Ereğli Belediye Meclisi'nin Ekim Ayı toplantılarının ilk birleşimine, toplantıda gündeme gelen Balıkçı Barınakları bölgesinin imarının Günübirlik Turizm Alanı olarak değiştirilmesine ilişkin CHP'li üye Yaşar Balcı ve Başkan Posbıyık arasındaki tartışma damgasını vurdu. Posbıyık, konunun gündeme alınmasının yasal açıdan sakıncalı olduğunu belirterek gündeme alınmaması gerektiğini savunan Balcı'ya sert sözlerle karşılık verdi.

Karadeniz Ereğli Belediye Meclisi'nin Ekim Ayı toplantılarının ilk birleşimi, Belediye Başkanı Halil Posbıyık başkanlığında, Atatürk Kültür Merkezi Meclis Toplantı Salonu'nda gerçekleştirildi. Toplantıya üyelerden Sertan Kuzu, Barbaros Hayrettin Tabak, Gönül Çelik, Yaşare Aydın, Yüksel Başkan ve Gülsemi Hasçelik mazeretlerinden ötürü katılmadı.

Toplantıda ilk gündem maddesi olarak ilçenin çeşitli mahallelerinde bulunan mülkiyeti Belediyeye ait yoldan ihdas parsellerin satış veya takasına ait komisyon raporu çerçevesinde, Kepez mahallesinde bulunan 20,58 metrekarelik ve Kestaneci Mahallesinde bulunan müstakil inşaata müsait olmayan yoldan ihdas parsellerin bitişikteki parsel maliklerine satışına ilişkin komisyon raporu oybirliğiyle kabul edildi.

TANSİYONUN YÜKSELDİĞİ ANLAR...

Toplantının üçüncü maddesi olarak Kdz.Ereğli Kaymakamlığı Milli Emlak Müdürlüğü'nün ilçenin Orhanlar Mahallesi, Bozhane Mevkiinde bulunan balıkçı barınakları bölgesinde imar planı değişikliği talebi gündeme geldi.

CHP grup üyelerinden Yaşar Balcı, konunun gündeme gelmesinin yasal açıdan mümkün olmadığını belirterek itiraz etti. Balcı şöyle dedi:

"Bildiğiniz gibi Milli Emlak Müdürlüğü Çevre ve Şehircilik Bakanlığına bağlıdır. Balıkçı Barınaklarında Tarım Bakanlığı, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ve Ulaştırma Bakanlığı'nın onayı olmadan imar tadilatı yapılamaz kanuna göre. Milli Emlak Müdürlüğü ve Kaymakamlık burada bir hata yapmaktadır. Bu dilekçenin ekinde ön izin olmadan bunun gündeme alınmasının hata olduğunu düşünüyorum. Milli Emlak ve Kaymakamlığın dilekçe ekinde bu izin eki var mıdır? Basit bir imar tadilatı için başvurulduğunda imar müdürlüğü on tane ek istiyor. Burada dilekçede basit üç cümleyle talepte bulunmuşlar. Bunun gündeme gelmesinin hata olduğunu düşünüyorum, takdirlerinize sunuyorum."

Posbıyık, Balcı'ya bunun üzerine "Belediye meclis üyesi olarak mı, mali müşavir olarak mı konuşuyorsunuz" sorusunu sordu. Balcı, "Halkın seçtiği belediye meclis üyesi olarak" cevabını verdi.

Posbıyık bunun üzerine şunları söyledi:

"Bana mali müşavir olarak konuşuyorsunuz gibi geldi. Ereğli'de bir sorun var. Benim belediye başkanlığım süresince sürekli olarak oralar kapattırılır. Ereğli'nin en güzel yerinde balık lokantaları var. Ankara'dan, Düzce'den, Adapazarı'ndan insanlar gelir. Bundan kaymakam da, vali de, hepsi rahatsızdır. Oradaki vatandaşların ruhsat alabilmelerini temin için sadece tarım ilçe başkanı, milli emlak ilçe başkanı, kaymakam ve ben bir araya geldik, sorunu çözelim dedik. Bu sorun nasıl çözülür dedik. Bu ancak günübirlik turizm alanı olarak imar planı yapıldığı takdirde - imar planları da sizin söylediğiniz gibi değil, yanlış bilgi veriyorlar size - mülkiye sahibi belediyeye müracaat ettiğinde değerlendirmeye alabilir. Çünkü orada mülkiyet sahibi hazinedir. Tarım Bakanlığı'na sahip olsa da mülkiyeti hazinededir."

"SEN OY VERMEZSİN OLUR BİTER"

Balcı'nın itiraz etmek için araya girmek istemesi üzerine, "Sen oy vermezsin, olur biter. Balıkçı barınağı elden gidiyor, uyarıyorum herkesi. 94 öncesine dönüyor. Bu yönetim kasıtlı davranıyor. Kapıları kapattı arabaları içine sokmuyor, ben içeri yürüyüş yolları yaptım, dünyanın parasını verdim, aydınlatma yaptım, şimdi kapıları kapattılar, sokmuyorlar içeriye. Akşamları tiner, kokain, bıçaklama, yaralama, açık alanda içki içme... Günaha giriyorsunuz. Tarihe not düşüyorum. 94'ten bu yana kadınlar oraya rahat girsin diye büyük mücadeleler, büyük tehditler... Bir keresinde beni deniz zıpkınıyla beni öldürüyorlardı orada. İçkili lokantaları kaldırmak... 94 öncesine geri dönüyor. Bunu yapan bu yönetim. Çekek yerlerinin hepsini Ereğli belediyesi yapmıştır, dünyanın parasını harcamıştır. Tahtalarını bile biz yaptık.

Her birinden 60 bin lira devir parası alınıyor. Halkta yanlış bilgi var. Belediye para alıyor diye. Belediye ne lokantalardan para alıyor, hepsini su ürünleri alıyor. Çekek yerlerinden devir parası alıyor, her gün oradan avantalarını alıyorlar. Bir tarafa beton döküyorlar, yazık günah. Sen de yardımcı ol bize. Ereğli eski o anarşist durumlara gidiyor, korkuyorum."

"BEN KONUŞURKEN KONUŞMA!"

Balcı'nın itiraz etmek istemesi üzerine de Posbıyık, sesini yükselterek, "Bir dakika, ben konuşurken konuşma, söz istersin konuşursun, adabı bozma burada. Lütfen adabı bozma" diyerek kızgınlığını ifade etti.

Posbıyık, "Ereğli eski günlerine bu yönetim... Orada Veysel Ağa var, çok bilir bu işleri. Bildiği için de bu işler de böyle oluyor yaa. Gerçekleri görün gerçekleri, biraz halkı düşün halkı. Bu yönetimle beraber olacağız, yönetimden menfaatimiz olacağız diye bu işlere bakmayın. Nokta."

HES projesi gerilimi büyüyor...

Karadeniz Ereğli Belediye Başkanı Halil Posbıyık, Meclisin Ekim Ayı toplantılarının birinci birleşiminde yaptığı gündem dışı konuşmada, daha başından beri halkın suyunu kesmeye çalışan Erdemir'e karşı hukuk mücadelesi başlattıklarını ifade etti.

Kızılcapınar Barajı'nda HES yapılması için ÇED raporunun Erdemir tarafından yaptırılmadığını belirten Posbıyık şöyle dedi:

"Halktan gizleyerek, gizli; Ereğli'nin hayati mesele olan su meselesini ÇED raporunu halktan gizli resen yaptılar. Buna itiraz ettik. Hızlı bir çalışma yaptık. Belediye avukatlarına teşekkür ediyorum. Dün itibari iye davayı kazandık ve şuanda durduruldu elektrik santralinin yapılması. Ve yeniden ÇED yapılacak. Bu güzel haberi vermek isterim. Bu güzel bir haber. Halkın haklarını yemeye çalışanlara karşı yüce adaletin verdiği çok güzel bir karardır. Bu kararlar devam edecek, birçok konularda mahkemelerimiz var.

Zaten Erdemir'in en büyük davası bol bol mahkemeye vermek. Sürekli bizi mahkemeye veriyor, haklarımızı elimizden almaya çalışıyor. Elleri kolları uzun. Bürokraside, siyasette, Hükümet'te kolları uzanabiliyor. Bizi küçük görüyorlar. Cuma günü 79 tane daha dava açtılar bize. Bunların işleri güçleri budur. Ereğli halkının mağdur etmek, Ereğli halkının boğazını sıkmak, Ereğli Belediyesi'nin boğazını sıkmak; bütün sevdaları budur. Bunları halka anlatacağız.

Yeniden bir kitapçık hazırlıyoruz, kademe kademe gidecek, tek başımıza da kalsak bunlara karşı demokratik eylemlere başlayacağız. Hiçbir çaresi yok bunun. Benim için makam önemli değil, belediye başkanlığı, siyaset önemli değil. Her şeyi göze alıyorum.

Şimdi bahsedeceğimiz HES Davası nasıl başladı. Kastamonu'daki DSİ bölge müdürü Sait Beydi sanırım, istifa ettirildi ve OYAK Saflarına katıldı. Geçenlerde ÇED genel müdürü istifa etti OYAK saflarına katıldı. Bütün istedikleri baba elemanlarla, bürokratlarla belediyeleri, bizleri boğmaya çalışıyorlar. Bunlara yüce adalet izin vermediğini bir kez daha ifade etmiş olayım.

OYAK BİLDİRİSİ HAKKINDA

OYAK'ın bir bildiri yayınladığını, bu bildirinin ne kadar haklı olduklarını bir kez daha ortaya çıkardığını vurgulayan posbıyık şöyle dedi:

"Halkın suyunu kesmelerine izin vermedik. ERDEMİR'in 5 Ekim'deki kamuoyu açıklamasını memnuniyetle okudum. Memnun olma nedenim şu; bir yıldan uzun zamandır Kızılcapınar Barajı HES Projesi ile ilgili tüm yanlışları, kaygılarımızı, Ereğli Halkının zararına doğacak sonuçları halkımızla, kamuoyuyla paylaşmamıza rağmen, ERDEMİR ve özellikle OYAK bugüne kadar tek bir açıklama yapma gereği bile duymamıştı."

Erdemir açıklamasında yer alan 'Ereğli ve Ereğli halkının geleceği için aynı emellere sahip olduğumuz Sayın Halil Posbıyık'a konuya dair tüm süreçle ilgili bilgi vermeye hazırız" ifadelerini değerlendiren Posbıyık, "Böylece geç kalmış olsalar da Ereğli halkını muhatap almış oldular" ifadelerini kullandı.

"İRLANDALI KİM?"

OYAK Yönetimine yine yanlış bilgiler verildiğini belirten Posbıyık "Açıklama, OYAK yönetiminin yanlış ve taraflı yönlendirildiği izlenimimizi güçlendirdi. Bana soruyorlar İrlandalı kim diye... İrlandalı Ereğli'nin aleyhine uğraşanlar. Onlar mesajı aldı, kıvrım kıvrım kıvranıyorlar şu anda. Herkesi ilgilendirmiyor, sizler İrlandalı değilsiniz, ben de rahatsız olmadım, ben de İrlandalı değilim. Yine yanlış mesajlar vermişler" dedi.

Posbıyık şöyle devam etti:

"OYAK Yönetiminin doğru ve tarafsız bilgilendirilmesi açısından şu noktaların altını çizme gereği doğdu. Açıklamada, 'Bu protokol, Ereğli halkı ve Belediyesi aleyhine değil, karşılıklı kazanımlar üzerine ve kamu yararı gözetilerek akdedilmiş protokoldür" deniliyor. Pekiyi açıp bakalım protokolün 5.1. maddesine...

Ne diyor protokol: 'Baraj DSİ'nin sulama, Erdemir'in endüstriyel su ve belediyenin içme ve kullanma suyu ihtiyacını karşılamak üzere tesis edilmiştir. Barajdan karşılanabilecek su miktarı öncelikli olarak endüstri su ihtiyacının karşılanması amacıyla kullanılacak, kalan kısmı ile içme suyu ihtiyacı ve sulama suyu ihtiyacı karşılanacaktır. Baraj seviyesinin Erdemir'in bir aylık su ihtiyacını karşılamayacak düzeye düşmesi halinde (ölü hacim hariç olmak üzere aktif olarak kullanılabilir hacmin, 8,38 hm3'ün altına düşmesi durumu, planlama raporuna göre 95 metre kotu) seviye tekrar 95,5 metre kotuna yükselinceye kadar su yalnızca Erdemir tarafından kullanılacaktır. Barajdan verilen içme suyu miktarının ihtiyacı karşılamaması durumunda, belediye içme suyu ihtiyacının kalan kısmını gülüç çayı üzerinde mevcut kaynak ve su alma yapılarından veya başka kaynaklardan meri mevzuat hükümleri çerçevesinde kendi imkanları ile karşılayacaktır.'

Çok açık değil mi, Ereğli halkının kazanımları ve kamu yararı bu maddenin neresinde? Su azalınca öncelik Erdemir'in olacak ve halkın suyu kesilecek. Su en temel insan hakkı olan yaşam hakkı demektir. Bu durumda 'Ereğli ve Ereğli halkının geleceği için aynı emellere sahip olduğumuz Sayın Halil Posbıyık' ifadesindeki Halil Posbıyık ben olamam."

"YÜKSEK FIRINDA SOĞUTMA SUYU DENİZDEN KARŞILANIR"

Erdemir açıklamasında baraj ve soğutma suyunun kesilmesinin Erdemir'de üretimin durması tehlikesi oluşturduğu, zararın da Erdemir'le birlikte Ereğli'ye ve Ereğli işçisine ve Ereğli halkına yansıyacağı ifadelerini de eleştiren Posbıyık şunları söyledi:

"Üzülerek belirtmeliyim ki bu da OYAK Yönetiminin yanlış ve taraflı yönlendirildiği düşüncemizi pekiştiriyor. Çünkü yüksek fırınlarda soğutma suyu denizden sağlanıyor. Bunu Ereğli'de yaşayanlar bilir. OYAK yönetimi bilmiyorsa, Ereğli'de bulunmadıklarır içindir. Benim de Erdemir'de çalıştığımı unutmuş olmalılar."

Açıklamada, 25 yıldır boşa akan sudan ve barajın kullanım şartlarında herhangi bir değişiklik olmadan enerjiye dönüştürülmesinden bahsedildiğini ifade eden Posbıyık, "Ereğli halkının içme, kullanma suyu hakkı ve önceliği hiçbir ticari kaygıdan daha az olamaz. Biz diyoruz ki öncelik halkın içme ve kullanma suyunda. Bir de Ereğli ve Erdemir için kullanılacak ilave enerji yaratılmasından bahsediliyor. Erdemir kısmını anladık, para kazanacaklar ama Ereğli ile ilgili kısmını anlayamadık, üretilen enerjiyi bedave Ereğli halkına mı verecekler?" şeklinde konuştu.

"GÖRÜŞMEYE GELMEDİNİZ Mİ?"

Erdemir'in açıklamasında Ereğli halkının içme ve kullanma suyunu kesmek ve azaltmak aklımızın ucundan bile geçmemiştir, denildiğini ifade eden Posbıyık şunları kaydetti:

"Kendilerine soruyorum şimdi. Ağustos ayında DSİ Bölge Müdürlüğü ile birlikte en az 41 saat kesinti yaparak belediyemize ait isale hattının yer değiştirmesi için görüşmeye gelmediniz mi? Tüm ısrarlarınıza rağmen, COVİD 19 salgınının yoğun olduğu bir dönemde su kesintisinin k esinlikle mümkün olmayacağını ifade etmedik mi?

Diğer önemli bir husus da çalışma arkadaşlarımla ilgilidir. Şahsımın ve tüm belediye çalışanı arkadaşlarımın tek bir amacı vardır. Gece gündüz demeden Ereğli ve Ereğli halkının menfaatlerini sonuna kadar savunmak. Beni yanlış yönlendiriyorlarmış, beni kim yanlış yönlendirecek, Ereğli'yi en iyi tanıyan, Erdemir'i en iyi tanıyan benim. Erdemir'i bana mı anlatacaksınız, beni yanlış bilgilendirecekler. Ancak görüyorum sizi yanlış yönlendiriyorlar."

ÇED GEREKLİ DEĞİL KARARINA İPTAL...

Posbıyık, "Ereğli ve Ereğli halkı için verdiğimiz tüm mücadelemiz ve haklılığımız, Zonguldak İdare Mahkemesi'nin kararı ile hukuken tescillendi. İlgili mahkeme tarafından verilen 'ÇED Gerekli Değildir' kararının hukuka ve mevzuata uygun olmadığı sonucuna varıldı. Bu sebeple dava konusu olan karar iptal edildi. Şimdi derhal mahkeme kararının uygulanmasını bekliyorum."

Ereğli Belediye Başkanı, Ereğli halkının menfaatlerini savunmaya sonuna kadar devam edeceklerini ifade ederek OYAK Yönetimini ilgili konuları konuşmak üzere Ereğli'ye davet etti.

Şu anda Cumartesi pazarı bölgesinde, Ekomar Hastanesi karşısında 2 bin 500 metrekare parsel ile bin metrekarelik park alanı ve Gülüç Irmağı'ndaki köprünün karşısındaki 10 bin metrekarelik yerleri olduğunu, bunlar için de mahkemeye gittiklerini söyleyen Ereğli Belediye başkanı, şu anda incelemelerin devam ettiğini söyledi.

ERDEMİR'E 300 MİLYONLUK CEZA YAZILDI!

Posbıyık, "Bizim emlak vergimizi vermiyorlar onu da alacağız. Onlara dedik ki, gelin, anlaşalım, ceza ve gecikme faizlerini almadan, asgari bir para vererek geçmişi bırakalım dedik, yine gelmediler, mahkemeye gittiler. Türkiye'de elektrik ve havagazı tüketim vergisi ödemeyen tek firma Erdemir'dir. Her ay aldığımız 500 milyar lirayı kestiler. Karabük ihtiyati mahkeme kararıyla ödemelerine devam ediyor.

Önemli bir konu daha açıklayacağım: Bu söylediklerimi OYAK genel kurulu üyelerinin de duymasını istiyorum, onlara da bir mektup yazmayı düşünüyorum. Erdemir içerisindeki birçok tesis ruhsatsız. Geçtiğimiz beş sene içinde ruhsat işlemlerinin hiç biri yapılmamış. Bunlar ruhsatsız yerlerine imar kayıt belgesi almak için müracaat ettiler. 600 tane yerde, tesiste imar kayıt belgesi için. Bunlara çağrıda bulunduk. İmar kayıt belgelerini bize getirin. Bize gelmedikleri için bu arada fabrika sahasına elemanlarımızı sokup ölçümler yaptırdık. Burada yaklaşık 287 milyon ceza kesildi. Bunun sadece birincisini biliyorsunuz. 158 milyondu. O ulusal basında çıktığından SPK'ya bildirmek zorunda kaldılar. Ondan sonra kesilen dört cezayı ulusal basına çıkmadığı için SPK'ya bildirmediler. Genel kurul üyeleri de bunu bilmiyor. Sadece imar cezalarından Erdemir belediyeye 300 milyon civarında para ödemek zorunda. İmar kanununda maddeler açık. Biz imar kayıt belgelerini getirin, yüzde 90'ı alınmasın dedik, hayır dediler, hukuka gittiler. Mahkeme devam ediyor, kazanacağımıza eminim. Bize biraz daha vakit kaybettirdiler, başka bir şey yapamazlar. İmar kayıt belgelerini hala bize vermediler. Kanun ver diyor, il çevre müdürlüğüne yazı yazdık, ilk defa Erdemir'e yazdık. imar kayıt belgeleri verilsin diye. Kayıt belgeleri doğruysa ceza da alamayız. İlla ceza alalım demiyoruz, tesisler yasal hale gelsin diyoruz. Erdemir bize yasalara rağmen imar kayıt belgelerini vermedi. Savcılığına suç duyurusunda bulunduk, seksen gün oldu, savcılığın kararını bekliyoruz. Herkes bilsin ki sadece imar hatalarından 300milyon civarında Ereğli belediyesine, mahkemeyi kazanırsak ödeme yapmak zorunda. Bunu OYAK kurul üyelerinin de duymasını istiyorum, iyi yönetilmiyor."

Endüstri bölgesi için uğraşıldığını ifade eden Posbıyık, bu konuda Sanayi Bakanı Mustafa Varank ile görüştüklerini ve bu konuda bir komisyon kurulacağını söyledi. Belediye Başkanı, cüruf kirliliği ile ilgili konuları daha sonra gündeme getireceğini belirterek, "Hiçbir siyasal mesele, makam, gelecek önemli değil, Ereğli halkına yapılan zulme son verdireceğiz" diye konuştu.

Toplantıda Memur kadrolarında derece ve unvan değişikliği yapılmasının meclis tarafından kabulünün ardından, kalan gündem maddeleri bir gün sonra görüşülmek üzere toplantıya son verildi.