Zonguldak'ta iş dünyasının tanınan, bilinen isimlerinden bir dostumuz aradı:
"Her önüne gelen Zonguldak'ın sahibi yok diyor. Bu kent sahipsiz değil. Hepimiz bu kentin sahibiyiz" dedi.
"Ama kentine sahip çıkması gerekenler kendilerine sahip çıkıyorlar" derken sözümü kesti:
"Vali, Belediye Başkanı, Milletvekilleri bu kentin sahibi değil. Onlar görevlerini ücreti karşılığında yapan bekçilerdir" dedi.
Sonra sazı aldı eline: "Bu kente hiçbir katkısı olmamış bir amigo bile bu kentin sahibi yok diye bağırıyor. Aslında kentin sahibi kendisi. Bunu bile bilmiyor. Hep bir sahip arayışı içindeyiz. Bu kentin sahibi kim biliyor musun? Yerin yüzlerce metre altında kömür kazan madenci. Herkes uyurken sokakları süpüren temizlik görevlisi. Bağında, bahçesinde üretim yapan köylü. Sanayide araç tamir eden usta. Bölgemize fabrika kuran işadamı. Üretim yapan işçi. Ama siz arsızlık ve hırsızlığıyla öne çıkan isimler üzerinden karamsar bir tablo çiziyorsunuz. Evet, bu şehirde arsız, hırsız yok mu? Ama çok az. Diğer şehirlere göre çok az. Zonguldak insanı dürüsttür, merttir, devletine, milletine bağlıdır. Lütfen bu hususları dikkate alın."
O halde ben kendi adıma her zaman yaptığımı yapmaya devam edeceğim.
Kentin sahibi olmaya çalışan arsız ve hırsızlarla mücadele edeceğim.
Bu kentin gerçek sahiplerini ezmeye çalışanlarla mücadele edeceğim.
Çünkü ben de bu kentin sahibiyim.

En pahalı doğum günü
Devrek PTT Müdürlüğü'nde çalışan bir kadın personel işyerinde doğum günü partisi yapıyor.
Fotoğraflar sosyal medyadan paylaşılıyor.
Haber Pusula'da çıktı.
Devlet olaya müdahil oldu.
Doğum günü kutlamasına katılan sosyal mesafe kuralına uymayan ve maske takmayan personele 900'er lira para cezası kesildi. Ayrıca personel idari cezaya da çarptırılacak.
İnsanların canı burnunda iken resmi işlerinde doğum günü partiyi yapmak da nereden çıktı?
Hadi yaptın, sosyal medyadan paylaşmak ne demek?
Maske yok, mesafe yok.
Sanırım bu personel, hayatının en pahalı doğum gününü yapmıştır.
İnşallah aklı başına gelir.
Başta Zonguldak Valisi Mustafa Tutulmaz olmak üzere Devrek Kaymakamı Ümit Altay'a teşekkür ediyoruz.

Vehbi Koç'tan 3 anektod
1.Meşhur kolonyacı Eyüp Sabri Tuncer, iflasın eşiğinde olduğunu söyleyerek, Vehbi Koç'tan borç ister.
Vehbi Koç, "Altı ay dayanabilir misin" diye sorar.
"Dayanırım" der Eyüp Sabri.
"Öyleyse dinle" der Vehbi Koç:
"Sana borç vermeyeceğim. Ama bedava akıl vereceğim. Bana hediye getirdiğin şu kolonya şişesinin deliği çok küçük. Hemen imal ettiğin ve piyasaya sürmediğin kolonya şişelerinin deliklerini büyüt sürümü artır"
Satışları hızla artan Eyüp Sabri bir kaç ay içinde iflastan kurtulur.
2.Vehbi Koç ve oğlu Rahmi Koç aynı lokantada yemek yerlermiş.
Rahmi Koç garsonlara bol bahşiş verirken, Vehbi Koç adeta bahşişin suyunu sıkarmış.
Neşeli bir anında, garsonlardan birisi bunun nedenini sormuş.
Evladım demiş; Rahmi Bey tabi ki benden fazla bahşiş verir onun babası Vehbi Koç. Benim babam ise bakkal Mustafa Efendi.
3.
Vehbi Koç önceki senelerdeki gibi, yazlık evine taşınırken, diğer bir kaç kişisel eşyalar ile beraber kışlık evdeki buzdolabı da taşınmaktadır.
Bunu duyan yeni atanmış Genel Müdür Cengiz Solakoğlu, buzdolabının taşınmasını engeller ve yazlık eve hemen yeni bir buzdolabı gönderir.
Bunu duyan Vehbi Koç, çok kızar ve telefon açarak "Sen kendi işine baksana, benim tarzıma niçin karışıyorsun?" diye çıkışır.
Solakoğlu; "Efendim, kışlık evinizdeki buzdolabını yazlığa taşıdığınız duyulursa biz bundan sonra yazlıkçılara nasıl buzdolabı satarız?" deyince Vehbi Koç gülerek telefonu kapatır ve meşhur sözünü söyler: "İyi eleman seç, iyi para ver. Çünkü kötü eleman sana pahalıya mal olur."