Çaycuma Belediye Başkanı Bülent Kantarcı, 3 Mart 1992'de, TTK'nin Kozlu üretim bölgesinde meydana gelen ve 263 işçinin ölümüyle sonuçlanan maden faciasıyla ilgili bir mesaj yayımladı. Kantarcı mesajında, "Başka illerde baharın müjdecisi olarak sevinçle karşılanan Mart, Zonguldak'ta, acı ve gözyaşının ayı olarak karşılanmaktadır. 7 Mart 1983'de Kandilli'de meydana gelen grizu faciasında 103; 3 Mart 1992'da, Kozlu'da, yine grizu patlaması soncunda 263 maden işçisinin hayatını kaybetmesi, Zonguldaklıların hafızasında derin izler bırakmıştır. Her iki patlama arkada yüzlerce yetim ve dul bırakırken, Kozlu grizu faciası, o güne kadar ülkede meydana gelen en ölümlü iş kazası olarak kayıtlara geçmiştir" dedi.

DÜZENLEME YAPMAK İÇİN ACILARIN YAŞANMASI MI GEREKİYOR

Kantarcı açıklamasını, "Bugün yeraltına inen tüm çalışanların yanında ferdi koruyucu gaz maskesi bulundurması zorunludur. Bu zorunluluğun, 263 maden emekçisinin hayatını kaybetmesinden sonra getirilmesi üzücüdür. Patlamanın ardından bizzat arama kurtarma çalışmalarında yer alan madencilerin, süreç içinde yaptığı açıklamalarda, o gün, işçilerde gaz maskesi bulunması durumunda, çok sayıda işçinin hayatı kurtulabileceğini söylemiş olması, üzüntümüzü daha da artırmaktadır. Soma'da 301 madencinin ölümünün ardından kimi yasal düzenlemelere gidildiğini de anımsarsak, iş güvenliği alanında adım atılması için acıların yaşanmasını beklemek gibi kötü bir devlet geleneği bulunduğu açıktır. Ülkemiz, kendisine hiç yakışmayan bu anlayıştan hızla arınmalıdır" diyerek sürdürdü.

SOMALI AİLELERİNİN YARARLANDIĞI HAKLAR ZONGULDAKLILARA DA TANINMALIDIR

Hızla bir reforma gidilerek, çalışma yaşamını şekillendiren tüm mevzuatta çağdaş standartlara uygun düzenlemeler yapılması gerektiğini de belirten Kantarcı, açıklamasını, "Bunca acı ve gözyaşının ardından kimi düzenlemelerin yapıldığı doğrudur. Ancak, Soma faciası sonrası, orada yaşamını yitiren işçilerin ailelerine tanınan haklardan Zonguldaklıların yararlandırılmaması tam bir çifte standarttır. Kamuoyundan gelen tepkiler üzerine belli bir tarihten sonra yaşamının yitirenler için düzenleme yapılmaya kalkılması daha da inciticidir. Anayasanın eşitlik ilkesine de aykırı olan bu durum giderilerek, yasa kapsamına başta 3 ve 7 Mart şehitleri olmak üzere, yeraltında hayatını kaybeden tüm maden emekçileri dahil edilmelidir. Bu duygu ve düşüncelerle tüm maden şehitlerine Allah'tan rahmet diliyor, halen çalışma hayatı içinde olan madenci kardeşlerimize de kazasız, belasız günler diliyorum" diyerek tamamladı.

Editör: Pusula Gazetesi