İmza Gazetesi Sahibi Osman Sav, gazetecilik hayatının en rezil manşetini attı.

Çünkü hırsı, aklının önüne geçti.

Ali Rıza Tığ'ı alt edeceğim derken, halt etti!

Eleştirdiği ne varsa, daha rezilini yaptı.

Yazılarında Allah'ın adını zikreden, Peygamberimizden örnekler veren, yazılarını ayetler ve hadislerle süsleyen Osman Sav, Zonguldak Valisi Erdoğan Bektaş, AK Parti Milletvekilleri Polat Türkmen, Hamdi Uçar ve benim fotoğrafımı yan yana getirip "Böyle başa böyle tarak" şeklinde manşet attı.

Terbiyesiz Osman Sav'a soruyoruz:

Böyle başa böyle tarak ise; Kim g.., kim y....?

Açıkla bakalım.

Bu manşet, bunca yıllık gazetecilik geçmişini alıp götürdü.

Bunu bilesin.

Duygularına, kıskançlığına, hırslarına yenildin.

Sen bu zeka ve bu kafa ile Ali Rıza Tığ'ı alt edebilir misin?

Şimdi bu manşeti iyi sakla.

Yalnız başına kaldığında çıkart bak!

Kim g..., kim y...., kendine açıkla!

Çünkü ben seni mahkemeye vereceğim.

Orada bu cevabı vermeni bekleyeceğim.

Yapacağın savunmayı merakla bekliyorum.

Toplantı yapılmış, düğmeye basılmış!

Son günlerde 5-6 yayın organı, aynı kalemden çıkan yazılarla Pusula ve Ali Rıza Tığ'a saldırıyor.

Bizim hiç işimiz gücümüz yokmuş gibi; "Şimdi sırada Zonguldak İl Emniyet Müdürü Ahmet Metin Turanlı var", "Şimdi sırada şu var" gibi manşetler atıyorlar.

Bu haberler, yazanların ve yayınlayanların acizliğinin, ucuzluğunun göstergesidir.

Siz beşiniz bir araya gelip; Zonguldak'ın sorunlarıyla ilgili manşet atsanıza!

Amaçları Ali Rıza Tığ'ı bitirmekmiş.

Nitelikli dolandırıcı sponsorluğunda bir araya gelmişler, toplantı yapmışlar.

Şantajcı, montajcı diye yayınlar yapacaklarmış.

Ali Rıza Tığ'ın itibarını bitireceklermiş.

Piyasadan sileceklermiş.

Görev bölümü yapmışlar.

Biri canlı yayın yapacakmış; kuşlar, kelebekler oraya çıkacakmış, manda söğüt dalına yuva yapacakmış!

Vali ile Emniyet Müdürü tahrik edilecekmiş.

Ali Rıza Tığ gözaltına aldırılacakmış!

Operasyon tamamlanacakmış!

Bir de ağzınızı tutsanız da sağda solda konuşmasanız olmaz.

Biz duyduk bunları.

Ama düğmeye ilk Osman Sav basmış!

Konuşulanları yanlış anladığı, daha doğrusu anlamadığı için yanlış düğmeye basmış!

Haydi yeniden başlayalım!

Günün Fıkrası: Beni işe almazsan babasını söylerim

Şarap fabrikasının emektar çeşnicisi ölür. Yenisi için ilan verirler. Derken; perişan kılıklı, belli ki ayyaş birisi başvurur. Fabrika müdürü biraz da bu ayyaşı başından savmak düşüncesi ile test için ona bir kadeh şarap verir. Adam şarabı içer ve; "Kırmızı bir Muscatel, 3 yıllık kuzey yamaçta yetişmiş, çelik varillerde yıllanmış" der. Müdür şaşkınlıkla "Doğru..." der. Bir başka şarabı tattırır. "Kırmızı Cabarnet, 8 yıllık güneybatı yamaç mahsulü ve meşe fıçılarda yıllanmış" doğru cevabı üzerine iyice şaşıran müdür beyimiz, sekreterinin yanına gider ve ona bir bardak suya biraz idrarından karıştırarak getirmesini söyler, adama bunu beyaz şarap niyetine içirir. Adamın yanıtı "Sarışın, 26 yaşında 3 aylık hamile, eğer beni işe almazsan babasını da söylerim."