1936 yılında Zonguldak'a gelen yazar İsmail Habib (Sevük), kentteki gözlemlerini şöyle anlatır;
"İki ucu boğuk çarşının ortasından bir de kömür treni geçiyor, birer tonluk vagonetleri arkasına sıralamış, gelirken dolu, giderken boş; kalabalıktan dolayı hızlanamayarak, boyuna düdük öttüren, tozlu dumanlı, takır tukur bir kömür treni. Şehrin sıhhati ve estetiği namına bu treni kaldırmak öylemi? İyi amma, şehir yokken bu tren ve bu hat vardı. Madenciler ayak diremiş; burada asıl olan maden, ekleme olan şehirdir. Treni değil şehri kaldırın. Sahi, bir kozalaktan kocaman bir ağaç çıkar gibi şu alımlı çalımlı Zonguldak bu vagonetlerden çıktı. Daha kırk yıl önce (1900 öncesinde) burada 18 ev varmış. Benim 15 yıl önce (1911'de) gördüğüm Zonguldak'ı bile ara da bul. Endüstri şehirlerinin kerameti, birdenbire gelişmek; İyi amma maden oraya çabuk şehir ol demiş, fakat arazi de burada şehir olmaz demiş..."

İSMAİL HABİB SEVÜK KİMDİR?
1892 yılında Edremit'te doğmuştur. Hukuk fakültesini bitirdikten sonra Kastamonu, İzmir ve Ankara'da edebiyat öğretmenliği, Edirne'de milli eğitim müdürlüğü yaptı. 1926-1927 Antalya Maarif Eminliği, 1927-1931 Adana Maarif Eminliği görevlerinde bulundu. Maarif eminliklerinin kaldırılmasından sonra Galatasaray Lisesine atandı (1931-1943). Sinop'tan 1943'de milletvekili seçildi.
Tezatların şaşırtıcı havasından, ilginç kıyaslamalardan, orijinal buluşlardan, geniş tarih kültüründen beslenen anlatımı ile gezi türününde ilk güzel örneklerini verdi. "Tuna'dan Batı'ya, 1935" ve "Yurttan yazılar, 1943".
Onun bir büyük çalışması da, batı kültür ve sanatını oluşturan şair ve yazarların yaşamlarını ve sanatlarını, Türk edebiyatı ile kıyaslayarak anlattığı "Biz" adlı iki ciltlik eseri hazırladı.
Atatürk'le ilgili anılarını "O Zamanlar" (1936), Atatürk'ün kişiliğini ve devrimlerini değerlendiren yazılarını da "Atatürk İçin" (1939) adlı eserinde topladı.
Bilgi ile sanatı ustaca kaynaştıran bir yazar olarak ün yaptı.

Editör: Pusula Gazetesi