Zonguldak Belediyesi CHP Grup Başkanvekili Atınç Kayınova, Belediye Meclis'inde yaptığı konuşmada, Başkan Ömer Selim Alan'a eleştiride bulunmuş.
Alan'ın Zonguldak Belediyesi'ne bir şey katmadığını söylemiş.
'Atınç Kayınova, Zonguldak'a yapılanları görmüyor mu?' diyeceğiz. Ama görüyor. Diyor ki, "TOKİ üzerinden yürüyorsunuz."
Siz de yürüseydiniz Atınç Kayınova! Zonguldak'a gelen hizmetin nereden geldiğinin önemi var mı?
CHP gider gitmez asfaltından dere ıslahına, liman projesinden Kızlar Plajına kadar her şey yapılıyor işte! Daha ne olsun?
Bak yıllardır yapamadığınız Lavuar Alanı da ihale edilecek.
Sonra köprü yıkılacak.
Kentin önü açılacak.
Daha ne olsun?

Bağırmalarının nedeni belli oldu

Merdiven altı yayıncılığa dur demek gerektiğini Zonguldak Belediye Başkanı Ömer Selim Alan çok net bir şekilde vurgulamıştı. Ardından AK Parti Zonguldak Milletvekili Hamdi Uçar ve Kozlu Belediye Başkanı Ali Bektaş yüksek perdeden dillendirdi.

Ve Zonguldak Valisi Mustafa Tutulmaz konuya noktayı koydu. Merdiven altı yayıncılarla tavrını Afyon'dan örnek vererek anlattı.

Ancak Zonguldak'ta merdiven altı basını, muhalefetin desteklediği de bir WhatsApp mesajıyla ortaya çıktı.

AK Parti'ye muhalefet eden bir yayına WhatsApp mesajıyla para istendi.

Gazetecilerin düştüğü duruma bak.

Bu kişiler her fırsatta bizi eleştirirler.

Meğer bağırmalarının nedeni para içinmiş.

CHP'den para alabilmek için AK Parti'ye çakıyorlar.

Sonra biz yandaş oluyoruz!

Bunlar candaş!

Konu dün Zonguldak Belediye Meclisi'nde Başkan Ömer Selim Alan tarafından dile getirildi.

Peki utanan var mı?

Bunların bağırmasının nedeni bu işte.

Kıssadan Hisse: İzin vermezsen kötülük çıktığı yere geri döner!

Mahatma Gandi Londra'da hukuk okurken Peters soyadlı, kötü niyetli ve kibirli bir hocası vardı. Gandi onunla her karşılaştığında hiç boyun eğmedi, hep dik durdu ona yanıt verirken. Bir gün Peters üniversite kantininde bir şeyler atıştırırken Gandi tepsisini alıp yanına oturdu. Hocası kibirli bir ifadeyle şöyle dedi:

- "Gandi, anlamıyor musun? Hiçbir zaman bir domuz ve bir kuş yan yana oturamaz."

Gandi "Sakin olun hocam, ben uçuyorum öyleyse!" deyip bir başka masaya geçti.

Profesör Peters öğrencisinin kendisini domuz yerine koymasına çok içerledi. Bunun acısını çıkarmak amacıyla yapacağı sınavda ona bir ders vermek istedi ama Gandi soruların hepsini doğru cevapladı. Sıra can alıcı soruya gelmişti.

- " Gandi, yolda yürürken iki çanta görüyorsun, biri akıl diğeri para dolu. Hangisini alırdın?"

Gandi hiç tereddüt etmeden şu yanıtı verdi:

-" Para olanı hocam!

-" Ben, senin yerinde olsam diğerini alırdım. Sence de öyle olması gerekmez mi?" dedi hocası.

Gandi'nin yanıtı şu oldu:

-" Herkes ihtiyacı olanı alır!"

Profesör öyle kızmıştı ki sınav kağıdına "APTAL" yazıp Gandi' ye kağıdı uzattı. Gandi bir yere oturup birkaç dakika düşündükten sonra profesöre dönüp şunları söyledi:

-" Kağıda imzanızı atmışsınız ama bana bir not vermemişsiniz!"

Hisse: Eğer birinin seni incitmesine, kırmasına izin verirsen incinir ve kırılırsın! Eğer izin vermezsen kötülük çıktığı yere geri döner!