait TCG Kurtaran gemisi, U20 denizaltısını Sakarya Karasu açıklarında 23 metre derinlikte tespit etmişti.

Zonguldak Filyos sularında batırıldığı tahmin edilen üçüncü batık U19 denizaltısının bulunması için henüz kapsamlı bir arama çalışması yapılmadı. Aynı şekilde TRT kurumu destekli, donanma ve deniz araştırmacısı Selçuk Kolay'ın müşterek olarak sularımızda bulunan savaş batığının bulunması için harekete geçirilmesi ve Zonguldak'ta su altı turizminin gelişmesi için yerel araştırmacıların müdahil olması kentimizin tanıtımı açısından önemli bir fayda sağlayacaktır.

Bununla birlikte Zonguldak sularında onlarca batık enkazı keşfedilmeyi bekliyor.

Yüksel Yıldırım-22 Ekim 2021
Zonguldak Nostalji