Eskiden diye söze başlarlardı.
Bizim zamandan haberimiz yok.
Eski nedir?
Ne kadar eskidir?
Zamanın eskisi nasıl olur?
Bilmezdik...
Bırakın eskiyi tahmin etmeyi.
Günlük hayallerimiz bile denecek kadar az.
Olanlar da çok fakirdi.
Günlük iş bitecek.
Yorgun argın eve geleceksin.
Akşam yemeğini yiyeceksin.
Terek yanında anamız bulaşık yıkarken anlatırdı.
Eğer uyuyup kalmamışsak.
- Gelin size bir mesel anlatayım.
Mesel...
Misal mi?
Masal mı?
Mesele mi?
Aslında çok önemli değil.
Hepsinin sonunda bir mesaj var.
Unutulmayacak türden.
Öyle bir zamanda anlatmışlardı.
[*][*][*]
Adamın birinin çok yaramaz oğlu varmış.
Laftan anlamaz.
Söz dinlemez.
Arsız, uğursuz, şımarık bir çocuk.
Adam hem kızar.
Hem uyarırmış.
- Oğlum adam ol.
Sonraları bir gelişme olmayınca.
Sözü değiştirmiş.
- Sen adam olmazsın.
Her yaramaz insan gibi o da zekiymiş.
Çalışıp, çabalayıp bir yerlere gelecek.
Babasını yalancı çıkaracak.
Bir nevi manen intikam alacak.
Erken yaşta köyden kaçıp gitmiş.
Çalışmış, çabalamış.
Okumuş.
Görev almış..
Bu olay rivayete göre değişir.
Hikayenin değişik mesleklere göre uyarlanmış hali var.
Bizim çocukluğumuzda anlatılan kaymakam üzerineydi.
Kaymakam olmuş.
Koltuğa oturur oturmaz...
Emir vermiş.
Filan köyde, falanca var.
Alın getirin.
Emir demiri keser.
Filan köye gidilir.
Filanca devlet gücüyle apar topar evinden alınır.
Huzura getirilir.
Makamın sahibi koltuğa yaslanmış.
Sigarasını tüttürmüş.
- Beni tanıdın mı?
- Kaymakamsınız?
- Seni niye getirdim biliyor musun?
- Bilmiyorum efendim.
Bilmeden bir hata mı ettim.
Mağrur, kibirli makam sahibi...
İntikam sevinci içerisinde...
- Ben senin oğlunum.
Hani bana adam olamazsın diyordun ya...
Bak kaymakam oldum.
Makam sahibi oldum.
Emrimde memurlarım var.

Adam durumu anlamış...
- Ben sana kaymakam olamazsın demedim.
Adam olamazsın dedim.
Adam olsan sen benim yanıma gelir.
Elimi öperdin.
Bu hal ve davranışınla adam olamayacağını bir kez daha gösterdin.
[*][*][*]
Mesele bu...
Son zamanlarda daha mı çok görüyoruz.
Yoksa hep çoktu da bizim çevremizde mi azdı.
Orası ayrı konu...
Bir şekilde makam sahibi olanlar...
Kibirli, mağdur tepeden bakıyorlar.
Sonra da 'adam olduk' zannediyorlar.
Biz de hizmet bekliyoruz.
Bizimkisi kabul olmayacak duaya amin demek.
Asıl yapmamız gereken kabul olacak dua etmek.