Türkiye, olağanüstü bir dönemden geçiyor.

Bazıları ölmeyi bayılmak sanıyor.

Gerçi Türk Milleti, yaşamaktan çok ölmek için mücadele ediyor.

Yani ölmek yerine, yaşamak için mücadele etsek olmaz mı?

'Cennete gideceğiz' diye bir an önce ölmek için can atan bir toplumuz.

Siz şaka yaptığımı sanıyorsunuz.

65 yaş üstü vatandaşın sokaklarda neden gezdiğini sanıyorsunuz?

Benim din eğitimi aldığım dönemde, köyümüzdeki mollalar doğal afette hayatını kaybedenlerin imanı varsa cennete gideceğini anlatırlardı. Hem de ayet ve hadislerle.

Yangın, sel, çığ gibi doğal afetlerin yanı sıra salgın hastalıklar da afet sayılıyor.

Bu nedenle Corona Virüsü de doğal afet sayılır.

O yüzden yaşlı amcalarımız bu işi ciddiye almıyor olabilir.

Din alimleri bu konuda mutlaka fetva vermeli.

Yoksa çok sayıda yaşlı insanımızı kaybederiz.

Sokaklarda gençlerden çok yaşlılar geziyor.

Trafik uygulamasında eleştirdik diye Zonguldak İl Emniyet Müdürü Ahmet Metin Turanlı küskün bir tavır izliyor.

Oysa şimdi görev yapmanın tam zamanı.

Polislerimiz caddede gezen, parklarda oturan yaşlı amcaları uyarabilir.

Hiç olmazsa birbirlerinden uzakta otursunlar.

Muharrem Akdemir'in Zonguldak Belediye Başkanlığı döneminde kaldırım taşlarını boyayan, ağaçlara kireç vuran toplum polisi, sokaktaki vatandaşı uygun bir lisanla uyaramaz mı?

Paranoya mı, Koronoya mı?

Ne kadar titiz bir toplum olduk!

Aslında gerçekte olmamız gerektiği gibi yaşamaya çalışıyoruz.

Yani böyle titiz yaşasaydık bugün bu sorunu yaşamayacaktık.

'Allah'ın sopası yok' şeklindeki deyim anlamını yitirdi!

Allah'ın sopası var! Bu sopa farklı şekillerde vuruluyor bizlere.

Anlayana...

Bu titizliği, paranoyaya bağlamayalım.

Bence Koronaya!

Yazık değil mi bu çocuklara?

Gazi Ortaokulu öğrencileri günlerce Madenci Anıtı'nda eylem yaptılar. Yıkılıp yeniden yapılan okullarının kendilerine verilmesini istediler.

Milli Eğitim Müdürlüğü direndi. Valilik onay vermedi. Eylem günlerce sürdü.

Okul Aile Birliği önceki gün Valilik makamına gitti. Vali Erdoğan Bektaş, bize "1 Haziran'dan itibaren okul sizindir" dedi.

Madem okulu bu öğrencilere verecektiniz, neden o kadar eylem yaptırdınız?

Yazık değil mi bu çocuklara?

Milli Eğitim gibi önemli bir kurumun başına liyakatsız insanları koyarsanız, onların başına da liyakatı tartışılan insanları sorumlu kılarsanız böyle olur. İnşallah Vali Erdoğan Bektaş bu olaydan ders çıkarmıştır.

Milli Eğitim'i kime bağlayacağını anlamıştır!

Günün Fıkrası: Evde kalanlara pir şey olmayimuş!

Corona salgınına rağmen bütün gün çarşı pazar gezen Fadime'ye komşusu Emine pencereden seslenmiş;" Fadume delirdun mi? Ne masken var ne elduvenun pütün gün sokaktasun!"

" Penum yaşum 65 ve pekarum da! Pana pir şey olmaz!" demiş Fadime.

Emine;" Pekarlukla ne ilgisu var?" diye sormuş şaşkınlıkla.

" Ne ilgisu olacak da?" demiş Fadime, Emine'nin cahilliğine şaşarak "Cumhurpaşkanimizu duymadun mi? Evde kalanlara pir şey olmayimuş!"