Zonguldak Özel Level Hospital Kardiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Faik Musafaoğlu, "Stres kalbi yorar, kalp hastası stresten uzak durmalıdır" dedi.

"STRES YÖNETİMİ KALP HASTALIKLARINI AZALTABİLİR YA DA ÖNLEYEBİLİR"

Stresin kalp hastalığı riskinde artışa yol açan, yüksek kan basıncı ve yüksek kolesterol düzeyleri gibi faktörlere ve sigara içmek, fiziksel hareketsizlik, aşırı yemek yeme gibi davranış biçimlerine neden olabileceğini belirten Kardiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Faik Musafaoğlu, "Bazı kişiler kronik streslerini yönetmek için çok fazla alkol içmeye ya da sigara kullanmayı tercih edebilir. Ancak maalesef bu davranışlar kan basıncını arttırabilir ve arter (atardamar) duvarlarına hasar verebilir. Vücudunuzun strese yanıtı baş ağrısı, sırtta kasılma veya mide ağrısı şeklinde olabilir. Stres ayrıca enerjinizi alır, uyku düzeninizi bozar ve kendinizi sinirli, ihmalkar ve kontrolden çıkmış hissetmenize yol açar. Stresli bir durum, bir dizi olaylar zincirini harekete geçirir. Vücudunuz adrenalin salgılar. Bu hormon geçici olarak kalp hızınızın ve nefesinizin hızlanmasına ve kan basıncınızın artmasına neden olur. Bu reaksiyonlar durumla başa çıkmanıza yani 'savaş ve kaç' yanıtını size hazırlar. Stres sürekli hale geldiğinde ise, vücudunuz günlerce veya haftalarca bir nevi yüksek viteste kalır. Stres yönetimi kalp hastalıklarını azaltabilir ya da önleyebilir" dedi.

"STRES İLE KAYGIYI BİRBİRİYLE KARIŞTIRMAMAYA DİKKAT EDİN"

Stres düzeyini azaltmak için yapılabilecekler hakkında bilgi veren Doç. Dr. Faik Musafaoğlu, "Egzersiz, pozitif bakış açısı, çok fazla kahve tüketmemek, sağlıklı bir diyetten keyif almak, sağlıklı kiloyu korumak stresle başa çıkmak için en iyi yoldur. İlaçlar pek çok şey için yardımcı olabilir, fakat stres için genellikle etkileri olmaz. Bazı kişiler hemen sakinleşmek için trankilizanlar (sakinleştirici ilaçlar) alırlar, ancak gevşeme veya stres yönetimi teknikleri aracılığıyla stresinizi yönetmeyi öğrenmek, uzun vadede daha faydalıdır. Stres ile kaygıyı (anksiyete/vesvese) birbiriyle karıştırmamaya dikkat edin. Eğer anksiyete şikayetiniz varsa, doktorunuzla bu konuda tedaviye ihtiyacınız olup olmadığı hakkında görüşün. Stresin hangi mekanizmalarınızı harekete geçirdiğini ortaya çıkarmak, stresle başa çıkmakla önemli bir adımdır" diye konuştu.

STRESLE BAŞA ÇIKMANIN 4 YOLU...

Doç. Dr. Musafaoğlu, stresle başa çıkmanın 4 yolu olduğunu belirterek, "Kendi kendinize pozitif/olumlu konuşmalar yapın. Negatif kendi kendine konuşma, stresi arttırır. Pozitif kendi kendine konuşma ise sakinleşmeye ve stresinizi kontrol altına almaya yardımcı olur. Pratik yaparak, negatif düşünceleri pozitif düşüncelere dönüştürmeyi öğrenebilirsiniz. Acil stres önleyiciler: Farklı durumlar için farklı stres durdurucularına ihtiyacınız olabilir ve bazen de bunları birlikte kullanmak gerekebilir. Konuşmadan önce 10'a kadar sayın. Üç-beş kez derin nefes alın. Stresli durumdan uzaklaşın ve daha sonra ele alacağınızı söyleyin. Yürüyüşe çıkın. Eğer bir hata yaptıysanız, 'özür dilerim' demekten korkmayın. Geç kalma stresinden kurtulmak için saatinizi 5 ya da 10 dakika ileri alın. Büyük sorunları küçük parçalara ayırın. Örneğin, her şeyle hemen yüzleşmek yerine, her gün bir mektup yanıtlayın veya telefon konuşması yapın. Araba sürerken sakin kalmak için yavaş şeritte kullanın veya kalabalık yollardan gitmeyin. Bir gülü koklayın, sevdiğiniz birisine sarılın veya komşunuza gülümseyin. Negatif çemberi kırmak için meditasyon yapın ya da dua edin. Keyif almak için: Hoşunuza giden şeyler yapmak stresle mücadelenin doğal bir yoludur. Her gün sadece 15 dakikalığına bile olsa, keyif aldığınız en az bir şey yapmaya çalışın. Günlük rahatlama için: Stresi azaltmak için, rahatlama zihninizdeki ve vücudunuzdaki gerilimi sakinleştirmelidir. Rahatlamanın bazı iyi formları yoğa, tai chi (yavaş, zarif hareketler serisi) meditasyon veya ibadet etmektir. Dikkat edin! Stres, kalbinizi yormasın" ifadelerini kullandı.

Editör: Pusula Gazetesi