'Siz hiç madencilerle kader birliği edip aynı meydanda İstiklal Marşı söylediniz mi'diyen Tunç; "Siz ekmeğini yerin yüzlerce metre altlarında günün 8 saatini kömür soluyarak geçiren cefakar madencileri tanıdınız mı hiç? Siz hiç madenci annelerini, eşlerini ve çocuklarını evlerinin direği madencilerinin ekmek kapıları kapanmasın, evleri aşsız kalmasın diye meydanlara indiğini gördünüz mü ? Siz madencinin başında taşıdığı baretlere bakıp ağladınız mı hiç ?

Sahi siz baret nedir bilir misiniz ? Siz eğer baretlerde babalarının yolunu bekleyen madenci çocuklarını görmedinizse, siz baretlere bakıp göçüklerden alınıp ambülansa bindirilen temiz yürekli madencinin " çizmelerimi çıkarayım mı ?" demesini görmedinizse,

Siz baretlerle yorgun bir şekilde ocaktan çıkan madencilere dolmuş şoförünün ısrarla oturun demesine rağmen " bizim üzerimiz kömürlü, oturaklar kirlenmesin" diyen aslanları görmedinizse madenciyi anlamamışsınız demektir.

Siz madencinin baretlerinde, deprem gibi doğal afetlerde enkazları kaldırmak ve can kurtarmak için herkesten önce koşan tahlisiye ekibini görmedinizse, siz o baretlerde alın terini, emeği, üretimi, helal kazanmayı görmedinizse,

Siz o baretlerde ay yıldızı, cennet vatanı, Türkiye'yi görmedinizse siz madenciyi görmemişsiniz demektir.

Biz Çaycuma'dan, Kalafatlı'dan yola çıkarak 02.11.2017 Perşembe günü madenciye desteğimizi göstermek ve yanındayız demek için Zonguldak Madenci Anıtı'nın önünde madenciyle beraberdik. Yüzlerce kahraman gördük o gün Zonguldak'ta !

Ekmeğinin kahramanı onlar, emeğinin, alın terinin kahramanı..! Yanlarında, hemen yanı başlarında nice kader arkadaşları şehit olmasına rağmen işini hala seven ve bırakmayan kahraman onlar ! Bu ocaklar bize emanet, emaneti korumak görevimiz, buraları devletimiz işletsin, özelleşmesin diyorlar.

Kendilerini ifade ederken evlatları geliyor gözlerinin önüne. Liselerde, üniversitelerde okuyan çocukları geliyor. Onları düşünüyor onlar için katlanıyorlar her zorluğa. Bir medet bekliyorlar, bir yardım bekliyorlar!

Açıklama yapıyorlar, eylem yapıyorlar, toplanıyorlar, bir araya geliyorlar. Seslerini duyurmaya çalışıyorlar. Ne bir taş atıyorlar, ne de taşkınlık yapıyorlar. Ağızlarından ne bir küfür ne de bir hakaret çıkmıyor. Sloganlarla, alkışlarla meydanlar inliyor. Ama hiçbir taşkınlık yok. Coşku bazen gözyaşlarına karışıyor. Belli ki niyetler halis, yürekler temiz.

Şu bir gerçektir ki; Madenciye yapılan yatırım fazlasıyla geriye dönecektir. Sadece oy olarak düşünmeyin bu yatırımı!

Madenciye sahip çıkana madenciler dua edecektir. Madenci çocukları, eşleri, anne babaları dua edecektir. Karaelmas diyarı Zonguldak, Karabük, Bartın dua edecektir.

Şehit madenciler dua edecektir. Gelecek nesiller dua edecektir. Yetkililerimizin bu kadar duayı kaçırmayacağını ümit ediyorum. Yeter ki baretlerdeki mesaj iyi alınsın, baretlerin dili iyi anlaşılsın ! Çözüme giden yolda baretlere ve onu giyenlere empati ile bakmak yeterlidir.

'8 Kasım Uzun Mehmet'i Anma ve Taşkömürünün bulunuş Günü' vesilesi ile kömürü bulan Uzun Mehmet'e, bütün şehitlerimizle beraber ocaklarda yitirdiğimiz bütün maden şehitlerimize, vefat eden madencilerimize Allah'tan rahmet, emekli olanlara hayırlı uzun ömür, çalışanlara da kazasız belasız hayırlı işler diliyorum. Karaelmasın yiğitlerine ve onlara sahip çıkanlara selam olsun"dedi.

Editör: Pusula Gazetesi