Zonguldak Valisi Ali Kaban döneminde Zonguldak Valiliği koordinasyonunda, Batı Karadeniz Kalkınma Ajansı (BAKKA) tarafından hazırlanan "Kelebeğin Rüyasına Yolculuk" isimli projemiz vardı.

Tur firması temsilcileri, basın mensupları, akademisyenler, blogger ve bir sosyal medya fenomeninin bulunduğu ilk kafile, organizasyon kapsamında tren, tekne ve karayolu seyahatleriyle Safranbolu, Karabük, Yenice, Amasra, Bartın, Filyos, Zonguldak, Ereğli gibi yerlerin turistik yüzünü ön plana çıkartarak, ulusal platformlarda tanıtmıştı.

Ali Kaban Malatya Valiliği'ne atanınca yerine gelen Ahmet Çınar, bu projeyi kaldırıp attı.

Zonguldak'ın turizm potansiyelini öne çıkartacak bu proje yeniden hayata geçirilmelidir.

Kars'a giden Doğu Ekspresi nasıl Türkiye'nin gözbebeği bir tur olduysa, Kelebeğin Rüyasına Yolculuk Projesi de böyle olacaktı.

Özellikle Ankara ve demiryolu bağlantılı çevre iller, Zonguldak'a akacaktı.

Eski Milletvekili Hüseyin Özbakır diyeceğim, siz "Yine mi Hüseyin Özbakır?" diyeceksiniz.

Ama öyle.

Görev süresinde Zonguldak'ta kalıcı hiçbir işe imza atmayan Ahmet Çınar, kentin geleceğini de çöpe attı.

Bir çuval inciri berbat etti.

Eğer o proje devam etseydi, bugün başka şeyler konuşuyor olacaktık.

O projeyle birlikte Üzülmez Kültür Vadisi Projesi de güme gitti.

Vali Ahmet Çınar döneminde bir sürü avam projeye milyonlar ödendi.

Onlar da çöpe gitti.

Yılmaz Erdoğan'ın Zonguldaklı şairler Rüştü Onur ve Muzaffer Tayyip Uslu'nun kısa hayat hikayesinden ilham aldığı Kelebeğin Rüyası filminden esinlenilen bu proje, bu iki şairin hayalini de gerçekleştirecekti.

Düşünsenize, Zonguldak'ta her yıl Kelebeğin Rüyası Festivali yapılır, şairler, yazarlar kente davet edilir, muhteşem bir organizasyon yapılırdı.

Rüştü Onur ve Muzaffer Tayyip Uslu'nun dertleşip şiir yazdıkları Liman Arkası'nda Şiir Meydanı yapılırdı.

Ama bu işin, dönemin politikacıları adına bir rantı yoktu.

O yüzden engellendi.

Bence Zonguldak'ı bir adım öne çıkartacak projeydi.

Bu projeye şimdiki Vali Erdoğan Bektaş da sıcak bakmaz.

Lüzumsuz görür, masraf görür.

Ama bu muhteşem bir projeydi.

Elbet bir gün, yine Ali Kaban gibi bir Vali gelecektir.

Kelebeğin Rüyasına Yolculuk Projesi hayata geçecektir.

Ah Zonguldak.

İş yapan adamı sevmezsin.

Hiçbir iş yapmayan adama methiyeler düzersin.

Bakın, bugün Çaycuma'da yapılacak olan Sera OSB bile Ali Kaban'ın projesidir.

O günden bu yana Zonguldak'ta hiçbir iş projelendirilmemiş, hayata geçirilememiştir.

Biz Ali Kaban derken, boşuna demedik.

Kıssadan Hisse: Siz eşek kaldıkça,

sırtınıza bir semer yapan bulunur

Tüm eşekler köy meydanında toplandılar, tepindiler oynamaya başladılar. Yaşlı, hasta bir eşek duvar dibinde düşünüyordu. Ona geldiler:

- Haberin yok herhalde, semercimiz öldü, dediler.

- Ne olmuş öldüyse?

- Artık sırtımız yara bere olmayacak, özgür olacağız.

- Nasıl bir özgürlükmüş bu!?

- Semerci olmayınca artık sırtımıza semer yapılmayacak, kırda bayırda istediğimiz gibi dolaşacağız.

Yaşlı eşek gülmüş:

- Şaşarım aklınıza, demiş. Bugün sevinçle tepineceğinize, aslında yas tutmalısınız.

Bekir Usta, iyi kötü sırtımızın ölçüsünü biliyor, bizi rahatsız etmeyecek semerler yapmaya çalışıyordu.

Yarın bir acemi semerci getirirler, sırtınız yaradan kurtulmaz.

İyisi mi siz semerciden değil, eşeklikten kurtulmanın yolunu arayın. Eşek kaldıkça, sırtınıza bir semer yapan bulunur.

Hisse: Zonguldak da böyle. Her dönem biri çıkıp bize semer yapıyor! Bazıları canımızı acıtıyor!

Günün Fıkrası: Biz tutmirik, ama tutturirik

Elazığ'da bir kaç genç, karınlarını doyurduktan sonra, oruç yiyenleri dövmeye çıkmışlar...

Onları oruçlarını yerken gören biri demiş ki; "Siz az önce sırın yemiyor muydunuz!

Şimdi oruç yiyor diye bu adamı niye dövüyorsunuz?"

Gençlerde demiş ki; "Biz tutmirik, ama tutturirik"