"Zonguldak'ın Alaplı ilçesi Kavuklaaltı mevkisinde, İşadamı Yavuz Beşikçi ile 35 yaşındaki Emine Aslan'ı uzun namlulu silahlarla öldürülmesinin ardından Jandarma ekiplerinin Sakarya ilinde yaptığı operasyonda A.K., S.T. ve Y.K. adlı kişileri gözaltına aldı."
İlk haber böyleydi.
Ancak dahası vardı.
"Yavuz Beşikci ve Emine Aslan cinayetinin failleri, 12 Eylül Cumartesi günü Karadeniz Ereğli'ye gelip öldürecekleri 5 kişinin evlerini tespit edip, kamera görüntülerini çekip ilçenin belli noktalarına Kaleşnikof ve Uzi marka silah yerleştirdi."
Bir sonraki adım:
"Şüpheliler satın aldıkları jetski ile denizden gelip, cinayeti işledikten sonra denizden kaçacaklardı. Havanın kötü olması nedeniyle deniz yolunu kullanamayan zanlılar, Jandarmanın film gibi operasyonu sayesinde Sakarya'da saklandıkları yerde yakalandı."
Olayı görüyor musunuz?
Ereğli'de polis mıntıkasındaki 5 kişinin evlerini gözleyen, görüntü çeken, ilçenin belli noktalarına Kalaşnikof ve Uzi marka silahlar yerleştiren üç kişi ilçeden ayrılıyor. Ve bundan kimsenin haberi olmuyor.
Eğer jandarma bu kişileri Sakarya'da yakalamasa bugün beş cinayet işlenecek, ortalık ayağa kalkacaktı.
Zonguldak'ta ve özellikle Ereğli'de bir güvenlik zafiyetinden söz etmeli miyiz?
Bunu hep birlikte tartışmalıyız.
Artık twit atmak değil, suçluları yakalama zamanı.
Ayları, dolunayları çekelim.
Dron kaldırım eğlenelim.
Ama beş kişinin katledileceği cinayet serisini önceden önleyelim.
Olay çok sıcak. Mutlaka detayları kamuoyuyla paylaşılacaktır.
Zonguldak İl Jandarma Alay Komutanı Gönen Süslü başta olmak üzere operasyonda görev alan herkesi yürekten kutluyoruz.

Karga ile eşeğin hikayesi
Karga ile eşek uçakta yan yana oturmuşlar. Karga önündeki düğmeye basarak hostesi çağırmış. Hostes gelmiş. Bir isteğinin olup olmadığını söylemiş. Karga ne istediğimi unuttum demiş.
Biraz sonra yine düğmeye basmış hostes tekrar gelmiş. Karga bu kez de yine unuttum demiş. Karga bu ya. Düğmeye basıp da hostesin yanına kadar gelip gitmesi hoşuna gitmiş.
Onu gören eşek bu güzel bir oyun bende deneyeyim demiş içinden. O da basmış düğmeye. Hostes gelince bende ne söyleyeceğimi unuttum demiş sırıtarak.
Bu duruma öfkelenen hostes pilot kabinine gidip durumu haber vermiş. İçeride biri karga öteki de eşek olan iki yolcu var durmadan beni rahatsız ediyorlar demiş.
Pilot da öyleyse aç kapıyı ikisini de at dışarıya ne halleri varsa görsünler demiş.
Hostes söyleneni yerine getirmiş. Açmış kapıyı ikisini de bırakmış aşağıya.
Bu durumda karga uçmaya eşekte düşmeye başlamış. Eşek düşerken o meşhur bağırışını yapıyormuş.
Karga eşeğin yanına yaklaşarak behey eşek demiş. Hadi ben o düğmeye bastım. Dalgamı geçtim. Benim kanadım vardı. Ya sen. Senin kanadın yok, uçmayı bilmiyorsun sen ne diye bastın düğmeye? Demiş ve uçup gitmiş"
Neyi nerede yapmaya karar verirseniz, kendi şartlarınızı göz önüne alacaksınız demek istiyor.
Kim karga kim eşek merak ediyorsunuz!
Onu da siz bulun!

Günün Fıkrası: Şeytan taşlıyoruz!
Bir gün akıl hastanesinde deliler Namaza başlamış, doktorlar şaşırmış.
Delilerle alay etmek için fırsat arayan müdür delileri dışarı çıkarıp
-Sizi Hacı yapacağım, demiş.
Deliler sevinmiş. Müdür delileri binanın etrafında dönmelerini ve bunun çok sevap olacağını tavaf etmiş olacaklarını söylemiş. Hepsi dönmeye başlamışlar.
Aradan birkaç saat geçince müdür masasında oturmuş çayını içerken birden pencereden içeri taşlar yağmaya başlamış.
Kafa kırık, göz patlak bir halde çıkıp bağırmış müdür: Ne yapıyorsunuz siz?
Delilerden gelen cevap: Tavafımız bitti şimdi şeytan taşlıyoruz!
(Biz de şeytan taşlıyoruz!)