Zonguldak'ta son dönemde yerel ürünler ve yerel marketlerle ilgili çeşitli haberler yapılıyor.
Ancak ben bu hareketi de, haberleri de samimiyetsiz buluyorum.
Hadi biz yerel marketlerden alışveriş yapalım.
Peki yerel marketler yerel firmaların ürünlerini satıyorlar mı?
Üstelik yerel marketler, zincir marketlerden çok daha pahalı fiyata satıyorlar.
Kardeşim sen Zonguldak halinden aldığın mandalinayı bana üç katı fiyata satarsan ben senden neden alış veriş yapayım ki?
Sen yerli ürünleri alıp satma.
Ama yerli bulduğunda geçir!
Bunun adı ticaret filan değil!
Düpe düz ahlaksızlık.
Hatta yerli porno!
Sen daha ucuz diye git dışarıdan ürün al, bize üç katına sat.
Yerli üreticiden mal alma!
Ama 'yerel market' diye ben senden alışveriş yapayım.
Lütfen samimi olalım.
Zonguldak halkının hakkını koruyalım.
Bu marketçileri devlet koruyor, TSO koruyor.
Ama vatandaşı koruyan yok.
Ramazan yardımı adı altında çeşitli bağışlar yapan yerel marketler, bu hayırların parasını bizlerden fazlasıyla alıyorlar. Sonra onlar hayırsever oluyor, biz 'yerel market' düşmanı oluyoruz.
Lütfen Zonguldak halkını az sevin!
Minarenizin boyu biraz kısa olsun.
Bizim fiyatlar biraz daha düşük olsun.

Makamlar berber koltuğu gibidir, tıraşı biten kalkar
AK Parti Zonguldak Milletvekili Polat Türkmen, Corona Virüs nedeniyle evinde tedavi görüyor.
Allah yokluğunu göstermesin.
Ama yokluğunu hiç aradınız mı?
Varlığıyla yokluğu arasında bir fark oldu mu?
Demek ki Polat Türkmen olmasa Zonguldak'a bir şey olmayacak.
Kendilerine bu kadar 'değer' yüklemenin anlamı yok.
Bu sadece Polat Türkmen için geçerli değil.
Ahmet Çınar, Erdoğan Bektaş gitti, Zonguldak eksildi mi?
Ama onlara sorsanız Zonguldak'a öyle değer katmışlardı ki!
Ahmet Çınar gidince 'Zonguldak batacak' sananlar oldu!
Önemli olan, yaşadığınız şehre değer katmanız.
Oturduğunuz koltuğa 'şeref' katmanız.
Makamlar berber koltuğu gibidir, tıraşı biten kalkar. Önemli olan kimin tıraş ettiğidir?
Zonguldak'ı üç-beş kişi tıraş ediyor.
Koltuğa kimin oturduğunun önemi yok.
Ankara'da bir abi!
Zonguldak'ta üç beş kişi!
Yoğurdun kaymağını yiyorlar.
Bize bakracın dibini bile bırakmıyorlar.
'Ya biraz biz de' diyecek olsak, "Zart, zurt, hart, hurt" başlıyor.

Milletvekili yalanları
Vatandaşın biri, Zonguldak Milletvekiline talebini iletmiş.
Söylenen işte bir hareket yok.
Aramış Milletvekilini, "Abi ne yaptın bizim işi?" diye sormuş.
Milletvekili "Şimdi Bakanlığa giriyorum. Bakan bekliyor. 25 dakika sonra işlem tamam" demiş.
Vatandaş Zonguldak'ta. Bakmış ki az önce Bakanlığın kapısında olduğunu söyleyen Milletvekili aracıyla geliyor.
Vatandaş kırmış önüne direksiyonu, milletvekilinin aracının önüne: "Ya sen demin bakanlığın kapısında değil miydin? Niye yalan söyledin?"
"Ankara dediğin nedir ki? 20 dakika sonra ordayım. Hallederim işi" demiş.

Doktorlar ve bıçak parası
AK Parti iktidarıyla birlikte doktorların bıçak parası kalktı diye seviniyorduk.
Dün bir arkadaşımız, bir yakınının ameliyat olduğunu söyledi.
'Para verdiniz mi?' diye sordum.
'400 lira verdik' dedi.
Doktor medikalciden de komisyonunu alıyor.
Etti mi sana bin lira!
Ben de bu doktorlar, bu hayatı nasıl böyle sürdürüyorlar diye merak ediyordum.
Genç kadınlar, arabalar, evler, estetikler...