Kontrollü sosyal hayat.
Maske, mesafe hijyen.
Sonra gruplandırma.
Mavi; Düşük riskli...
Sarı; Orta riskli...
Turuncu; Yüksek riskli...
Kırmızı; Çok yüksek riskli...
Hayatın akışı...
Gruba göre belirlendi.
Eğitim...
Nikah.
Kahve, kafe, lokanta...
Kamu mesaisi.
Sokağa çıkma kısıtlamaları...
Hepsi mevcut duruma göre ayarlandı.
Haftalık.
İki haftalık periyoda göre yerinden kararlar alınabilecek.
Zonguldak'a bakıyoruz.
Sokakta maske kuralına çok büyük ölçüde uyuluyor.
Mesafe pek ayarlanamıyor.
Temizlik, ayrı konu.
En kritik yerlere bakıyoruz.
Maskesiz olduğumuz yerlere.
Çay ocakları.
Kafeler.
Lokantalar.
Lokantalarda ortamlar biraz daha uygun.
Kafeler de hakeza öyle.
Çay ocaklarına gelince.
Bu tür mekanların yerleri dar.
Kullandıkları masalar, sandalyeler.
Minik boy.
Kısacası.
İki kişi karşılıklı çay içecek olsa.
Burun buruna.
Eskilerin tabiriyle.
Birbirlerinin ağzının içine giriyorlar.
Ve tehlike başlıyor.
Son zamanlardaki yükseliş işareti bu.
Malum.
Zonguldak turuncu renkte.
Yüksek risk altındayız...
Denetim yapılıyor.
Anonslar yapılıyor.
Medyadan, sosyal medyaya...
Tüm iletişim araçları uyarı için kullanılıyor.
Mavi Zonguldak hayal ederken, umarım kızarmayız...

Gayretsiz kazanım, kıymetsizdir...
Ben çok yokluk çektim.
Çocuklarım çekmedi.
Benim olmadı.
Onun olsun.
Ben ezildim.
O ezilmesin.
Vesaire...
Önce emek olmalı.
Gayret olmalı.
Çaba olmalı.
Yoksa...
Emeksiz, gayretsiz elde edilen hiçbir varlığın kıymeti bilinmez.
Bilinmiyor...
[*][*][*]
Siyah beyaz televizyonu günde bir-iki saat açıp üzerine işlemeli örten nesil...
Şimdilerde paha biçilmez telefonları, bilgisayarları torunların eline tutuşturuyor.
Ama kıymet bilinmiyor.
Ekranı kırılıyor, suya düşüyor.
En iyi ihtimalle...
Çok kısa sürede modası geçiyor.
Yenisi isteniyor.
[*][*][*]
Kova ile su taşımayan.
Musluktan akan suyun kıymetini bilmez.
Velhasılı...
Emeksiz yemek olmaz.
Hazır yemeğin kıymeti bilinmez
Kalın sağlıcakla.